Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek ve şerhin.....borcuna ilişkin olduğu,.......adına yapılan tescil işlemi geçmişe etkili olarak feshedildiğinden, davacının taşınmazı satın aldığı......ait olan taşınmazın......tarafından ipotek edilmesi de mümkün olmayacağından, .....ait mülkiyet hakkı başından itibaren geçersiz olacağından bu kişinin borcu nedeniyle yapılan ipotek işlemi ve İ.İ.K. madde 150/c şerhinin de geçersiz hale geldiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, .......bağımsız bölümün tapu kaydında mevcut 14/07/1997 tarih ve 8070 yevmiye, 13/02/1998 tarih 948 yevmiye ile konulan ipotek ve 150/C şerhleri ile bu ipotek nedeni ile konulmuş haciz şerhlerinin terkinine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava ipoteğin ve ipotek dışındaki şerhlerin kaldırılması istemine ilişkindir....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 08.06.2000 tarihinde Etibank A.Ş.Söke Şubesi’nden Tüketici Kredisi kullandığını, krediye teminat olarak bu kredi ile satın alınan araç üzerine rehin tesis edildiğini, ayrıca müvekkiline ait taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin tüketici kredisi taksitlerini ödeyip, tüm kredi borcunu kapattığını, daha sonra aracını bir başkasına sattığını, satış sırasında araç üzerindeki rehnin kaldırıldığını, müvekkili tarafından taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için davalı bankaya başvurduğunu, ancak ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. Somut olayda mahcuz üzerine haciz uygulandığı, ancak daha önce taşınmazın tapu kaydında Yapı Kredi Bankası lehine 26.02.2008 tarihli ipotek kaydının olduğu, Yapı Kredi Bankası cevabında ipoteğin 22.10.2013 tarihinde fekkedildiğinin bildirldiği görülmüştür....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/603 KARAR NO : 2022/756 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : UKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2020 NUMARASI : 2017/121 2020/268 DAVA KONUSU : İpotek (Terkin İstemli)|İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Muris İshak Toptaşın İstanbul Fatih ilçesi Muhtesip İskender Mah....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İpotek borçlusu tarafından maliki olduğu taşınmaz üzerinde ipotek alacaklısı lehine tesis edilen ipotek bedelinin depo edilip, alacaklıya muhtıra gönderildiği ancak muhtıraya itiraz edildiği beyan olunarak ipoteğin kaldırılması gerekçesiyle icra mahkemesine başvurulduğu; mahkemece, davacının davasının kabulüne ve anılan ipoteğin kaldırılmasına hükmedildiği anlaşılmaktadır....

          Kural olarak ipoteğin fekkini taşınmaz maliki isteyebilir ise de, bu mutlak bir kural değildir. Muvazaa, alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla ipotek tesisi ve benzeri her olayın özelliğine göre bu talebin değerlendirilmesine hukuki bir engeli bulunmamaktadır. Somut olayda olduğu gibi, taşınmaz üzerindeki birden fazla ipotekten, önce konulan ipoteğin, ödeme vb. nedenlerle hukuki değerini yitirmiş olması nedeniyle kaldırılması halinde sonraki ipotek lehdarı alacaklının ipotek sırası değişecekse, artık bu alacaklının, ipoteğin kaldırılmasında hukuki menfaatinin bulunduğu kabul edilmelidir. Böyle bir durumda, "ipoteğin kaldırılması, ancak üzerinde ipotek tesis edilmiş olan taşınmazın kayıt maliki tarafından talep edilebilir.." şeklindeki genel bir kural gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesi yerinde değildir....

            Bu halde davacının ipotek limitinden kalan sorumluluğunun belirlenerek bakiye ipotek bedelini depo etmek üzere davacıya mehil verilmesi, davacının bakiye bedeli depo etmesi durumunda ipoteğin terkinine, aksi halde davanın reddine karar verilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken, davacının bakiye ipotek bedelini depo ederek hakkına kavuşmasını engelleyici yazılı gerekçe ile kararın bozulmasına ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne karşıyım....

              DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 12/12/2022 KARAR TARİHİ : 23/01/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı .... Tic. Ltd. Şti'nin davalı bankadan kullandığı ... nolu KGF kredisi için kendisine ait ... Mah., ... ada ve ... parselde yer alan ... Blok, .... Kat ve .... nolu bağımsız bölümü .... tarihinde ipotek verdiğini, davalı banka nezdinde verilen ipotek fekki bildirilene kadar olup, banka tarafından .... tarihli yazı ile borçlu şirketin toplam riskinin .......

                nin ortakları iken müvekkilinin hisselerini davalılara devrederek ortaklıktan ayrıldığını, şirketin kredi borcu sebebiyle müvekkilinin eşi adına tescilli taşınmazın bankaya ipotek edildiğini, sözleşmenin 22. maddesi uyarınca bu ipoteğin 20.07.2013 tarihine kadar kaldırılacağının davalılarca taahhüt edildiği halde bu taahhüdün yerine getirilmediğini, davalıların 27.08.2014 tarihinde şirketteki hisselerini devrettiklerini, bu nedenle sözleşmedeki taahhüdü yerine getirme imkanlarının da kalmadığını, taraflarca kararlaştırılan cezai şarta göre anılan yükümün yerine getirilmemesi halinde ipoteğin kaldırılması için gereken miktarı ödemeleri gerektiğini, bu miktarın sözleşmenin ifa bedeli olduğunu, müvekkil tarafından ifa bedelinin tahsili halinde ipoteğin kaldırılması için ödeme yapılacağını, cezai şartın de davalıların sözleşmeye uymamalarının yaptırımı olacağını ileri sürerek şimdilik ifa bedeli olarak ....000 TL'nin, cezai şart olarak da ....000 TL'nin temerrüt tarihi olan 20.07.2013 tarihinden...

                  İlerde doğacak veya doğması muhtemel alacaklar için kurulacak ipotek ise üst sınır (azami meblağ) ipoteğidir. Eğer mevcut bir alacak için ipotek kurulmuşsa, alacağın geçerli olması gerekir. Zira, ipotekle alacak arasında çok sıkı bir birliktelik vardır. Alacak varsa ipotek kabul edilir. Ancak alacak doğmamışsa, hukuki nedeni dolayısıyla batılsa (BK.m.19/2, 20/1), ipotek tescil edilse bile hüküm ifade etmez ve rehinli alacaklıya icra takibi yoluyla alacağını elde etme yetkisi vermez. Vurgulanması gereken diğer bir hususta, ipoteğin tescilinin tarafları bağlayacağıdır. Fakat söylendiği üzere ipotek, rehnin temin ettiği alacağın varlığı yönünden bir karine ya da delil oluşturmaz. Bununla birlikte ipotek, eğer mevcut bir alacak için kurulmuşsa, bunun tutarının ipotek sözleşmesinde gösterilmesi yeterlidir. Bu durumda ipotek sözleşmesi, aynı zamanda bir borç ikrarı görevi de görebilir (BK.m.17)....

                    UYAP Entegrasyonu