Davalı vekili, taşınmaz üzerine tesis edilen ipoteğin davacının bankaya karşı doğmuş ve doğacak borçlarının teminat altına aldığını, davacının müvekkili ile yeniden yaptığı 02.10.1998 tarihli kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçlarında ilk sözleşmenin 7. maddesi gereğince bu ipotekle teminat altına alındığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, ipoteğin 16.08.1995 tarihli sözleşmeden doğmuş veya doğacak alacakları teminat altına almak amacıyla tesis edildiği, bu sözleşmeden kaynaklanan borcun ödenmesi ile teminat fonksiyonunun ortadan kalktığı, 02.10.1998 tarihli sözleşmeden kaynaklanan borçların bu ipoteğin kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
-KARAR- Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen genel haciz yolu ile takibe davalı borçlunun itirazının haksız olduğu iddiasına dayalı itirazın iptali ve % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, söz konusu borcu karşılamaya yeterli ipoteğin bulunduğunu İİK.nun 45.maddesi uyarınca davacı bankanın ancak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabileceğini, oysa davacının aynı anda hem ipotekli takibe hem de genel haciz yolu ile takibe giriştiğini, ipotek miktarının ilamsız takibin çek üzerinde olduğunu belirterek davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2018/839 Esas KARAR NO:2022/688 DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) DAVA TARİHİ:06/09/2017 KARAR TARİHİ:20/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili aleyhine---esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi ile takip başlatıldığını, ipoteğin tesis edildiği konutun müvekkilinin ailesiyle oturduğu konut olduğunu, başlatılan takibin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin kefil olarak genel kredi sözleşmesini imzaladığını, sözleşmenin müvekkili ile müzakere edilmeden hazırlandığını, bu durumun haksız şart niteliğinde olduğunu belirterek ipotek işleminin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi GELDİĞİ TARİH : 04.05.2016 Y A R G I T A Y K A R A R I Uyuşmazlık, 27.03.2007 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadiyle kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat ile ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 16.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/11/2020 KARAR TARİHİ : 02/02/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/05/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde;Müvekkili ... ... ile dava dışı ... ...'in, ... ... adına kayıtlı daireyi satın alma konusunda anlaştıklarını, ancak taşınmazın ... ... 'in kredi borcu nedeniyle davalı bankaya 1.dereceden 2.000.000,00 TL üzerinden ipotekli olduğunu, davacı müvekkilinin taşınmaz bedelinin ödenmesi karşılığında ipoteğin kaldırılması konusunda davalı banka ile iletişime geçtiğini, davalı bankanın ise ipotek terkini konulu ve ıslak imzalı yazısında 750.000,00 TL ödenmesi karşılığında ipoteğin kaldırılacağını 3. kişi dava dışı ... ...'in sahibi olduğu ... Tekstil Ltd. Şti....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.09.2008 ve birleşen davada 21.05.2009 gününde verilen dilekçeler ile ipoteğin iptali-kaldırılması, menfi tespit ve tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit isteminin kabulüne, tazminat isteminin reddine dair verilen 23.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ....vekili ve duruşmasız olarak T.Halk Bankası A.Ş. Tarafından istenilmekle, tayin olunan 21.12.2010 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ..... vekili Av.... ile karşı taraftan davacılar vekili Av.... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/131 KARAR NO : 2023/2 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 24/02/2021 KARAR TARİHİ : 06/01/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 09/01/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda; İDDİA: Davacı vekili mahkememize verdiği 24.02.2021 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı banka ile dava dışı ... Şirketinin yapmış olduğu krediye ve davacının bankaya vermiş olduğu bononun müvekkilinin fiil ehliyetinin olmaması ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takibin kambiyo takibi sebebiyle müvekkilinin borçlu olmadığına dair açılan menfi tespit ve ipoteğin fekki davası olduğu görüldü....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ipoteğin fekki hakkında karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebinin ise reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ortaklarından ...'...
ın davalı bankaya kredi kartı, kredili bankomat riski ve karşılıksız çıkan çekleri sebebiyle borçlarının devam ettiğini, davacının vermiş olduğu ipoteğin 24/05/2010 tarihinde imzalanan kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan tüm kredilerin teminatını teşkil etmesi ve bu kredilerle ilgili riskin devam etmesi nedeniyle ipoteğin haklı olarak kaldırılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava, ipoteğin fekki ile buna bağlı olarak manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, davalı banka ile dava dışı ... arasında 24/05/2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşmeyi davacının da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduğu, anılan sözleşme kapsamında üçüncü şahıs kredi lehtarına kullandırılan kredilerden, kredili mevduat hesabı ve gayri nakdi çek kredisi borçlarının henüz ödenmediği, dava dışı üçüncü şahıs kredi lehtarı olan ...'...
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava; davacı tarafından dava dışı borçlunun davalı bankaya olan borçlarının teminatı olarak verilen ipoteğin fekki talebine ilişkindir. Davacı yan dava dışı asıl borçlunun davalı bankaya olan tüm borçlarını ödediğini iddia ederek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiş, davalı yan ise,dava dışı asıl borçlunun kambiyo evrakı nedeniyle borcunun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiş, mahkemece ise, dava dışı asıl borçlunun kredi sözleşmelerinden kaynaklanan bir borcunun bulunmadığı, kefili olduğu iddia edilen bonoda imzasının yer almadığ gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....