Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 2004 Sayılı İİK nun 97/1. Maddesinde" İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir." düzenlemesi bulunmaktadır. Yine yasanın 99. Maddesi ise "Haczedilen şey, borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, bu kişi yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmaz. İcra müdürü, üçüncü kişi aleyhine icra mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verir...." hükmüne havidir. Yasanın 97/a maddesindede mülkiyet karinesi hükme bağlanmış olup buna göre Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır....

Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer....

Sayılı dosyasındaki takibin -mahcuz malların teminat olarak kabulü ile- talikine karar verildiği adreste haciz ve muhafaza işlemi yapılmadığı adresteki haciz nedeniyle davacının uğramış olduğu herhangi bir zarar ve ziyandan bahsedilmesi mümkün olmadığını, istihkak iddiası usulüne aykırı yapıldığı, istihkak iddiasında bulunan Ahmet Alataş’ın borçlu ne üçüncü kişi ne de şirketi temsile yetkili kişi olduğu kendisinin istihkak iddiasında bulunma yetkisi bulunmadığından ortada geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığını, davacı T1 ile borçlu T10'un soy isimleri aynı olduğunu, taraflar arasında muvazaalı ilişki söz konusu olduğunu, borçlunun davacı üzerinden ticari faaliyetlerini sürdürdüğünü ve bu şekilde alacaklılardan mal kaçırdığını düşündüğünü, haciz yapılan adres ile davacı tarafından sunulan vergi levhasında yazılı adres aynı olmadığını, geçersiz istihkak iddiasında bulunulmasına rağmen; söz konusu üçüncü kişi lehine yapılan istihkak iddiası geçerli kabul edilerek takibin talikine karar...

Dava, 3. kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Haczin İİK'nin 97. maddesine göre yapılması halinde, istihkak iddiası üzerine icra müdürlüğünce İİK'nin 97/1. maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından, 3. kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir. Prosedür işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde istihkak davası açılabilir. Dava açma süresi, verilen bu kararın alacaklıya tefhim veya tebliği ile başlar. Somut olayda; 18/10/2021 tarihli haciz tutanağına göre, davacı şirket yetkilisinin hacizden önce bahse konu iş yerini terk ettiği, haciz tutanağında imzasının yer almadığı, dolayısıyla bu şekilde hacizden haberdar olduğunun kabul edilemeyeceği kaldı ki, icra müdürlüğünce istihkak prosedürünün işletildiği ve istihkak iddiası ile ilgili Kayseri 5....

Somut olayda, davacı üçüncü kişinin istihkak iddiası uyarınca dosyanın İİK'nun 97. maddesi uyarınca takibin taliki veya davamına ilişkin karar verilmek üzere Pazar İcra Hukuk Mahkemesine gönderildiği, Pazar İcra Hukuk Mahkemesince verilen 2019/78- 2020/1 Esas-Karar sayılı karar ve buna bağlı olarak verilen 30.11.2020 tarihli ek karar uyarınca takibin istihkak iddiasına konu taşınmaz ve taşınırlar yönünden talikine karar verildiği, söz konusu ek kararın 5. bendinde davacıya dava açmak üzere süre verildiği, kararın 02.02.2021 tarihinde davacıya tebliğ olunduğu, davacı vekilince 08.02.2021 tarihinde bu davanın açıldığı sabittir. Takibin talikine karar verilmesi hacizlerin kaldırılması anlamına gelmediği gibi yukarıda açıklandığı üzere takibin devamı veya durdurulmasına ilişkin karar sonrasında dava açma yükümlülüğü istihkak iddia eden davacıda olup davacı tarafça süresinde dava açma yükümlülüğü de yerine getirilmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2019/219 Tal. sayılı dosyası ile 23.10.2019 tarihinde gerçekleştirilen haciz sırasında 3. kişinin istihkak iddiası ve alacaklının İcra Dairesine itirazı üzerine 31.10.2019 tarihli karar ile “ İİK. nun 97. maddesi uyarınca takibin taliki veya devamı hakkında karar verilmesi için dosyanın İcra Hukuk Mahkemesine tevdiine'' karar vermiştir....

    Hemen belirtilmelidir ki, İİK'nin 96 vd. maddesine göre, borçlu tarafından üçüncü kişi lehine veya üçüncü kişi tarafından bizzat kendi lehine ya da İİK'nin 85/2. maddesi uyarınca borçlu ile malı birlikte elinde bulunduran üçüncü kişi, diğer bir kişi üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler. Bu kişiler tarafından yasal sürede yapılan istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilir. Haczin İİK'nin 97. maddesine göre yapılması halinde, istihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğünce İİK'nin 97/1. maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından, üçüncü kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir. Prosedür işletilmişse İcra Mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde istihkak davası açılabilir. Haczin İİK'nin 99 maddesine göre yapılması halinde ise, İcra Müdürlüğünce alacaklıya üçüncü kişiye karşı dava açması için yedi günlük süre verilir....

      No: 28/2 Akdeniz Mersin" adresine hacze gidildiği, bu adresin boş olduğunun tespit edilmesi nedeniyle alt kattaki bakkal dükkanına borçlu hakkında bilgi alınmak için gidildiği, bakkalda bulunan Hikmet Sarıgül ve T3'ün borçlunun kardeşi olmaları nedeniyle alacaklı vekilinin haciz talep ettiği, Hikmet Sarıgül'ün istihkak iddiasında bulunduğu, İİK'nun 99.maddesine göre dükkanda bulunan bir kısım taşınır malların haczedildiği, haciz adresine bitişik başka bir kapısı bulunan bölümdeki taşınır mallar yönünden T3'ün istihkak iddiasında bulunduğu ve bu bölümdeki bir kısım taşınır malların da haczedildiği, alacaklı vekiline dava açmak üzere 7 günlük süre verildiği, davanın 24//11/2020 tarihinde açıldığı görülmüştür....

      Borç, ihtirazi kayıtla ödenmiş ise de, menkuller üzerindeki haciz, icra müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabından da anlaşılacağı üzere 02.02.2021 tarihinde, dava tarihinden önce kalkmış olduğundan menkuller yönünden istihkak davasının açılabilme şartı olan geçerli bir haczin varlığı yoktur. İİK' nun 97/1. maddesi uyarınca istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse icra müdürü takibin devamına veya talikine karar verilmek üzere dosyayı icra mahkemesine verir. İcra mahkemesinin takibin devamına ilişkin kararı İİK'nun 97/5.maddesi uyarınca temyiz edilemez. Takibin devamına karar verilmesi halinde mahcuz satılarak paraya çevrilir ve bu bedel alacaklıya ödenir. İİK'nun 97/10. maddesine göre ise istihkak davası neticelenmeden mahcuz mal paraya çevrilirse icra hakimi bu paranın yargılama neticesine kadar ödenmemesi veya teminat karşılığında veya halin icabına göre teminatsız olarak derhal alacaklıya verilmesine ayrıca karar verir....

      İİK. nun 97/1. maddesi, icra müdürüne (3. kişinin istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlunun itirazı halinde) dosyayı re’sen ve derhal icra mahkemesine göndermek, İcra Mahkemesine ise icra dosyası içeriğine göre “ takibin devamına veya talikine karar vermek “ görevi yüklenmiştir. Yasal düzenleme çok açık olup, İcra Mahkemesince, İcra Müdürlüğü’nün İİK. nun 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine vereceği karar, “takibin devamına veya talikidir”, başka bir karar verilemez. İcra Mahkemesi, 97. maddenin yerine 99. maddenin uygulanıp, uygulanmayacağını takibin taraflarının ya da 3. kişinin şikayeti üzerini değerlendirebilir. (Yargıtay 12....

      UYAP Entegrasyonu