Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 07.01.2014 gün ve 2012/56 esas 2014/6 karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 10.09.2015 gün ve 9541-10644 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkin olup, davanın tapu iptal-tescil talebi yönünden kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen 06.02.2014 tarih, 2012/56 Esas ve 2014/6 sayılı karar, davalılar tarafından temyiz edilmekle, Daire'nin 10.09.2015 tarih, 2014/ 9541 Esas ve 2015/ 10644 Karar sayılı ilamı ile; davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkin olduğu, çekişme konusu taşınmazların senetsizden davalılar adına kadastro ile tespit...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/02/2020 NUMARASI : 2019/38 ESAS, 2020/32 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Muris Muvazaası Nedeniyle) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; "Davacılar" vekilinin istinaf başvurusu üzerine Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/38 Esas - 2020/32 Karar sayılı kararı incelendi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2021/208 ESAS, 2022/159 KARAR DAVA KONUSU : Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; dava konusu parselde murise ait 1/2 hissesinin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak muris tarafından davalıya devredildiğini ileri sürerek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda 15/10/2020 tarihinde verilen kararda özetle; yapılan devir işleminin muvazaalı olduğunu gerekçe göstererek davanın kabulüne yönelik karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı aleyhine açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ya da tazminat istekli davanın reddedildiği ve kararın 25.03.2014 tarihinde kesinleştiği, daha sonra davacı taraf, taşınmazın yolsuz tescilini sağlayan 26.08.2008 tarihli vekaletnamenin karar tarihinden sonra ele geçirildiğini, anılan davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası olmayıp, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve yolsuz tescil hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğunu, saik değerlendirmesinde hataya düşüldüğünü belirterek adli yardım istekli yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunduğu, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin süreye rağmen nispi başvuru harcı yatırılmadığından dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Öncelikle davacı tarafın ilk talebi olan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasının asıl dayanağı 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararıdır. Bu içtihadı birleştirme kararı ancak, “Bir kimsenin kendi üzerine tapuda kayıtlı olan taşınmazını satım veya ölünceye kadar bakma akdi ile devretmesi durumunda” uygulanabilecektir. Satım veya ölünceye kadar bakma akdi ile bir kimsenin tapuda kayıtlı taşınmazını devretmesi hali dışında muris muvazaası hukuki nedenine dayanılarak tapu iptali ve tescil davası açılamaz. Tabiidir ki muvazaanın varlığı ve bu davanın açılabilmesi için asıl niyetin bağış olması gerekmektedir. Eğer görünürdeki işlem zaten bağış ise, bu sözleşme tenkise tabi sağlararası bir hukuki muamele niteliğinde olduğundan mirasçılar tarafından şartları var ise, tenkis ettirilebilir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; miras bırakan tarafından mirasçılardan Yaşar ve Selim'e herhangi bir kazandırmada bulunulmadığı anlaşıldığından mahkemenin miras bırakanın hak ve nesafet kuralları gereğince paylaştırma yaptığı şeklinde kabulü doğru değil ise de eldeki davada muris muvazaası iddiasının kanıtlanamadığı anlaşıldığından sonucu itibariyle doğru olan kararın bu gerekçeyle ONANMASINA, aşağıda yazılı 0.90.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Ula Asliye Hukuk ve Ula Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, muris muvazaası nedeniyle açılan davada her bir mirasçının muris muvazaası nedeniyle kendi miras payı oranında tapu iptali ve tescili davası açabileceğini belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de, dava konusunun tek olduğunu, gerek taşınmazın gerçek değerine, gerekse birleştirilen davadaki davacıların paylarına göre yargılamanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır....
Medeni Kanununun 640.maddesi hükmü uyarınca terekeye temsilci atanması suretiyle davanın görülebilirlik koşulunun yerine getirilmesi, ondan sonra açıklanan ilkeler doğrultusunda miras bırakanın akit tarihinde hukuki ehliyete haiz olup olmadığının belirlenmesi, hukuki ehliyete haiz olduğunun anlaşılması halinde muris muvazaasına dayalı tapu iptal, tescil ve tenkis iddialarının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı" gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda murisin akli dengesinin yerinde olup, bu konuda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına gerek bulunmadığı; muris muvazaası iddiasının ise sabit olduğu gerekçesiyle davacıların miras payları oranında (tapu iptal ve tescil isteği yönünden) davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi ...'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/04/2022 NUMARASI : 2020/235 ESAS - 2022/230 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Muris Muvazaası Nedeniyle) KARAR : "Davacı vekili"nin istinaf başvurusu üzerine Kocaeli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/235 Esas - 2022/230 Karar sayılı kararı ile dava dosyası incelendi....