Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ltd.Şti.’nin keşideci müvekkilinin müteselsil kefil olduğu 13.03.2008 tanzim 04.09.2008 vadeli 100.770 Euroluk bono ile icra takibi yaptığını ve bu bononun ödenmediği takdirde ipoteğin fek edilmeyeceğini bildirdiğini, oysa bono ile ipoteğin ilgisinin bulunmadığını belirterek davalıya borçlu olmadıklarının tespitini ve ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ipotek tutarının 1.000.000,00 TL olup 182.243,70 TL üzerinden harç yatırarak ipoteğin fekkinin istenemiyeceğini öncelikle harcın tamamlanması gerektiği bonodaki borcunda ipotek kapsamında olduğunun belirterek davanın reddini istemiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 14/01/2021 NUMARASI: 2020/125 Esas-2021/57 Karra DAVANIN KONUSU: Genel Kredi Sözleşmesinin Teminatı Teşkil Etmek Üzere Tesis Edilen İpoteğin Fekki KARAR TARİHİ: 15/04/2021 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, genel kredi sözleşmesinin teminatı teşkil etmek üzere tesis edilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. 01/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince "Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.-13.-14.-43.Hukuk Dairesinin görev alanındadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı banka tarafından müvekkiline ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin davalı bankaya olan tüm borçlarını ödediğini, ancak yapılan başvurulara rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2019 NUMARASI : 2017/25 ESAS, 2019/305 KARAR DAVA KONUSU : İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki menfi tespit davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan, Dairemiz Başkanı Necip Baş tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin açtıkları ipoteğin fekki davasının reddedildiğini, 59.485,00 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak Murat Ulaş dışındaki davalılara verilmesine karar verdiğini ve kararın kesinleştiğini, davalının başlattığı ilamlı takibin kesinleşmesi üzerine davacılara iadesine karar verilen 22.173,00 TL peşin harç üzerine haciz konularak tahsil edildiğini...

        Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ: 21/02/2020 KARAR TARİHİ: 10/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan 3....

          Davacı, eldeki davada takibe konu ipoteğin idari işlemin iptali sonucu yolsuz olduğunu belirtmiş ve İcra ve İflas Kanununun 150.maddesinin son cümlesinde düzenlenen menfi tespit davasını açmıştır. Çünkü anılan madde uyarınca ipoteğin iptali hakkında dava açılması halinde 72. madde hükümleri kıyasen uygulanacaktır. Bilindiği üzere borçlunun, alacaklının kendisine karşı bir hak veya alacak doğuran bir hukuki ilişkinin varlığını ileri sürmesi halinde, bu hukuki ilişkinin hiç doğmadığını veya doğduktan sonra ortadan kalktığını tespit ettirmek amacıyla açtığı tespit davasına menfi tespit davası denir. Maddi hukuk açısından ödemekle yükümlü olmadığı bir borçla karşı karşıya kalan borçlunun, menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Öte yandan borçlu, menfi tespit davası açmış ve bu dava sonuçlanmadan borcu ödemişse menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam olunur. İstirdat davası normal eda (tahsil) davasıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki “menfi tespit ve istirdat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Konya Tüketici Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 01.11.2012 gün ve 2011/503 E., 2012/485 K.sayılı kararın temyiz incelemesinin davalı vekilince istenilmesi üzerine, Yargıtay 13....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2016/338 Esas - 2021/29 Karar DAVA KONUSU : Menfi Tespit KARAR : BOĞAZLIYAN 1....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/335 ESAS, 2021/79 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Karşıyaka 3....

              Bu nedenle ihtilafın çözümü için eldeki dava ipoteğin fekki davası ile birleştirilmeli, yapılacak yargılamada ipotek bedelinin ödenip ödenmediği, ödenmediği tespit edilir ise ödenmesi gerekli bedel tespit edilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.05.2019 tarihinde oybiriliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu