Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde, mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle, borçlu (icra kefili) Ebazer'in zamanaşımı itirazının reddi yerine, yazılı gerekçeyle şikayetinin kabulüyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İİK'nun 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır'' düzenlemesi mevcuttur. Borçlunun ilam konusu borcun ödendiğine yönelik başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir. Somut olayda alacaklı tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.12.2009 tarihli 2008/31 E. 2009/597 K. sayılı kararına dayalı olarak ... 1....

      -KARAR- Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile müvekkilinin davalıya borçlandığını ve borcuna karşılık 13.6.2008 tarihli 20.874.75.-Euro bedelli çeki verdiğini ancak çekin ödenmemesi üzerine davalının müvekkili aleyhine takibe geçtiğini, bunun üzerine müvekkilinin icra dosyası borcuna karşılık müşteri çekleri vererek borcun bu suretle itfa edilip ibraname düzenlendiğini, verilen müşteri çeklerinin tahsil edildiğini, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Zamanaşımının başlangıç tarihi ise ilamın kesinleşme tarihi olduğu, davalının icra dosyasına sunmuş olduğu belgelerden ilamın 18/06/1986 tarihinden önce kesinleştiği anlaşılmış, takip tarihi itibariyle ilamın zamanaşımına uğradığı sabit olduğundan Giresun İcra Müdürlüğü 2020/1595 Esas sayılı dosyası zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçelerle davacının itirazının KABULÜ İLE, Giresun İcra Müdürlüğü 2020/1595 esas sayılı dosyasında zamanaşımı sebebiyle İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; takip dayanağı ilamın taşınmazın aynına ilişkin olduğu, davanın süresinde açılmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

          ile mahkeme kararının kaldırılmasna, yerine şikayetin kısmen kabulü ile ......

            Yukarıdaki gerekçeler nazara alınarak Davanın KABULÜ İLE, Edirne İcra Müdürlüğü'nün 2020/944 esas sayılı dosyasının davacılar yönünden itfa nedeni ile GERİ BIRAKILMASINA " karar verildiği görülmüştür....

            ın basit şekilde yaralanmasına neden olma şeklindeki eylemlerinin bütünüyle 765 sayılı TCY.nın 258. maddeinde yazılı olan görevliye etkin direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında iki kez aynı Yasanın 266/1. bir kez de 266/1, 269. maddeleri ile uygulama yapılarak ceza verilmesi, 2)Yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında belirlenen cezanın türü ve sanığın nüfus kaydındaki adı ile adli sicil kaydındaki adının birbiriyle uyumlu olmaması karşısında, yeniden adli sicil kaydı getirtilip, eğer hükümlülüğü varsa bunun silinme koşullarının oluşup oluşmadığı da araştırılarak, sonucuna göre 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 23. maddesinin 5560 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki metni gereğince, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceği hususunun tartışılmaması, 3)Kabule göre de; 5560 sayılı Yasa ile değişik 5252 sayılı Yasanın 5/2, 5237 sayılı Yasanın 7/2 maddeleri hükmü gereğince, suç tarihine göre adli para ceazsının alt sınırının...

              G.. hakkında kurulan hükmün yapılan temyiz incelemesinde; Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan, 5271 sayılı CYY’nın 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “ “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” ” koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık S.... G.. hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                Taraflar arasındaki icranın geri bırakılması talepli şikayet nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Şikayetçi borçlu vekili şikayet dilekçesinde, 04.11.2021 tarihli icra müdürü kararına karşı şikayetlerinin kabulü ile işlemin iptaline; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23....

                  İİK'nun 33/2.maddesi gereğince, "İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka Noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir.” Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman İcra Mahkemesinden isteyebilir. Borçlu aleyhine ilamların icrası yoluyla 08.10.2012 tarihinde başlatılan icra takibinde; icra emri, borçluya 10.10.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde, takibe konu ilamda hükmedilen alacağa ilişkin 18.508,30 TL'nin 11.10.2012 tarihinde, icra emrinin tebliğinden sonra alacaklının borçlu idareye bildirdiği hesaba yatırıldığı anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu