terkini için görüşmeler yapılmış ve talepte bulunulmuş ancak ipoteğin terkin edilemediğini, alacaklının, borcun ödenmesine rağmen tapudaki ipoteğin terkininden kaçınırsa borçlunun, dava yoluyla tescilin terkinini sağlayabileceğini, müvekkilinin taşınmazı üzerinde kurulan ipoteğin haksız ve dayanaksız olup, uzun yıllardır sürüyor olması nedeniyle müvekkilinin mülkiyet hakkını ihlal eder nitelikte olduğunu belirtmiş, bu nedenle öncelikle davalarının kabulüne, müvekkilinin taşınmazları üzerine davalı lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Noterliğinin 23/08/2021 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalıya ipoteğin fekkine ilişkin olarak ihtarname gönderdiği, ipoteğin 5 iş günü içerisinde kaldırılmasını talep ettiği, ihtarnamenin davalıya 27/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından kendisine tanınan süre içerisinde ipoteğin fek edilmemesi üzerine davacının iş bu davayı 10/09/2021 tarihinde ikame ettiği, ......
İpoteğin kaldırılması sağlanamadığı takdirde ... Yapı ve Kredi Bankasındaki, Yeşil Enerji A.Ş adına kullanılmış olan bütün kredi hesaplarını nakden ve defaten ödemek suretiyle kapatarak söz konusu gayrimenkul üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını sağlayacaktır.'' şeklindedir. Maddenin ilk cümlesinin yorumundan davalı tarafından dava dışı ...'e ait taşınmaz üzerine tesis edilen ipoteğin, 28.06.2013 tarihine kadar fek edilmesinin üstlenildiği, ipoteğin bu tarihe kadar kaldırılmaması halinde davalının Yapı ve Kredi Bankası'ndaki, Yeşil Enerji A.Ş adına kullanılmış olan bütün kredi hesaplarını, nakden ve defaten ödemek suretiyle kapatarak söz konusu gayrimenkul üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını sağlamayı üstlendiği sözleşmenin bu maddesinde davalıya bir seçimlik hak tanındığı anlaşılmaktadır....
feshinin de davalı şirket tarafından sağlanmadığını, davacı şirket tarafından yapılan imalatlarla ilgili hakediş ve diğer alacak hakları ile ilgili dava ve talep hakkının saklı olduğunu, davalı şirket lehine tesis edilen teminat ipoteğinin teminat altına aldığı hiç bir müvekkil ediminin bulunmaması karşısında ipoteğin hükmen terkini gerektiğini ileri sürerek, yukarıda belirtilen taşınmaz kaydında yer alan 04/04/2013 tarih ve 2755 yevmiye numaralı ipoteğin kaldırılmasını istemiştir....
feshinin de davalı şirket tarafından sağlanmadığını, davacı şirket tarafından yapılan imalatlarla ilgili hakediş ve diğer alacak hakları ile ilgili dava ve talep hakkının saklı olduğunu, davalı şirket lehine tesis edilen teminat ipoteğinin teminat altına aldığı hiç bir müvekkil ediminin bulunmaması karşısında ipoteğin hükmen terkini gerektiğini ileri sürerek, yukarıda belirtilen taşınmaz kaydında yer alan 04/04/2013 tarih ve 2755 yevmiye numaralı ipoteğin kaldırılmasını istemiştir....
İpoteğin terkini sebepleri yukarıda sayılan nedenler olduğundan, mahkemece somut uyuşmazlıkta; davacı ipoteğin kaldırılmasını istemiş ancak ipotek bedelinin ödendiğine dair herhangi belge ibraz etmemiştir. TMK'nın 883 ve devamı maddelerinde belirtilen nedenlerden birinin gerçekleşip gerçekleşmediği yönü üzerinde durularak tarafların delilleri toplandıktan sonra borcun ödendiği ispat edilemezse ipotek bedeli depo ettirilerek sonucuna göre çekişmenin esası hakkında bir hüküm kurulması gerekirken, 03.06.1999 tarih, 2140 yevmiye nolu ipotek resmi senetinde belirtilen 3 yıllık ipotek süresinin dolduğu, şeklen süre bitim nedeniyle ipoteğin yolsuz hale geldiği nedenleriyle davanın kabulü doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının taşınmazı 435.000 TL bedelle satın aldığı, 07.11.2016 tarihli “Arsa Satış Protokolü” başlıklı sözleşmede, “arsanın satış bedeli, arsa üzerindeki ipoteğin 01.01.2017 tarihine kadar kaldırılacağı, ipoteğin kaldırılmasının teminatı olarak dava konusu çekin verildiği, ipotek 01.01.2017 tarihine kadar kalktığında teminat olarak verilmiş olan çekin iade edileceği” hususlarının kararlaştırıldığı, ipoteğin 01.01.2017 tarihine kadar kaldırılmadığı, çekin teminat çeki olmaktan çıktığı, borç senedi haline geldiği, davacının her zaman lehine ipotek verilen banka tarafından alacak muaccel olduğu takdirde taşınmazın paraya çevrilmesi riskiyle karşıya karşıya kaldığı, ödediği satış bedeline rağmen 700.000 TL bedelli banka ipoteği nedeniyle yapılacak takip sonucunda davacının zarara uğrayacağı, davalının sebepsiz zenginleşeceği, davalının sözleşme kapsamında ipoteğin kaldırılması taahhüdünü belirlenen sürede yerine getirmediği...
Medeni Kanunu'nun 862. maddesine göre halen mevcut veya ileride mevcut olacak binalar ve müştemilatı ile bütün mütemmim cüz'ileri...ipoteğin kapsamı içinde olduğunu...işbu ipotek konusu gayrimenkul üzerine ipotek tesis tarihinden sonra yapılacak bilcümle inşaat ve bu inşaatın mütemmim cüz ve teferruatı ve müştemilatı ile her türlü makine alet ve edevatın da ipoteğin kapsamına dahil olduğunu, ipotek verenin kabul ve taahhüt ettiği" düzenlemesine yer verildiği, bilahare, söz konusu ipotekli arsa üzerinde 4 adet daire yapıldığı, Banka tarafından 04.03.2015 tarihinde bu daireler üzerinde ipotek tesis edildiği, diğer daireler üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karşın, 1 nolu daire üzerindeki ipoteğin dava tarihi itibariyle devam ettiği, ipotekli taşınmazın 27.05.2016 tarihinde dava dışı ...'...
a, akabinde davacıya ipotek şerhli olarak satılmasından kaynaklı ipoteğin fekki istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; tapu kaydında ipotek şerhli satışı yapılan taşınmazın dava dışı...'ın kredi sözleşmesi nedeniyle ipotek kaydedilmesinin geçerli olup olmadığı, dava dışı...'ın davalıya bahse konu kredi sözleşmesi nedeniyle borcu olup olmadığı, ipoteğin fekki şartlarının oluşup oluşmadığı, ipoteğin talep edilen kredi sözleşmesi yönünden yahut başkaca bir kredi borcu nedeniyle mi kaldırılıp kaldırılmadığı, bu hususun usule uygun olup olmadığı, ipoteğin kaldırılma yazısı tapuya gitmemekle birlikte mevcut olup olmadığı, resmi yoldan gitmişse neden iade edildiğine ilişkin olduğu tespit edildi....
Davalı banka vekili, taşınmaza tesis edilen ipoteğin, müvekkili bankanın doğmuş ve doğacak tüm alacakları için tesis edildiğini, davacı tarafın, müvekkili bankaya ait ipoteğin fekki için dava açtığını, borçlunun, müvekkili bankaya muhtelif sözleşmeler ile borçlu ve müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla borçlu durumunda bulunduğunu, davacı banka tarafından, davacı bankanın müvekkili bankaya yaptığı, 02.01.2008 tarihli ... işleminde ipoteğin karşılığı olduğuna dair bir ibare bulunmadığını, ayrıca, yapılan ödeme karşılığında taşınmazdaki ipoteğin kaldırılacağına dair müvekkili bankaca verilmiş yazılı bir taahhüt de bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..., usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen, duruşmalara katılmamış, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; sıra cetveline itiraz davalarının, dava sonucunda hakları zarar görebilecek kimselere yöneltilmesi gerektiği, borçlu ...'...