takip alacaklılarının çeklerin lehdarı oldukları, lehdar olan alacaklıların zamanaşımı sebebiyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak dava açmalarının mümkün olmadığı, sadece çeklerin yazılı delil başlangıcı olduğu iddiasına dayanılarak temel ilişkiyi kanıtlanmak suretiyle alacak davası açabilecekleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Dava konusu uyuşmazlık, davalı tarafa ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme kurallarına göre iadesine ilişkindir. Dava dilekçesi kapsamına göre, iddia tarafların ortak murisine ait gecekondunun davalı tarafça belediyeden enkaz bedelinin mahsup ettirilerek sosyal konut tahsisii yaptırıldığı, davacı hissesine düşen enkaz bedelinin de bu şekilde davacı uhdesinde kaldığı iddiasına dayalı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre alacak talebine ilişkindir. Talep idari işlemin iptaline yönelik olmayıp, davalı tarafa ödenen bedele ilişkindir. Mahkemece taraf delilleri toplanarak işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Bu itibarla davacının istinaf isteminin kabulüyle kararın kaldırılarak işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir....
Kanunu’nun 732. maddesine dayalı sebepsiz zenginleşme davasıdır. Bu dava, sıkı şekil şartlarına bağlanmış kambiyo hukukuna özgü bir davadır. Çekin karşılıksız çıkması nedeniyle, müracaat borçlularına başvurma hakkını kaybeden hamil, hakkı olan alacağını tahsil edemediğinden mal varlığında bir azalma olmakla birlikte, keşidecinin mal varlığında ise bir artış bir nevi hamilin zararına gerçekleşen bir zenginleşme meydana gelmektedir. Bu davanın ... Kanunu’nun 72 vd. maddelerine dayalı sebepsiz zenginleşme davasından tamamen farklı, kambiyo hukukuna dayalı özel bir dava olduğu tartışmasız olarak kabul edilmektedir.... Hukukunda yer alan sebepsiz zenginleşme davasının bir alt nevi olarak kabulü de mümkün değildir. Çek hamilinin mal varlığındaki azalma, çekin süresi içinde ibraz edilmemesi ya da ödenmediğinin yine süresi içinde tespit ettirilmemesi yahut alacak hakkının zamanaşımına uğramış olması gibi, "kanuna uygun" bir sebepten, kanun hükmünden kaynaklanmaktadır. Oysa ... Kanunun 77....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2022 NUMARASI : 2022/39 ESAS DAVA KONUSU : Sebepsiz Zenginleşme İddiasına Dayalı Alacak KARAR : Hatay 6 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 18/02/2022 tarih ve 2022/39 Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacılar vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan incelemede; DAVACILAR VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Hatay İli, Antakya İlçesi, Akcurun Mahallesi, 118 Ada 12 parsel sayılı taşınmazın tapuda davalı T6 adına kayıtlı bulunduğunu, bu taşınmaz üzerindeki zeytinlerin, tapu kaydının beyanlar kısmında belirtildiği gibi "1/3 mülkiyete karşılık Mehmet Yıldırım, Mehmet oğlu Şehabettin ve Abdo Yıldırım ve Hüseyin kızı Dudu Yıldırım tarafından dikilmiştir." diye şerh düşüldüğünü, davacı müvekkillerinin tamamının, TC Kimlik numaralı Mehmet YILDIRIM ile TC Kimlik numaralı Dudu YILDIRIM'ın çocukları olup aynı zamanda mirasçıları olduğunu, Davacı müvekkillerinden Abdo Yıldırım'ın 2021 yılı zeytin mahsulünü toplamaya başladığını ve bir kısım...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2022 NUMARASI : 2022/43 ESAS DAVA KONUSU : Sebepsiz Zenginleşme İddiasına Dayalı Alacak KARAR : Mersin 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 11/02/2022 tarih ve 2022/43 Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davaya konu Mersin ili, Mezitli ilçesi 4242 parsel sayılı tarla vasfındaki taşınmazın 3302 sayılı kanunla değişik 2. Maddesinin B bendine göre orman dışına çıkarılarak Hazine adına tescil edildiğini, ancak taşınmazın 1960 yılından beri müvekkilinin murisi Ali Aklan tarafından kullanıldığının tapu beyanlar hanesine şerh edildiğini ve murisin ölümünden sonra müvekkilinin taşınmaza zilyet olduğunu, taşınmaz üzerine 2000'den fazla değişik türden ağaç dikip yetiştirdiğini, Mersin 4....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2002/1815 E-2004/686 K. sayılı dosyasında davacı bankanın haksız fiile dayalı olarak dava açmış olmasına, işbu davada ise, davanın sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı olup, davacı bankanın ödeme yapmasıyla birlikte zararın meydana gelecek olmasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı alacak davası olup, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacı bankanın kendisi aleyhine 18.03.1999 tarihinde açılan İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1999/334 Esas sayılı dosyası kapsamında kendisinden talepte bulunulan tutarları esas alarak 13.06.2002 tarihinde açtığı işbu davada, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 354.313.485.255 TL’nin davalı Özdağ Dağıtım A.Ş.(Coca-Cola Satış Dağıtım A.Ş.)’den, 23.167.226.764 TL’nin de davalı ... Meşrubat A.Ş....
Kararı, davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava, yazılı delil başlangıcı olan senetten dolayı davalıların sorumlu olduğu iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Dava konusu senedin vade tarihi 01.12.2006, dava tarihi ise 13.02.2013 olup, işbu dava 6102 sayılı TTK'nın 732. maddesine (6762 sayılı TTK 644. madde) dayalı açılmış bir sebepsiz zenginleşme davasıdır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak açılan takip ve davalarda zamanaşımı süresi, senedin zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren 1 yıldır....
İstirdat davası, esasen sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanan bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödenmiş olduğu iddia edilen bir paranın geri verilmesi istenir. Yalnız, davanın şartı icra hukukuna dayanmaktadır: Borçlunun, borcu bulunmadığı bir parayı icra takibinin kesinleşmesi nedeniyle cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olması (Arslan, Ramazan/Yılmaz, Ejder/Taşpınar Ayvaz, Sema/ Hanağası, Emel: İcra İflas Hukuku, Ankara 2018, 4. Baskı, s. 228)...Davacının icra dosyasına haciz tehdidi altında yatırmış olduğu parayla kim menfaat temin ediyorsa onun sebepsiz zenginleşme davasının muhatabı olacağı hususunda kuşku bulunmamaktadır. İİK’nın 12. maddesine göre icra dairesi takip edilen para alacağına mahsuben üçüncü şahıs tarafından ödenen paraları kabule mecburdur. Bununla borçlu bu miktar kadar borcundan kurtulur....
Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 303. maddesi kesin hükmü düzenlemekte olup, maddenin 1. fıkrası; “Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.” hükmünü içermektedir. Aynı Kanun'un 114. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin hüküm dava şartı olup, 115/2 maddesi, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddedilmesini zorunlu kılmıştır. Somut olayda; davacı tarafından aynı iddia ve istem ile davalı aleyhine Samsun 2....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın konusunun bonoya dayalı sebepsiz zenginleşme davası olduğu, TTK'nın 4 ve 5. maddeleri gereğince davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak davası niteliğinde olduğu, taraflar arasında hiçbir ticari ilişki bulunmayıp davalının kendisini borçlu zannederek bonoya dayalı ödeme yaptığı, kambiyo hukukuna dayalı bir uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....