GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME; Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri ve istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılması yasaya ve usule uygun olduğu anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınıp dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımı sürelerine tabi olmadığı anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın tahsis bedelinin teminatı olarak davacı idare lehine tesis edilen ipotek olduğunu, ipoteğin dava tarihine güncellenerek davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. GEREKÇE: Davacı idare vekilinin istinaf itirazları ve HMK’nın 355. maddesi doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Dava, 2981 sayılı Yasanın 9. Maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın tahsis bedelinin teminatı olarak davacı idare lehine tesis edilen ipotek bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir....
Asıl dava davacısı vekili dava dilekçesinde özetle; aynı taraflar arasında daha önce görülüp kesinleşen ipotek bedelin artırılması davasında ipotek bedelinin 55.400,00 TL olarak belirlendiğini, mahkemece kısmen kabul kararı verilerek 25.187,00 TL'ye hükmedildiğini, bu dosyanın Yargıtay denetiminden gereçerek kesinleştiğini bu nedenle ipotek bedelinin 55.400,00 TL'ye artırılmasını talep etmiştir. 2. Dairemizin bozma ilamından sonra birleştirilen dava dosyasındaki davacıların vekili dava dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerindeki ipoteğin bedeli mukabilinde fekkini talep etmiştir. II. CEVAP 1....
İpoteğin yükümlü parsel üzerine işlenme tarihi 4.3.2005 olup, bu değerin uygulama sırasındaki rayiç değeri yansıtmadığı ve artırılması gerektiği iddiasıyla davalı tarafından dava açıldığı savunularak, bu yolda 2.Sulh hukuk Mahkemesinde derdest olan 2006/426 esas sayılı dava dosyasının sonucunun beklenmesi istenmiştir. 2981 Sayılı Yasanın 10.maddesi gereğince taşınmaz yükümü biçiminde konulan ipoteklerde bedel işlem tarihi itibariyle belirlenmiş bedeldir. İşlem tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen zaman içinde paranın değer kaybına uğraması mümkün olduğu gibi, idarece takdir edilen ve davacıya ödenmesi belirtilen ipotek bedeli eksik de takdir edilmiş olabilir. Sözü edilen yasanın 10/c maddesinde ipotek bedelinin 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası hükümlerine göre belirleneceği öngörülmüştür....
Ancak; 1- İpotek bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile değişik geçici 6. maddesi hükümleri uyarınca belirlenmiş ise de; söz konusu yasal düzenleme açıkça ipotek borçlusunun kamu idareleri olması haline ilişkin olup, gerçek kişiler arasındaki ipotek bedelinin artırılması davalarında uygulanma imkânı bulunmamaktadır. Kaldı ki, 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 gün ve 2013/95 - 2014/176 sayılı kararı ile; 6487 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin; “2981 sayılı Kanun'a göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedellerinin borçlu idarelerce ödenmesine” ilişkin usulü düzenleyen on ikinci fıkrası Anayasanın 2, 35 ve 36. maddelerine aykırı görülerek iptal edilmiştir....
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınıp dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi, maktu red vekalet ücreti takdirinin yerinde olduğu, anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınıp dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi, mahkemece 07/09/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6745 sayılı Yasanın 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen gecici 12. maddesi ile yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 16/11/2017 tarih ve 2016/195- 2017/158 sayılı kararı gereğince maktu harç ve vekalet ücretine hükmedildiği anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı T8 hissesine yönelik istinaf istemine gelince; Arsa niteliğindeki taşınmazlara imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak suretiyle tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan yurt içi üretici fiyat endeksi tablosunun dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi, dosya içindeki belgelerden takas ve mahsup talebine konu olup davalı lehine dava dışı taşınmazda konulan ipotek bedelinin davadan önce ödenmesi nedeniyle ilgili ipoteğin kaldırıldığının anlaşıldığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 09/04/2008 tarih ve 2008/5- 300 Esas, 2008/308 Karar sayılı kararı uyarınca idarece imar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürme işlemi ile ilgili usulüne tebligat yapılmadığı için hak sahiplerinin her zaman dava açma hakkı bulunduğu ve zamanaşımı yada hak düşürücü süre uygulanamayacağı , husumetin davalı idareye yöneltilmesinde, ıslah dilekçesiyle davanın iki gayrimenkulle...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede; dava konusu ipoteğin tesisine ilişkin işlemin ... 3....