"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı; dava dışı şirketin davalı bankadan alacağı krediye teminat olmak üzere taşınmazı üzerinde ipotek tesis ettirdiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı alacağı olan 94.000 TL'yi 2007 yılı içinde ödediğini, davalı bankanın dava dışı şirkete verdiği çeklere karşılık 537.63- TL miktarlı takip başlattığını belirterek takibin kaldırılmasına, ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı borçlu Bahattin Dinç'in tarımsal krediler sözleşmesi uyarınca davalı bankadan kullanmış olduğu kredi için müvekkilinin ve dava dışı şahısların kefil olduğunu, ayrıca müvekkilinin bir taşınmazı üzerine banka lehine ipotek tesis edildiğini, ..... borcunu 1999 yılında tamamen ödemiş olmasına rağmen müvekkilinin taşınmazı üzerindeki ipoteğin ve kefillerin kefaletlerinin kaldırılmadığını, bunun üzerine açılan menfi tespit davasında verilen kararla müvekkilinin borçlu olmadığının tespit edildiğini, ancak buna rağmen müvekkilinin ipoteğin kaldırılması yönündeki talebinin reddedildiğini...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/1121 Esas KARAR NO : 2022/1203 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 06/10/2022 KARAR TARİHİ : 13/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili şirketin davalı bankadan almış olduğu teminat mektubunun teminatını teşkil etmek üzere dava dışı şahıs...... 'ne ait İstanbul İli, ...... İlçesi, ...... Mahallesi, ...........
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının talebi, kendisine bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminata ilişkin olmadığını, aksine, davalılardan ... tarafından ipotek alacağına bağlı olarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteğin fekki ve %20 icra tazminatı, kendisine davalı şirket tarafından devir edilen ve ipotek borcunu ödemede kullanılan dairelerin devrinin muvazaalı olduğunun tespiti ile iptali ve temlik sözleşmesi ile ... tarihli protokolün temlikle ilgili hükümlerinin hükümsüz olduğunun tespiti ile iptali için dava açıldığını, mahkemenin ipotekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti halinde tapu kaydındaki ipoteğin fekki talebi menfi tespitten ayrı bir talepmiş gibi düşünülerek değerlendirme yapılması hukuka uygun olmadığını, dolayısıyla hiçbir taleplerinin 6102 sayılı TTK m.5/A'da belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminata ilişkin olmamakla, dilekçelerinde menfi tespit olarak...
Somut olayda, davacının ipoteğin kaldırılmasını istediği taşınmazın Birecik ilçesi sınırları içinde bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde dava dilekçesinde yer alan menfi tespit talebi yönünden taraflar arasında düzenlenen yetki sözleşmesi geçerli olup, ipoteğin kaldırılması istemi yönünden ise kesin yetki kuralı bulunduğundan yetki sözleşmesi ile belirlenen yer mahkemesi yetkili olmayacaktır. O halde menfi tespit davası ve ipoteğin kaldırılması talepleri yönünden davaların tefrik edilmesinin düşünülmesi ve menfi tespit davası yönünden İstanbul .... Asliye Ticaret Mahkemesine yetkisizlik kararı verilmesi, ipoteğin kaldırılması istemi yönünden de Birecik Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme sıfatıyla yargılamaya devam etmesi gerekmektedir."(Yargıtay 17.Hukuk Dairesi'nin 2013/19266 Esas 2013/18292 Karar sayılı ilamı) Somut olayda taleplerden biri ipoteğin kaldırılması talebidir....
Davacı davalının oğluna verdiği borç para karşılığında davalıya ait taşınmaza ipotek tesis edildiğini, davalı ve oğlunun borcu ödememesi nedeniyle başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, ödeme savunmasında bulunmuş ve davacı aleyhine ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesine ipoteğin fekki ve menfi tespit davası açtığını, dosyaların birleştirilmesini istemiş ve tefeci olan davacı hakkında suç duyurusunda bulunduklarını bildirmiştir. Dosyaya celbedilen davalı tarafından açılan menfi tespit ve ipoteğin fekki davası 1.11.2006 tarihinde işlemden kaldırılmış ise de karar kesinleşmemiş olup bu dosya içerisinde davacı adına yapılmış bir takım ödemeler bulunmaktadır....
Mahkemece asıl dava yönünden, 30.03.2009 tarihi itibariyle belirlenen 92.057,55 TL toplam nakit borç tutarından yapılan tahsilatlar mahsup edildikten sonra davacıların bakiye borcu olarak belirlenen 7.753,07 TL’nin 125.000.- TL ipotek bedelinden düşülmesi suretiyle bulunan 117.246,93 TL yönünden davacıların borçlu olmadıklarının tespiti ile ipoteğin fekki ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; birleşen dava yönünden ise, davacı tarafın alacağı olarak belirlenen 7.753,07 TL üzerinden itirazın iptali ile tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Ancak asıl davada davacılar, davalı banka tarafından düzenlenen 25.03.2009 tarihli belgeye işaret ederek, bu belgede bankanın talep ettiği ve ipoteğin kaldırılması sonucuna bağlanan ödemenin üzerinde anlaşıldığı gibi 86.274,55 TL olduğunu ileri sürdüğünden, bu meblağın menfi tespit talebine konu edildiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, dava konusunun ipotek bedeli olmadığı ortadadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit” davasından dolayı, bozma kararı üzerine direnme yoluyla Akhisar 2....
ın kullandığı iddia edilen kredi teminatı olarak ipotek edilen ... ili ... nolu bağımsız bölümün ipotek şerhi kaldırılmadan dava dışı ...'a, akabinde davacıya ipotek şerhli olarak satılmasından kaynaklı ipoteğin fekki istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; tapu kaydında ipotek şerhli satışı yapılan taşınmazın dava dışı...'ın kredi sözleşmesi nedeniyle ipotek kaydedilmesinin geçerli olup olmadığı, dava dışı...'ın davalıya bahse konu kredi sözleşmesi nedeniyle borcu olup olmadığı, ipoteğin fekki şartlarının oluşup oluşmadığı, ipoteğin talep edilen kredi sözleşmesi yönünden yahut başkaca bir kredi borcu nedeniyle mi kaldırılıp kaldırılmadığı, bu hususun usule uygun olup olmadığı, ipoteğin kaldırılma yazısı tapuya gitmemekle birlikte mevcut olup olmadığı, resmi yoldan gitmişse neden iade edildiğine ilişkin olduğu tespit edildi....
Eşarpları Tekstil San.ve Tic.A.Ş. vekili, davacının aynı iddialarla ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/382 Esas sayılı menfi tespit davasını açtığını, bu davanın halen derdest olduğunu, davacı firmanın iki ayrı firma varmış gibi dava açmasının yanlış olduğunu, tek bir şirketin bulunduğunu, ancak sehven bazı dilekçelerde “Eşarpları” yerine “Eşarp” yazıldığını, iddiaların yerinde bulunmadığını, ipoteğin fekki talebinin konusuz kaldığını çünkü söz konusu gayrimenkulün paraya çevrildiğini belirterek konusu kalmayan ipoteğin fekki davasının reddine, menfi tespit davasının derdestlik nedeniyle reddine, diğer tüm haksız ve mesnetsiz taleplerin reddine karar verilmesini savunmuştur....