e aktarılıp, bu hisse karşılığında davacı lehine ipotek tesis edildiği, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen hisse için takdir edilen karşılığın arttırılması talebi ile bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre; "Yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunla belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir....
Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, ıslah-imar uygulamasından kaynaklanan ipotek bedelinin artırılması istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Bilirkişi kurulu raporunun denetlemeye elverişli olabilmesi için, a-Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle, emsal taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar durumları, b-Bilirkişi kurulunca emsal olarak değerlendirmeye alınan taşınmazların satış akit tabloları, c-Her iki taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle emlak metrekare rayiç değerleri, d-Taşınmazların konumlarını (kamu kurumlarına olan mesafe, cadde -sokak, alışveriş merkezleri vb.) gösterir fotoğraf, uydu vb. görüntüleri, Dosyaya getirtilerek, hazırlanan rapor bu kriterlere uygun olarak denetlenmelidir. İmar uygulamasından kaynaklanan bedel artırım davalarında esasa en etkili delil usul ve yasaya uygun olarak alınmış bilirkişi kurulu raporudur....
Dosya içindeki delil ve belgelere göre, davacının hissedarı olduğu taşınmazın düzenlemeye alınarak, 56 m2 hissesinin dava dışı Vedat Birgül'e aktarılıp, bu hisse karşılığında davacı lehine ipotek tesis edildiği, taşınmazın daha sonra davalılar murisine satıldığı, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen hisse için takdir edilen karşılığın arttırılması talebi ile bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. Maddesi ile 24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunla belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir....
Uyuşmazlık konusu ipoteğin davacının taşınmazında imar uygulaması sonucu oluşan 201,92 m2 artışa karşılık konulduğu, ipotek bedelinin 50.480,00TL olduğu, 10.12.2015 tarihli raporda bilirkişi tarafından ipotek bedelini ipotek tarihinden dava tarihine kadar yıllık TÜFE oranlarına göre hesaplanarak 79.222,21TL olarak tespit edildiği, mahkemece bu bedel depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. Taşınmazın değerinde ipoteğin konulduğu tarihten bugüne kadar olan artış gözetilerek dava tarihi itibariyle rayiç bedeli depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; depo edilen ipotek bedelinin davalıya ödenmesi yönünde karar verilmesi gerekirken hüküm sonucunda bu hususta karar verilmemiş olması da infazda tereddüte neden olacağından doğru görülmemiştir....
Mahkemece, ipoteğin depo edilen 243,21 TL bedel karşılığında kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Mahkemece, yapılması gereken iş, dosyada mevcut imar belgelerinden yararlanılarak bilirkişi incelemesi yaptırıp davacının murisinin parselinden davalıların parseline giden taşınmaz miktarını metrekare olarak hesaplatmak, bunun dava tarihindeki rayiç değerini bulmak, bu bedeli depo ettirmek olmalıdır. İpotek bedelinin yeniden değerlendirme oranı ile bulunan değeri depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
T.. vekilince temyiz edilmiştir. 1)Dava konusu taşınmaz üzerinde imar ıslah planı kapsamında ipotek tesis edildiği tarihte malik olan davalılar murisi Fikret , ipotek bedelinin artırılan kısmından sorumlu ise de, Fikret dava tarihinde ölü olduğundan mirasçıları miras payları oranında sorumludur....
İLGİLİ MEVZUAT: Islah imar planının uygulama araçlarından birini oluşturan parselasyon işlemi açısından, 2981 sayılı Yasanın "Tapu verme" başlıklı 3290 sayılı Yasanın 4. maddesi ile değişik 10. maddesinin c) fıkrasında "İmar mevzuatına aykırı bina yapılmış, hisseli arsa ve araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde, imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye bunları yeniden ada ve parsellere ayırmaya, yapılara yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunlar adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerini 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni ipotek tesis edilerek, tapu sicilinden terkin ettirmeye...
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alınarak; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınıp tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu uygulanarak dava tarihine güncellenmek suretiyle ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi, ipotek bedel artırım davalarında hak düşürücü süre uygulanamayacağı anlaşıldığından davalı idare vekilinin sair istinaf itirazları yerinde görülmemiştir....
GEREKÇE; Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleri ile bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi esas alınarak tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu uygulanarak dava tarihine güncellenmek suretiyle ipotek bedelinin belirlenmesi doğru olduğu gibi, ipotek bedel artırım davalarında uzlaşmanın dava şartı olmadığı, Mahkemece maktu harca ve maktu vekalet ücretine hükmedildiği, ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, her ne kadar dava imar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürülen miktarın artırılmasına ilişkin olduğu ve imar uygulaması ile kök parselin tapu kaydı kapatıldığı halde dava konusu taşınmazda davacının adına olan payların iptali ile davalı Belediye adına tesciline ve davacının payları üzerinde takyidat var...