Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, Kurum işleminin iptali ve birleşen davada itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde asıl dava ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece, Kurum işleminin iptali davası yönünden verilen davanın reddi kararı dosya kapsamına göre, usul ve yasaya uygun görülmüştür. Birleşen dava olan itirazın iptali davası yönünden verilen red kararı açısından ise, mahkemece, icra takibinin borçlunun ikametgahı olan icra dairesinde açılması gerektiği kabul edilerek N... İcra Dairesi'nin yetkisiz olduğu ve bu nedenle icra takibinin usulüne uygun olmaması gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir....

    İş Mahkemesi Dava, Kurum işleminin iptali ile alacak istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11....

      Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, aylığı kesen kurum işleminin yerinde olup olmadığına ilişkindir.. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 1479 sayılı Kanun'un 45 ve 46 ncı maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

        Dava konusu olayda, davacının 6.11.2003 tarihinden itibaren kendi adına ve hesabına çalıştığına dair her hangi bir delil bulunmadığından davacının emekli maaşından davalı kurum tarafından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisinin davalıdan tahsiline, Kurum işleminin iptaline karar verilmesi yerinde ise de; davacının talebinin davalı kurum tarafından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisinin davalıdan tahsili ile Kurum işleminin iptali istemine ilişkin olduğu halde, mahkemece talebin dışına çıkılarak yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte davalı Kurumdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K’nun 438/7.maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır....

          Dava konusu olayda, davacının 6.11.2003 tarihinden itibaren kendi adına ve hesabına çalıştığına dair her hangi bir delil bulunmadığından davacının emekli maaşından davalı kurum tarafından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisinin davalıdan tahsiline, Kurum işleminin iptaline karar verilmesi yerinde ise de; davacının talebinin davalı kurum tarafından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisinin davalıdan tahsili ile Kurum işleminin iptali istemine ilişkin olduğu halde, mahkemece talebin dışına çıkılarak yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte davalı Kurumdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K’nun 438/7.maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı Kurum işleminin iptali ile aylığın, kesilme tarihi itibariyle yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermiştir....

              Mahkemece; Kurum işleminin iptali ile davacının 31.12.1987 – 06.08.1991 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespitine ve davacıya 01.07.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmiştir. Somut olayda; mahkemece Kurum işleminin iptali ve davacıya aylık bağlanmasına ilişkin karar yerinde ise de davacı vekilinin bir kısım talepleri hakkında karar verilmesinden vazgeçtiklerini beyan etmesi karşısında dava kısmen kabul edildiği halde davalı Kurum lehine vekalet ücreti taktir edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HMUK’un 438/7 . maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....

                Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları uyarınca çek iptali istemlerinde, yargılama sırasında çek hamilinin ortaya çıkması durumunda, mahkemece çek iptali isteminde bulunan talep edene, mevcut çek hamiline karşı çek istirdadı davası açması için süre verilmeli ve istirdat davasının açılması halinde, çek iptali davasının konusuz kaldığı düşünülerek esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına; açılmaması halinde ise, çek iptali davasının reddi yönünde hüküm kurulması gerekir. Mahkememizce yazılan müzekkerelere ... ... ve ... Şubelerinin yazı cevaplarında ... nolu çekle ilgili olarak çek hesabının ...(T.C...)'a ait olduğu, ... seri numaralı çek hesabının ... ...ve İnş San ve Tic Ltd Şti'ye ait olduğunun bildirildiği dava konusu çekin üzerine ödeme yasağı işlendiği ve ibraz işleminin gerçekleştirilmediği bildirilmiştir....

                  İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2023 NUMARASI : 2023/34 E., 2023/54 K., DAVA KONUSU : (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı dava dilekçesinde özetle; 12.05.2003- 03.08.2004 tarihleri arasında ortağı bulunduğu Soran İnşaat Sanayi Limited Şirketi'nin 01.04.2004- 01.02.2005 tarihleri arasında döneme ilişkin prim borcu tahakkuk ettirildiğini, prim borçlarının tahsil zamanaşımı, şirket ortağı bulunduğu dönem ile ilgili sorumluluğunun hisse oranı ile sınırlı bulunduğunu, 12.05.2006 tarihinde 5458 sayılı Kanun kapsamında borcun taksitlendirilmesi, 27.10.2017 tarihinde 6736 sayılı Yasa kapsamında yapılandırma yapılması gerektiği karşısında menfi tespit ve istirdat davası açma gereği hasıl olduğunu, borcun vadesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımının gerçekleştiği, tarafına herhangi bir ödeme emri tebliğ edilmediğini, 2018 yılında maaş haczi uygulandığını belirterek; dava konusu Kurum işleminin iptali ile borçlu bulunmadığının tespitine, kesinti...

                  Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı kurumun davaya konu kararının, hukuka ve protokol hükümlerine uygun olduğunu, davanın reddini, dava konusu olayda sözleşme hükümlerini uygulamış olan davalı kamu kurum aleyhine vekalet ücretine hükmolunamayacağını, davalıca yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu davanın reddini talep etmiştir İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, menfi tespit ve kurum işleminin iptali istemidir. Islah sureti ile cezai şart yönünden istirdat talep edilmiştir. Davacı eczacı, tek sahte reçetenin kuruma fatura edilmesi nedeni tesis edilen cezai şart ve reçete bedelinin iadesi işleminin iptali talep edilmiş mahkeme reçete bedeli yönünden red ,cezai şart yönünden istirdat talebinin kabulüne karar verilmiş kararı davalı taraf istinafa taşımıştir....

                  UYAP Entegrasyonu