Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İstinafa getirilen uyuşmazlık ve inceleme konusu karar, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması mahiyetinde olup ; ihtilafa konu alacak hak veya malın değeri 6.961,14 TL'dir. Karar tarihi itibariyle 6763 sayılı Kanunla değiştirilen İİK'nun 363/1. maddesinde öngörülen kesinlik sınırının aynı Kanunun Ek-1 maddesinin 1. fıkrası uyarınca; 01.01.2021 tarihinden itibaren artırılan miktar dikkate alındığında, uyuşmazlık konusu değerin 13.740 TL'yi geçmediği, böylelikle mahkeme kararının istinaf kabiliyetinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. İİK'nun 365. maddesine göre istinaf yoluna başvurma yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulması mümkün olmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz ya da şikayetin reddine veyahut süresi geçmiş bir şikayete ilişkin olursa Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili hükümleri gereğince talep icra mahkemesince reddedilir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İİK.nun 33. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlunun yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı, imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabileceği, İtfa veya imhal iddiasının yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle ispat ettiği takdirde icranın geri bırakılacağı düzenlenmiştir....

    İlamlı takiplerde icra emrinin tebliğinden önceki devrede icranın geri bırakılabilmesi için, itfa (ödeme) iddiasının İİK’nun 33/1 maddesi hükmüne göre yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş belgelere veya icra dairesinde ve icra mahkemesinde ikrar olunmuş belgeye dayanılmalıdır. Davacı takibe konu alacağın bir kısmının alacaklı tarafından kuruma ödeme hususunda yapılan başvuru üzerine alacaklı tarafça bildirilen banka hesabına ödendiğini, bir kısmının ise davalının kuruma olan borçlarına mahsup edildiğini iddia ile itfa nedeni ile icranın geri bırakılmasını istemiştir. Davalı vekilince verilen cevap dilekçesinde davacı kurum tarafından 30 günlük sürede toplam 651.246,82 TL ödemenin bildirilen hesaba yapıldığını, takibin bu tahsilatlar TBK 100. Maddesi gereğince öncelikle işlemiş faizden mahsup edilerek bakiye tutar yönünden yapıldığını, davacı kurumun muaccel alacağı bulunmadığını beyan ederek mahsup işlemini kabul etmemiştir. 5510 Sayılı Kanunun 88....

    Sayılı ilamı ile mirasçıların borç iddiasından müşterek ve müteselsilen değil miras payı oranlarında sorumlu olacağına ilişkin şikayetlerinin kabul edildiğini, borçluların takip açıldıktan sonraki evrede borcu ödediği taktirde itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına ilişkin her zaman talepte bulunabileceklerini, somut olayda da müvekkillerinin kendilerine yöneltilen borç iddiasında, paylarına düşen kısmını ödediğini, itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasının gerektiğini, İİK 33. Madde gereğince sunulması gereken belge şartı, tahsilatın icra dairesi kanalıyla yapılması nedeniyle, ödemeye ilişkin evraklarla sağlandığını, müvekkil T2 ve T1'un Erdoğan Kurtuluş'un 7 çocuğundan biri olup miras payları 3/28'şer olduğunu, tahsilatlar ile dosyanın tahsilatlar tarihindeki kapak hesapları karşılaştırıldığında müvekkillerden paylarından fazlasının tahsil edildiğinin görüleceğini belirterek davanın kabulüne, Mersin 8. İcra Müdürlüğü 2015/12208 E....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince duruşma yapılmadan, hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek karar verildiğini, dava dilekçesinde yapılan ödemeler ve buna ilişkin işleyen faizler bakımından icranın geriye bırakılması ve dosya kapak hesabı yapılarak geriye bırakılacak miktar üzerinden SGK emekli aylığı üzerindeki haczin kaldırılması talebinde bulunulduğu, ancak mahkemece yetersiz ve eksik bilirkişi incelemesine dayanılarak, bilirkişi raporuna karşı itirazları da dikkate alınmayarak, ayrıca faize itirazları ve neticesinde icranın geri bırakılması talebine yönelik inceleme yapılmadan karar verildiğini, davalı alacaklı tarafından icra dosyasına iki yıl sonra bildirim yapıldığını ve bunun kapak hesabına yansımadığını, ayrıca takip öncesi ödemelerin yargılamanın her safhasında ileri sürülmekle dikkate alınması gerektiğini, bu sebeple dosya kapak hesabı yapılarak alacaklı tarafça bildirilen ödemelerin kapak hesabında gösterilerek ayrıntılı kapak hesabı yapılmış...

    Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/361 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasını ve müvekkilin davalı bankaya yaptığı ödemeler neticesinde borcun itfa olması nedeniyle icra takibinin geri bırakılmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Davanın kabulü ile, Sorgun İcra Müdürlüğünün 2020/735 esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasına, karar verildiği ve tavzih kararı ile ilamının 1 numaralı bendindeki "...İcranın geri bırakılmasına," şeklindeki ibarenin HMK. 305/1. maddesi gereğince Tavzihi ile bu ibarenin "takibin iptali" anlamında olduğuna, şeklinde karar verildiği görülmüştür....

    nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile, Ortaca İcra Müdürlüğü'nün 2019/2142 Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasına, yasal şartları oluşmadığından davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, alacağın zaman aşımına uğramadığını, dosyada mevcut tanık beyanları; müşterek çocuğun 28.09.2015- 17.09.2018 tarihleri arasında yaz tatilleri ve 15 tatilde annede, hafta sonları ise anneanne de kaldığını ve bu kalmalarda masrafların anne tarafından karşılandığı yönünde iken mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu hususların dikkate alınmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, zamanaşımı itirazı ve İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önce itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....

      İİK'nun 71/son maddesinde borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönem için takip konusu alacağın zamanaşımına uğramadığını ileri sürmesi halinde İİK'nun 33/a maddesinin kıyasen uygulanacağını düzenlemekte olup, anılan maddenin 33/a 1. fıkrası uyarınca icranın geri bırakılması kararı verileceği öngörmektedir. Alacaklı tarafından, 28/11/2011 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu şirket adına çıkarılan örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 19/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu vekilinin 24/11/2015 tarihinde çeklerin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür. Takip borçlusunun dayanak çeke yönelik zamanaşımı iddiası bu durumda, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı niteliğindedir....

        GEREKÇE; Uyuşmazlık, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması ve haciz kaldırama talebine ilişkindir. Adana 7. İcra Dairesinin 2015/1390 E sayılı dosyası incelendiğinde, takip türünün genel haciz yoluyla icra takibi olduğu, asıl alacak miktarının 49.459,58 TL olduğu, örnek 7 ödeme emrinin davacıya 26/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği, maaş haczi ve ödemeler nedeniyle çeşitli tarihlerde davacıdan tahsilatlar yapıldığı, davacı vekili tarafından 21/02/2019 tarihinde 25.000,00 TL'nin ödendiği belirtilerek müvekkilinin kefilliğine son verilmesi ve maaş haczinin kaldırılması talep edildiği, talebin reddine karar verildiği görülmüştür. Kefalet miktarını aşar şekilde takip yapılması halinde, bu hususun genel haciz yoluyla takiplerde borca itiraz olarak ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Aksi taktirde takipteki miktar itiraz etmeyen borçlu yönünden kesinleşir....

        UYAP Entegrasyonu