"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali - Tenkis -Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 1. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *1. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 06.12.2007...
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptal tescil istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Somut olayda ilk derece mahkemesince, "Açılan dava, muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosyaya sunulan bilgi, belge ve delillerden anlaşılacağı üzere ileride hakkın elde edilmesinin zorlaşacağı ihtimali bulunduğundan ihtiyati tedbir talebinin takdiren teminatsız olarak kabulü ile, dava konusu Muğla İli, Bodrum İlçesi, Dereköy Mah., 283 ada, 3 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına kayıtlı olması halinde, taşınmaz üzerine üçüncü şahıslara rızai devir ve temlikinin önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir....
Ancak bu aşamada şu hususu özellikle vurgulamak gerekir ki alacaklı, borçlunun mal kaçırmak amacıyla tasarrufta bulunduğu kanaatine vardığında önünde seçimlik iki hak vardır: Koşulları varsa İİK’nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve özel nitelikte koruma sağlayan tasarrufun iptali davası veya TBK’nın 19. maddesinde düzenlenen muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açabilir. Diğer bir deyişle İİK anlamında alacaklı ve dolayısıyla dava açmakta hukuki yararı olduğunu ispat eden herkes iptal davası yerine genel muvazaa davası da açabilir. Davacının bu anlamda seçim hakkı veya terditli dava açma hakkını kabul etmek gerekir. Ancak İİK’nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasını açma koşulları bulunmayan kişinin açtığı genel muvazaa davasında, tapu iptali ve tescil yerine davalıya ait taşınmaz üzerinde alacak ve ferileriyle sınırlı olmak kaydıyla davacıya haciz ve satış isteyebilme yetkisi verilmesi şeklinde hüküm kurulması mümkün değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.10.2000 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal tescil ve birleşen dava ile muvazaa nedenine dayalı tapu iptal tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava ve birleşen davanın reddine dair verilen 16.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25.9.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm Türk Borçlar Kanununun 19. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil-olmadığında eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece tapu iptal ve tescil davası reddedilmiş, alacak davası kısmen kabul edilmiş, hüküm taraflarca her iki dava yönünden temyiz edilmiş bulunduğundan öncelikle, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.02.06.2014(Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptal ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm Türk Borçlar Kanununun 19. maddesinde yer alan muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil ve taşınmaza aile konutu şerhi konulması istemine ilişkin olup, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 13.02.2014 tarihli bozma ilamına uyularak karar verildiği gözetildiğinde inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 17.11.2014 (Pzt.)...
Birkısım davalılar; davacının miras payı oranında tapu iptal tescil isteyemeyeceği, muvazaa nedeniyle tapu iptal tescil isteniyorsa tereke temsilcisi atanması gerektiğini, mirasbırakan ...’ın yaklaşık 30 yıl önce adam öldürme suçu nedeniyle mahkum olduğu olaydan kaynaklı tazminat davası sonucunda bütün taşınmaz mallarının haczedildiğini,satış aşamasına gelindiğinde mirasbırakan ...’in bütün taşınmazlarını ilam borcunu ödemek için icra baskısı altında satmak zorunda kaldığını,...’ın da daha sonra taşınmazları ...’a devrettiğini, bedelini aldığını, İsmet’in ölümü ile mirasçılarının tapuda devir işlemini yaptığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazlarla ilgili yapılan her iki satış işleminde de muvazaa bulunmadığı,satış işlemlerinin gerçek bir satış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı....
Bora tarafından, davalılar... aleyhine 14/11/2012 gününde verilen dilekçe ile muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/09/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 3-Davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakan...da'nın kayden malik olduğu 1105 parsel sayılı taşınmazı, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak davalı ...'ye temlik ettiğini ileri sürerek tapu iptal ve miras payları oranında tescil talep etmişler, 06.09.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, bir başka mirasçı tarafından aleyhine açılan, konusu ve sebebi aynı olan tapu iptal ve tescil davasında ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kabul kararının, Yargıtayca olayda muvazaa olmadığına değinilerek bozulduğunu, satışın gerçek olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tenkis davası olarak ıslah edilen davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakanın dava konusu 655 ada 454 parsel sayılı taşınmazda yer alan 3 katlı binayı gelini davalı ...’e, onunda bilahare 1. ve 2. kattaki birer daireyi murisin çocukları diğer davalılara satış suretiyle devrettiklerini, satış işlemlerinin muvazaalı ve mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek, pay oranında iptal tescil isteminde bulunmuşlardır. Davalılar, satışın gerçek bir satış olduğunu muvazaa olgusunun bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, miras bırakan ile davalı ... arasındaki satış işleminde, muvazaa olgusu bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....