Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez."hükmü yer almaktadır. İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Doğaldır ki davacının iddiasında haklı olup olmadığı yargılama sonunda tüm deliller toplandıktan, incelendikten ve değerlendirildikten sonra ortaya çıkacak ve davacının talepleri hakkında karar verilecektir. Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan iş bu davada konut satım sözleşmesine dayanılarak ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile terkini istemine ilişkin talepte bulunulmuştur....
Ş ve T3 tarafından konulan hacizler ile ipoteklerin kaldırılarak, ipotekler olmaksızın (ipotekler geçersiz sayılarak) tapu üzerinde bulunan takyidatlardan arındırılmış olarak tapunun tesciline, dava konusu olan T7 A.Ş.’den bedelini tamamen ödeyerek satın alınan ve müvekkil adına kayıtlı olan İstanbul İli Esenyurt İlçesi çınar Mah.382 Ada 43 Parselde yer alan sedef Blok 29. Kat, 528 nolu bağımsız bölüm üzerinde yer alan diğer davalılar T5 ve T3 tarafından konulan ipoteklerden ve hacizlerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, mahkemenin ara kararla oluşturarak ihtiyarı tedbir kararının ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesine tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesine tapu üzerinde kayıtlı 8 adet haczin fekki edildiğine dair ilgili icra müdürlüklerine yazı gönderilmesine, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin, davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında dava konusu taşınmaza ilişkin konut satım sözleşmesi akdedildiği, dava ve sözleşmeye konu taşınmazın konut niteliği ile davacı adına tapuda kayıtlı bulunduğu, davacının sözleşmeye istinaden ipotek ve hacizlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve diğer hacizlerin fekki istemine ilişkin talepte bulunduğu, davacının talebinin taşınmazın aynına ilişkin olduğu sabittir. İpotek borçlusu ve ipotek alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu anlaşılmaktadır....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
Tüketici Mahkemesinin 2020/990 Esas sayılı dosyasının 12/01/2021 tarihli tensip ara kararı ile tesis edilen 25/01/2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılmasını ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karışı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
CEVAP : Davalı alacaklı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; meskeniyet şikayetinin 7 günlük süre içerisinde yapılması gerektiğini, davacı borçlunun taşınmazın haczedildiğinden uzun süreden beri haberdar olduğunu, davacının dosya borcuna itiraz ettiğini ve takipten haberdar olduğunu, öncelikle davanın süresi içinde açılmadığını, süresinde yapılmayan şikayetin reddi gerektiğini, taşınmazın tapu kaydında Yapı ve Kredi Bankası lehine ipotekli olduğunu, ipoteğin ticari kredi olduğunu, ipoteğin zorunlu ipotek olmadığının araştırılması ve zorunlu olmadığının anlaşılması durumunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Kişilere devir temliki önleyici tedbir kararı verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın naz inşaat şirketine ihbarını, teminatsız olarak tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile müvekkili adına kayıtlı olan dava konusu bağımsız bölüm üzerinde yer alan davalılar lehine konulmuş ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü....