Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı iflas idaresi vekili, davacının borcunu ödediğine dair resmi bir belgenin dosyada bulunmadığını, müflis şirketin defter kayıtlarında da ödemeye ilişkin hiçbir kaydın bulunmadığını bu nedenle ipoteğin kaldırılması talebinin reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıların mevcut ipotek nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre dava konusu 26442 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı şirket lehine 19.09.2002 tarihinde ipotek tesis edildiği, davacı ...'ün 197/206 payı mevcut iken yapılan intikaller sonucunda bu payı tapudan başkalarına devrettiği, halen tapuda payı bulunmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar müteselsil kefil olan davacı ... tarafından ipoteğin kaldırılması talep edilmiş ise de ipotek taşınmaza bağlı bir borç olduğundan ancak taşınmaz malikleri tarafından ipotek lehtarına husumet yöneltilerek ipoteğin kaldırılması istenebilir....

    Davalı vekili, dava dışı Mehmet ... ile banka arasında konut kredisi sözleşmesi yapıldığından taşınmazın teminatı olarak ipotek verildiğini, borç halen ödenmediğinden ipoteğin sona erme sebebininde gerçekleşmediğini, icra mahkemesinin kararının takip hukukuna ilişkin olduğunu, ipoteğin kredi için verildiğini ve mala doğrudan bağlı olduğundan ipoteğin bankanın ayni hakkı olduğunu, takibin iptal edilmesinin ipoteğin kaldırılmasını doğurmayacağını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....

      Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 243 parsel sayılı taşınmazda davalıya ait 229/1200 payı 100TL peşin, bakiye 129.900TL bedel için de ipotek tesisi ile satın aldığını, ipotek bedelinin 110.000TL bölümünü 12.11.2009; bakiye borcu da 06.05.2011 tarihinde ödediğini, ipoteğin kaldırılması için ihtar çektiğini, bedeli ödenen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalı, taşınmazın 12.11.2009 tarihinde 240.000TL bedelle satışını yaptığını, 12.11.2009 günü 110.000TL bedelin ödendiğini, bakiye 130.000TL bedel için ipotek tesisi sırasında 100TL daha ödenmesi ile 129.900TL bedel için ipotek konulduğunu, davacının 12.05.2011 tarihinde 19.900TL ödediğini, bakiye borcu ödemediğini ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir....

        İpoteğin kaldırılması istemi içeren davaların ipotek alacaklısına husumet yöneltilerek açılması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacının maliki olduğu 1061 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydın, 04.03.2005 tarihinde dava dışı ... Belediyesi yararına 2162,50 TL bedelli ipotek şerhi konulduğu anlaşılmaktadır. İpoteğin kaldırılması istemli davaların ipotek alacaklısına karşı açılması gerektiği halde ... Belediye Başkanlığına karşı açılması doğru olmayıp davalı ... hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Davalı ..., imar uygulaması sonucu konulan ipoteğin bedelinin ödendiğinde kaldırılmasına itirazının bulunmadığını söylemiş, diğer davalılar savunma yapmamışlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar temyiz etmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Somut olayda, davacıya ait 115 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından “(B), ipotek: 06.11.1991 tarihli, birinci dereceden, 9YKrş. bedelli faizsiz ve (C), ipotek: 06.11.1991 tarihli, birinci dereceden, 76,50 YKrş. bedelli faizsiz davalılar yararına” kanuni ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.06.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması birleşen dava ile ipotek bedelinin arttırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ipoteğin kaldırılması isteminin kabulüne, ipotek bedelinin arttırılması isteminin reddine dair verilen 20.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı/birleşen davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 30712 ada 7 sayılı parselin maliki olduğunu, taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulduğunu, bu uygulama sırasında kanuni ipotek tesis edildiğini, o tarihdeki 1.950 TL ipotek bedelinin ödenmesi koşuluyla ipotek şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/207 KARAR NO : 2018/567 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 12/04/2017 KARAR TARİHİ : 19/09/2018 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Dava dışı ... tarafından ... parselde kayıtlı taşınmaz üzerine davalı ... Lehine 1. Derece ipotek tesis edildiğini, aynı taşınmaz üzerine müvekkilinin lehine, alacağının teminatı olarak 2. Derece ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin alacağının tahsili amacı ile Antalya ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasından İpoteğin Paraya Çevrilmesi Yolu ile takip başlatıldığını, Antalya ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi için satış işlemlerine geçildiğini, taşınmaz üzerinde 1....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/1121 Esas KARAR NO : 2022/1203 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 06/10/2022 KARAR TARİHİ : 13/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili şirketin davalı bankadan almış olduğu teminat mektubunun teminatını teşkil etmek üzere dava dışı şahıs...... 'ne ait İstanbul İli, ...... İlçesi, ...... Mahallesi, ...........

                  Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpoteğin kaldırılması istemi içeren davaların ipotek alacaklısına karşı yöneltilerek açılması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacının maliki olduğu 1097, 1098, 1099 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında, 01.07.1993 gün ve 6029 yevmiye numara ile, davalı ... yararına, 25TL bedelli, faizsiz ve 31.12.1993 süreli ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava, tapu sicil müdürlüğü ve ipotek alacaklısı ...’ye husumet yöneltilerek açılmıştır....

                    Şti. arasında yapılmış ve yapılacak tüm sözleşmelerin teminatı olarak ipotek ettirildiğini, davacının herhangi bir muvafakatinin ve rızasının olmadığını, ipotek işlemi için eşin açık rızasının alınmadığını, bu taşınmazın konut olarak kullanıldığını belirterek davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince ipotek tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın boş halde olduğu, ipotek evrakı arasında bulunan gayrımenkul değerleme raporunda açıkça görüldüğü gibi davacı tanıklarınca taşınmazın hiç boşaltılmadığı belirtilmiş ise de davacı vekilinin 07.11.2018 tarihli dilekçesinde de taşınmazın söz konusu tarihlerde tadilat ve onarım sebebiyle geçici olarak boşaltıldığı belirtildiğinden tanık beyanlarına itibar edilmediği, ipotek tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın aile konutu vasfında olmadığı gerekçesi ile davacının ipoteğin kaldırılması talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu