Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “Kurucu” değil “Açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “Emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “Belirli olan” bir işlem için verilebilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, ipoteğin kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, davalı erkek adına kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğunu ileri sürerek tapu kütüğüne açık rızası alınmadan diğer davalı banka yararına konulan ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı kadın ipoteğin kaldırılması talebinin reddini temyiz etmiştir....

      Dava aile konutu hukuki sebebine dayalı olarak ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Mahkemece, İzmir 5. Aile Mahkemesinde görülen davada ipoteğe konu taşınmazın aile konutu olduğu gerekçesiyle ipoteğin kaldırılmasına ve aile konutu şerhi konulmasına dair hüküm tesis edildiği, anılı mahkeme ilamının infaz edildiği, davanın açıldığı tarihte davalının haksız olduğu gerekçesiyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmiş, kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25.05.2021 tarihli, 2020/3899 E. 2021/4383 K. sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, davalı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Somut olayda davacı bizzat ipoteği tesis ettiren olup ipoteğin tesis tarihinde tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmadığı açıktır....

        DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ailesi tarafından aile konutu olarak kullanılan mülkiyeti davalı eş Serdar'a ait bağımsız bölüm üzerine Bemateks Tekstil Paz. San. ve Dış Tic. A.Ş. lehine ipotek tesis edildiğini, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi gereğince aile konutu üzerinde ipotek kurulurken tapu maliki olmayan eşin açık rızasının bulunması gerektiğini, ancak rıza alınmadan ipotek tesis edildiğini belirterek taşınmazın aile konutu olduğunun tespitine, tapuya aile konutu şerhinin konulmasına ve davalı şirket lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP 1.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazda aile konutu şerhi bulunmadığını, tarafların yerleşim yerinden farklı bir adreste bulunan taşınmaz üzerine müvekkili lehine ipotek tesis edildiğini, davaya konu ipotek işleminin davacı ... ve Bemateks arasında addolunan ve diğer davalı ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin kaldırılması, aile konutu şerhi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK'nun 194.maddesi uyarınca aile konutu şerhi konulması ve taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin bulunduğuna ve davada mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan bir istek olmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu Kütüğüne Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptali ve Tescil-İpoteğin ve Hacizlerin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, iptoteğin ve hacizlerin kaldırılması talepleri hakkında verilen hüküm yönünden; davalılardan ......

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Tapu İptali ve Tescil-Alacak Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu olan taşınmaz üzerine, davalı eşi tarafından diğer davalı şirket lehine kendi rızası alınmadan ipotek tesis edildiğini, daha sonra taşınmazın cebri icra yoluyla satıldığını ileri sürerek Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince, tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescilini, ipoteğin kaldırılmasını ve aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir....

                Türk Medeni Kanunu 194 hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyi niyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten varolduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedİr....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarla vasfı ile tapuda kayıtlı olduğu ve aile konutu şerhi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da'’ eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiili ehliyetleri sınırlandırılmıştır....

                    Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

                      UYAP Entegrasyonu