Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

de bulunan hakediş alacaklarına konulan hacizlerin kaldırılması talebinin kabulüne karar verildikten sonra, bu karardan dönülerek "hacizlerin sehven kaldırılması nedeniyle eski sıraları korunarak yeniden konulmasına" karar verilemeyeceği ve konulan haczin düşmüş olması nedenleri ile haczin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddi kararının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece "icra müdürlüğünce hacizlerin fekki kararından dönülerek yeniden aynı sırada haciz konulmasına karar verilemeyeceği" ve bu nedenle daha sonra verilen hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın da hatalı olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun "paraya çevirme" başlığını taşıyan 106 ve devamı maddelerinde, taşınır ve taşınmaz malların satış usulü düzenlenmiştir. Haciz, satılarak paraya çevrilmesi zorunlu mala değil, borçlunun üçüncü kişi ...'...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sözleşme tarihi itibariyle mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespiti ile ipoteklerin ve hacizlerin fekki, mümkün olmaması halinde bedelin iadesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut bilgilerden dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında bir çok haciz bulunduğu sabittir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir, Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir....

    Aksi takdirde dava reddolunur. 3.fıkrası, Borçlu yukarda yazılı müddet içinde dava etmez veya davası reddolunursa itirazın kaldırılması kararı ve varsa muvakkat haciz kesinleşir hükümleri düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlular, alacaklıya borcun bulunmadığı ve takip ekindeki belgeler üzerindeki imzaların kendilerine ait olmadığını ileri sürerek icra dairesine itiraz etmişlerdir. İtiraz bu haliyle takip dayanağı belge altındaki imzaya itiraz niteliğinde olup imzaya ve borca itiraz olarak ayrı ayrı değerlendirilemez.Alacaklı İİK.nun 68/a maddesi uyarınca icra mahkemesinden itirazın geçici kaldırılmasını talep etmiş ve mahkemece itirazın geçici olarak kaldırılmasına karar verilmiştir.Bu karar uyarınca alacaklının talebi üzerine İİK'nun 69/1. maddesi gereğince borçluların mallarına haciz konulmasında yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır....

      Kat 12 nolu taşınmaz üzerinde 08/07/2004 tarihli birinci dereceden 35.000,00 TL'lik ve 28/11/2016 tarihli ikinci dereceden 62.500,00 TL'lik ipoteklerin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine girişildiğini, aynı zamada, aynı alacak için borçluları ..., ... Ltdi. Şti. ... , ..., ... Ltd. Şti, ..., ... Ltdi. Şti ve ... hakkında Ankara ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi yapıldığını, alacaklı banka ile 25.08.2008 tarihli "Borç Tasfiye Sözleşmesi" imzaladıklarını, imzaladıkları bu sözleşme uyarınca ...'ye ait gayrimenkul üzerindeki 97.500,00 TL lik ipoteğin fek edilmesine, İcradan 150 c şehrinin kaldırılmasına ve ...nin kefaretten dolayı ibra edilmesi, ..., ... firmasının borcundan dolayı ... ve ...'...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, harici gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan hukuki ayıp niteliğindeki haciz ve ipoteklerin fekki ile uğradıkları zararların tanzimi ile tazminat istemine ilişkindir....

        Kat 514 nolu bağımsız bölüm üzerinde yer alan ipoteklerden dolayı müvekkillerin borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmaz üzerindeki tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine), tüm ipoteklerin kaydının ve başkaca hacizlerin terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir....

        Dava, prim borçları nedeniyle malvarlığı üzerine konulan hacizlerin fekki, borçlu olunmadığının tespiti ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. ........

          Mahkemece, davacının davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, taşınmazlarındaki ipoteğin kaldırılmasına yönelik talebinin reddine karar verilmiş ,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 2. maddesinde "Bu kanunun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturdugu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiş, yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaclı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, 2010/9387 2011/401 ses, gorüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kisileri de dahil olmak uzere tıcari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....

            Ltd.şirketinin ortağı olmaları nedeniyle ....lehine taşınmazlarını ipotek ettiklerini ve daha sonra ortaklıktan ayrıldıklarını durumu ihtaren davalı ....’ne bildirmelerine rağmen ipoteklerin kaldırılmadığını iddia ederek ipoteklerin fekkini talep ve dava etmiş, yargılamanın devamında davasını ıslah ederek ipoteğin yetkisiz vekil tarafından verildiğini, bayilik sözleşmesinden doğan borçlarından sorumlu olmadıklarını beyan ederek borçsuzluğun tespitini istemiştir. Davalı ....vekili savunmasında, ipoteğin ticari ilişkinin teminatı olduğunu ve ilişki devam ettiği sürece teminatın iade edilemeyeceğini, ortaklıktan ayrılmanın ipoteğin geçerliliğine etkisi olmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Davalı ....Şti.vekili savunmasında, ipoteğin şirketin borcunun teminatı olduğunu ve ortaklıktan ayrılmanın durumun değiştirmediğini beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              İcra Müdürlüğü'ne sunulan taleple, takibin durdurularak dosya kapsamında yapılmış olan taşınır ve taşınmaz hacizlerin fekki talep edildiğini ancak mezkur talep hakkında İİK m. 40'a göre dosyanın durdurulmasına karar verildiğinden hacizlerin fekki talebinin reddine şeklinde karar verildiğini, itirazın iptaline dair ilam Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 2018/1157 E. ve 2019/19 K....

              UYAP Entegrasyonu