ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/562 Esas KARAR NO : 2021/262 DAVA : Menfi Tespit,İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 09/12/2016 KARAR TARİHİ : 13/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin ...'ta hesabı bulunduğunu, ipoteksiz teminat mektupları kullandığını, teminat mektuplarının geçerlik sürelerinin dolduğunu, herhangi bir nakit kullanım yapıladığını, ...' a 30/11/2001 yılında ... tarafından el konularak 2002 yılında ... ile birleştirilerek devredildiğini, ...' a ise 18/06/2002 yılında ... tarafından el konulduğunu, ......
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 25/09/2014 KARAR TARİHİ : 22/10/2020 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/11/2020 Bursa 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/09/2017 tarihli 2017/296 Esas 2017/432 Karar sayılı görevsizlik kararıyla Mahkememize gelen İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kız kardeşi ... (Yiğit) ve eşi ...’ın davalı ... Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti ile yapacakları ticari alışverişin teminatı olarak mülkiyeti kendisine ait bulunan Bursa, Yıldırım , Selçukbey mah. Ada:2352,Parsel:6’da kayıtlı taşınmazını ... Maddeleri San. Ve Tic. Ltd. .Şti. ’ye 1.dereceden ipotek tesis ettiğini, ipotek belgesinden anlaşılacağı üzere ,ipotek tesis amacı ... adına ... ve ...’ın ... Maddeleri San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ye yapılan işler karşılığında borcuna teminat olarak verilmiş ve ancak ......
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 23.03.1965 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ (üst sınır) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda gösterilen limitle sınırlanabilir....
Mahkemece, davalı bankaya "kefaletten azil", "yeni ipotek kurma ve ilk ipoteğin fekki" gibi bir bildirim yapılmadığı, davacının kefilliği ve verdiği ipoteğin müşterek ve müteselsil olduğu ilgili şirket menfaatine verildiği, davacı her ne kadar şirketten ayrıldığını ve şirketin ünvan değiştirdiğini ileri sürerek ipoteğin fekki gerekeceğini ileri sürmüş olsa da şirket ortaklığından çıkmış olmanın ipoteği sona erdirmeyeceği, ünvan değişikliyle yeni bir şirket kurulmuş olmadığı, sadece isim değişikliği olduğunda ünvan değişikliğinden önceki hak ve sorumlulukların devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava ipoteğin fekkine ilişkindir....
ye sattığı, adı geçen ipotek borçlusunun İİK'nun 153. maddesi uyarınca ipoteğin fekki talebiyle icra müdürlüğüne başvurması üzerine ipotek bedelinin belirlenmesi için hesap bilirkişine rapor düzenlettirildiği, söz konusu raporda ipotek borcunun faizi ile birlikte 2.086,21 TL olarak tespit edildiği, ipotek borçlusunun sorumlu olduğu bu meblağı 27.05.2014 tarihinde icra dosyasına yatırdığı, akabinde, 16.02.2013 tarihinde vefat eden ipotek alacaklısı ...'ın veraset ilamı doğrultusunda mirasçıları adına İİK'nun 153. maddesi kapsamında onbeş gün içerisinde icra dairesine gelerek alacaklarını almaları ve ipoteği çözmeleri, belirtilen süre içinde geçerli bir mazeret bildirmeksizin parayı almaktan ve ipoteği fek etmekten kaçınmaları halinde icra mahkemesince ipoteğin terkinine karar verileceğine dair muhtıra gönderildiği, sözü edilen muhtıraların ipotek alacaklısının mirasçılarının tümüne ayrı ayrı tebliğ edildiği, mirasçılardan ...'...
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 243 parsel sayılı taşınmazda davalıya ait 229/1200 payı 100TL peşin, bakiye 129.900TL bedel için de ipotek tesisi ile satın aldığını, ipotek bedelinin 110.000TL bölümünü 12.11.2009; bakiye borcu da 06.05.2011 tarihinde ödediğini, ipoteğin kaldırılması için ihtar çektiğini, bedeli ödenen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalı, taşınmazın 12.11.2009 tarihinde 240.000TL bedelle satışını yaptığını, 12.11.2009 günü 110.000TL bedelin ödendiğini, bakiye 130.000TL bedel için ipotek tesisi sırasında 100TL daha ödenmesi ile 129.900TL bedel için ipotek konulduğunu, davacının 12.05.2011 tarihinde 19.900TL ödediğini, bakiye borcu ödemediğini ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2017/296 ESAS - 2020/376 KARAR DAVA KONUSU : İpoteğin Kaldırılması KARAR : 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların İstanbul İli, Bakırköy İlçesi, Sakızağacı Mahallesi, 26 ada, 58 parsel sayılı, 6 katlı, 6 daireli apartmanın 1.katında bulunan 4/24 arsa paylı 2 numaralı meskenin miras yolu ile müştereken maliki olduklarını, taşınmaz üzerinde İtalyan tebaasından Hermondri Andiriya lehine, 28/11/1929 yılında tesis edilen 360- TL bedelli 3 yıl süreli ipotek bulunduğunu, ipoteğin konulmasının üzerinden yaklaşık 90 yıl geçtiğini, tapuya ipotek lehdarının kimlik bilgileri ve ipotek resmi senedi için başvuru yapıldığını, ancak İstanbul T8 24/04/2017 tarihli yazısında ipotek resmi senedinin varlığı hususuna değinmeden ipotek lehtarının kimlik bilgilerinin ellerinde olmadığının bildirildiğini, ipotek resmi senedinin...
İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, davacının taşınmazındaki ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç değeri depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 08.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/739 Esas KARAR NO : 2021/445 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 29/12/2020 KARAR TARİHİ : 09/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 29/12/2020 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden ...'ın ... ili, ... İlçesi, ... Mah. ... kain, ......
Asliye Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından hasımsız olarak açılan ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde alacaklı ... SA vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı ipoteğin fekki talebinde bulunmuştur. İpoteğin fekki talebi kural olarak menfi tespit talebini de içerdiğinden dava konusu meblağ üzerinden harç alındıktan sonra lehine ipotek tesis edilen kişilere, ölmüşse mirasçılarına husumet yönetilerek ipotek verenin sorumluluğunun devam edip etmediği hususu üzerinde de durulup verilecek uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....