Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında dava konusu taşınmaza ilişkin konut satım sözleşmesi akdedildiği, dava ve sözleşmeye konu taşınmazın konut niteliği ile davalı Garanti Koza....A.Ş.adına tapuda kayıtlı bulunduğu, davacının sözleşmeye istinaden tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve diğer hacizlerin fekki istemine ilişkin talepte bulunduğu, davacının talebinin taşınmazın aynına ilişkin olduğu sabittir. İpotek borçlusu ve ipotek alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu anlaşılmaktadır....
Dava, taşınmaz üzerindeki ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, bunun mümkün olmadığı takdirde rayiç değerinin tespiti ve tahsili talebine ilişkin olup, davacının öncelikli talebi ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması talebine ilişkin olduğundan, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesine aittir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2021/1056 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Garanti Koza Şirketinden bedeli tamamen ödenerek müvekkili tarafından İstanbul ili Esenyurt ilçesi Çınar mahallesi 382 ada 43 parsel F blok 311 nolu bağımsız bölüm ile D blok 295 nolu bağımsız bölümü satın aldığını, taşınmaz üzerine davalı finans kuruluşları Akbank ve T4 tarafından ipotekler konulduğunu belirterek müvekkilinin bu ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile takyidatlardan ari şekilde müvekkili adına tescilini, taşınmaz üzerindeki ipoteklerin ve varsa başkaca hacizlerin terkinine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekilleri davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması, taşınmazın takyidatlardan arındırılmış olarak davacı adına tescili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
yerleşik yargıtay kararlarına göre ödemelerin TL çekle yapılması halinde de kur farkı talep edilemeyeceği sabit olduğu, davacının davalıdan 169,009,01-TL alacaklı olduğu" hususlarına yer verilmiştir.Dava ipotek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteklerin terkini istemine ilişkindir.İpotek akit tablosuna göre ipotek resmi senedinin tarafları davacı ve davalı olup alacaklı ve borçlu da davacı ve davalı olduğundan değerlendirmenin taraflar arasında ipotek resmi senedindeki teminatın dayanağı olan borç ilişkisinin bulunup bulunmadığı dikkate alınmak suretiyle yapılması gerekmektedir.İpotek resmi senedine bakıldığında davacı ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden ve diğer hacizler ile takyidatlardan dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin, hacizlerin ve takyidatların tüm fer'ileri ile birlikte fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ve alacaklı ...Yönetimi A.Ş....
Dosya içerisinde mevcut dava konusu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının incelenmesinde konut niteliğindeki 17 bölüm nolu taşınmazın davacı adına 01/08/2018 tarihinde satış edinme sebebine istinaden tapuya tescil edildiği ve halen davacı adına tapuda kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Yukarıdaki açıklamalar ışığında ihtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Somut olayda icra takip alacaklıları ve davacının maliki bulunduğu dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarında lehine ipotek şerhi işlenen alacaklılar işbu dava dosyasında davalı oldukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve ipotekleri kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....