Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU SİCİLİNDEKİ ŞERHİN KALDIRILMASI İSTEMLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; vakıf şerhinin terkini ile vakıf şerhinden kaynaklı taviz bedelinin istenemeyeceğinin tespiti istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 28.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAYYIMLIĞIN KALDIRILMASI-TESPİT-ALACAK Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 4.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.06.2017 gün ve 2017-268 Esas -2017/804 Karar sayılı hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin olan 20.06.2018 gün ve 2051-11312 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK'nun 440. maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteklerinin REDDİNE, davalıdan HUMK'nun 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 310,00....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, HACİZ ŞERHİNİN KALDIRILMASI Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 11.10.2012 gün ve 2012/311 esas 2012/698 karar sayılı hükmün düzelterek onanmasına ilişkin olan 11.07.2013 gün ve 6939-11227 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK.'nun 440.maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacıdan usulün 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 226.00.-TL para cezası ile 52.40....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Beraat, temyiz isteğinin reddi Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık müdafisinin sunmuş olduğu UYAP ekran çıktısına göre temyizin süresinde olduğu kabul edilerek, dosya görüşüldü: Temyiz süresinin geçmesi, Nedeniyle Yerel Mahkemece verilen temyiz isteğinin reddine ilişkin karara karşı yapılan itiraz yerinde görüldüğünden, RED KARARININ KALDIRILMASI suretiyle işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 15/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Somut uyuşmazlıkta davacının ipoteğin terkini talebini davadaki ikinci istem olan menfi tespit isteminden ayrı düşünmeye olanak yoktur. Kısaca menfi tespit talebinin kabulü halinde mahkemece örtülü olarak ipoteğin terkini istemi hükme bağlanmış olacağından her iki talebe ilişkin dava da ipoteğin terkini istemine ilişkin davanın görüleceği Elmadağ mahkemelerinde incelenip karara bağlanmalıdır. Mahkemece bu yönün gözardı edilmesi suretiyle ipoteğin fekkine ilişkin dava dosyasının tefriki, menfi tespite ilişkin talebin incelenip hükme bağlanması doğru olmamıştır. Karar açıklana nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 31.05.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından taşınmazın tamamı üzerinden ipoteğin kaldırılması yönünden; davalı banka tarafından ise ipoteğin kaldırılması davasının kabulü, vekalet ücreti, harç ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının tüm, davalı bankanın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın tarafından açılan ipoteğin kaldırılması davasında yapılan yargılama sonucunda ilk derece mahkemesi tarafından davanıın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, davacı kadın tarafından vekalet ücretine, davalı banka tarafından ise,...

              Davalı vekili, ipoteğin asıl borçlunun davalı bankaya karşı asaleten veya kefaleten doğmuş veya doğacak tüm borçlarını kapsayacak şekilde tesis edildiğini, ipoteğin fekki koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller sonucunda, ipoteğin teminatı olan bireysel kredi borcunun tamamen ödendiği, dava dışı asıl kredi borçlusunun ticari kredi sözleşmesine kefilliğinden dolayı dava konusu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine girişildiği, bu ticari kredi sözleşmesinde davacının imzasının bulunmadığı, dolayısıyla davacının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nın 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit ve ipoteğin fekki davasıdır....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan kullandığı kredi karşılığı taşınmazı üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin kredi borcunu kapattığını, ancak tüm müracaatlara rağmen davalı bankaca ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ipoteğe konu borcun ödendiğini, davacının ipoteğin fekki talebinin müvekkili bankaca da uygun görüldüğünü, ancak davacının müvekkili bankadan ilgili evrakları alarak gerekli işlemleri başlatmadığını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı banka lehine verilen ipoteğin sebebi borcun ödendiği halde ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davadışı ...’ın taşınmazın maliki iken ...bank A:Ş tarafından devir alınan ...bank A.Ş lehine ipotek tesis ettiğini davadışı ...' ya ...bank A.Ş. ... şubesinden kullandırılan iki kredi nedeni ile dava dışı ...'...

                    Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda davacının istinaf başvurusunun kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış, davalı eşin açık rızasının bulunmadığı gerekçesiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm ipoteğin kaldırılması davasının kabulü yönünden davalı banka tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu aile konutu taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğin, tarafların ortak çocuklarının sahibi olduğu dava dışı şirketin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcunun teminatı olarak konulduğu ve davacı eşin genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı nazara alındığında, davacının açık rızası alınmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını istemesi, hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk korumaz (TMK. md. 2)....

                      UYAP Entegrasyonu