Bunlar, tarafların yargılama konusunda bilgilenme hakkı, yargılama ile ilgili açıklama ve ispat hakkı, bu açıklamaların mahkemece dikkate alınıp değerlendirilmesi yükümlülüğüdür. Gerekçe özellikle tarafların yargılamada dikkate alındığının, açıklama ve delillerinin değerlendirildiğinin bir göstergesidir. Kararın gerekçeli olması hukuk devletinin ve hukuki güvenlik ilkesinin de bir gereğidir. Zira mahkemenin keyfilikten uzak şekilde, hukuka ve kanuna uygun karar verip vermediği ancak gerekçeden anlaşılabilir. Bu sebepledir ki, Anayasa'da kararların gerekçeli olması özel olarak vurgulanmıştır. Somut olayda; davacı, davalı bankaya olan borcundan dolayı maaşına konulan blokenin kaldırılması ile yapılan kesintilerin iadesini istemiş olup, mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararda hangi nedenler ile bu kararın verildiğine ilişkin bir açıklama ve gerekçe bulunmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, hükümde iade edilecek bedel de belirtilmemiştir....
Bankaca söz konusu protokol hükmünün yerine getirildiği anlaşıldığında, blokenin kaldırılarak ödeme yapılması gerekmektedir. Dosyadaki davadışı ----- tarafından, bankaya hitaben yazılan, ----- tarihli, yerinde yapılan tetkik inceleme sonucu ısı --------uygulamasının tamamlandığının tespit edildiği belirtilmiş olup, bu yazı uyarınca ------- yetkilendirdiği bilirkişi tarafından böyle bir teknik inceleme ve tespitin olup olmadığı belirlenerek, böyle bir bilirkişi tespit tutanağı bulunduğu takdirde sözleşmede belirtilen blokenin kaldırılması şartının gerçekleştiği kabul edilmeli, aksi takdirde bloke şartının kaldırılması şartının gerçekleşmediği sonucuna varılmalıdır. Bu nedenle mahkemece belirtilen hususlara değinilmeden, eksik ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA...." şeklinde karar vererek mahkememiz dosyasını iade etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, istirdat ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, istirdat ve manevi tazminat talebi yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 4,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.03.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....
istediğini ileri sürerek Denizbank Çorum Şubesi' nden almakta olduğu SSK Emekli maaşına konulan maaş haczi ve blokenin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
-TL'nın kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk Derece Mahkemesince; davanın reddine karar verilmiştir. DAVACI VEKİLİNİN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması amacı ile dava açtıklarını ancak mahkemenin usul ve yasaya aykırı olarak davayı red ettiğini, 5510 sayılı yasasının 93. Maddesine göre bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemeyeceğini, gelir, aylık ve ödeneklerin 88....
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesi uyarınca davacı tarafın emekli maaşından kesinti yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise yasal şartların oluşup oluşmadığı, hesaptaki blokenin kaldırılmasına dair yasal şartların oluşup oluşmadığı, şimdilik ----olmak üzere yapılan kesintilerin iadesine dair menfi tespit ve istirdat davasıdır....
Taraflar arasındaki blokenin kaldırılması ve istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı asıl tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; İİK'nın 82. maddesi düzenlemesi haczi caiz olmayan mallar ve hakları, aynı kanunun 83. maddesi ise kısmen haczi caiz olan şeyleri düzenlediğini; bilindiği gibi haciz işlemi, İİK. hükümlerine göre bir cebri icra işlemi olduğunu; ne var ki, somut olayda, davalı banka tarafından davacının hesabından kredi borcuna mahsuben kesinti yapılması işlemi, ortada bir cebri icra işlemi bulunmadığından bir haciz işlemi de olmayıp, taraflar arasındaki 12/10/2017 tarihli taahhütnameye dayalı olarak kredi borcunun tahsili işlemi olduğunu beyan ile; davacı/davalı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz. DELİLLER: Gebze Tüketici Mahkemesi'nin 24/10/2019 Tarih - 2018/690 Esas - 2019/437 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; emekli maaş hesabındaki blokenin kaldırılması ve istirdat istemine ilişkindir....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, kullanılan kredi taksitlerinin ödenmemesi nedeniyle maaş hesabına konulan blokenin iptali ile yapılan kesintilerin iadesi isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, taraf delilleri toplanmış, taraflar arasındaki sözleşmeler ve yapılan tahsilat ve blokelere ilişkin tüm delil ve belgeler toplanarak, dosya mahkemece resen seçilen bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından düzenlenen rapor muvacehesinde davaya konu işlemin bireysel tüketici kredisinden kaynaklandığı, bireysel kredi sözleşmesinin 8.ve12.maddesinde davalı bankaya rehin, hapis ve mahsup hakkı tanındığı, davalı bankaya davacının hesaplarından kredi alacağını tahsil etme yetkisinin verildiği kabul edildiğinden sözleşme serbestisi ilkesine göre bloke işleminde yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....