ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : İnançlı Temlik ve Muvazaa Hukuksal Nedenine Dayalı Tapu İptali ve Tescil,Olmadığı Taktirde Taşınmazın Değerinin Tahsili KARAR : 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin maliki olduğu dava konusu taşınmazın davalı T10 alınan borç karşılığı teminat olarak davalı T10 devredildiğini, davalı Rıdvan'ın da dava konusu taşınmazı muvazaalı bir şekilde diğer davalılara devrettiğini, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline, olmadığı taktirde taşınmazın değerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, inançlı temlik ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın değerinin tahsili istemine ilişkindir....
KARAR Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı Veysel Durna’ya ait 758 parsel sayılı taşınmazı 02.12.1996 tarihinde bedelini nakten ve peşin ödeyerek satın aldığı halde tapuda arkadaşı olan davalı adına tescil ettirdiğini, satış bedelinin ödendiğine dair satıcı Veysel Durna’dan aynı tarihli “tutanak ve belge” başlıklı ibraname aldığını, 08.04.2016 tarihli ihtara rağmen davalının taşınmazı devretmeye yanaşmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının senede karşı iddilarını senetle ispatlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştır. İlk derece mahkemesince, harici satışa değer verilemeyeceği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının reddine; davalının harici satış sözleşmesinin tarafı olmadığı gerekçesiyle de tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece; davanın inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tazminat isteğine ilişkin olduğu, Borçlar Kanunu’nun 125. maddesinde düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle HMK’nun 114/d ve 142. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Davalı, zamanaşımı süresinin dolduğunu, pasif husumet ehliyetinin olmadığını, dahili dava yoluyla davalı sıfatının kazandırılamayacağını, tescil talep etmeden sadece iptal istenemeyeceğini, akitte satış bedelinin ödendiğinin sabit olduğunu, aksinin yazılı delille kanıtlanması gerektiğini, 12 yıl sonra bedelin ödenmediği iddiası ile dava açılmasında iyi niyet bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tazminat isteğine ilişkin olduğu, Borçlar Kanunu’nun 125. maddesinde düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle HMK’nun 114/d ve 142. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Ltd Ştı tapudan devir ettiğini, açıklanan nedenlerle Büyükçekmece İlçesi Sinanoba Mahallesi 747 Ada 4 Parselde bulunaA Blok 3- 4 Nolu Bağımsız bölümlerde davalılar adına kayıtlı tapuların iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini, tapu iptal ve tescil talebi yerinde görülmez ise dava konusu taşınmazın güncel değerlerinin hesap edilerek davalılardan tahsili ile müvekkiline verilmesini, dava konusu taşınmaz uyuşmazlık konusu olduğundan ve dava süresince 3. kişilere devredilerek müvekkilin haklarına halel geleceği yüksek bir ihtimal olması nedeniyle davalılar adına kayıtlı taşınmazın üzerine teminatsız olarak ihtiyat-i tedbir konulmasını ya da davalıdır şerhi konulmasını, yargılama harç ve giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, inançlı temlike ve muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazların değerinin tahsili istemine ilişkindir....
Taraflar arasındaki inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı ...’ya ait 758 parsel sayılı taşınmazı 02.12.1996 tarihinde bedelini nakten ve peşin ödeyerek satın aldığını ancak, tapuda arkadaşı olan davalı adına tescil ettirdiğini, satış bedelinin ödendiğine dair satıcı ...’dan aynı tarihli “tutanak ve belge” başlıklı ibraname aldığını, 08.04.2016 tarihli ihtara rağmen davalının taşınmazı devretmeye yanaşmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının senede karşı iddialarının senetle ispatlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. III....
İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, inançlı temlik ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın güncel değerinin tahsili istemine ilişkindir. Her ne kadar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2023/217 Esas, 2023130 Karar sayılı kararı ile davanın şahsi hakka dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu belirtilerek görevsizlik kararı ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de; Dosyada mevcut tedavüllü tapu kaydı ile tüm devirlere ilişkin resmi akit tabloları incelendiğinde dava konusu 747 ada 4 parsel C blok 7 nolu bağımsız bölümün 11/10/2017 tarihinde kat irtifakı tesisi suretiyle davacı T1 adına tescil edilmiş olup, davacı eski tapu malikidir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.04.2015 gününde verilen dilekçe ile inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tapu iptali ve tescil talebi yönünden reddine, tazminat talebi yönünden kabulüne dair verilen 29.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, terditli olarak taşınmazın rayiç değerinin 1/2 sinin tahsili, olmadığı takdirde arsa ve bina yapımı için ödenen bedelin tahsili talebine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kararı davacılar vekili istinaf etmiştir. Dairemiz önceki kaldırma kararında ‘davacıların davalıya karşı açtığı davada, davacıların inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil davası mı adi ortaklığın tasfiyesi kapsamında bir alacak- tapu iptali ve tescil davası mı açtığı tam olarak anlaşılamamaktadır....