İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, inançlı temlik ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın güncel değerinin tahsili istemine ilişkindir. Her ne kadar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2023/217 Esas, 2023130 Karar sayılı kararı ile davanın şahsi hakka dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu belirtilerek görevsizlik kararı ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de; Dosyada mevcut tedavüllü tapu kaydı ile tüm devirlere ilişkin resmi akit tabloları incelendiğinde dava konusu 747 ada 4 parsel C blok 7 nolu bağımsız bölümün 11/10/2017 tarihinde kat irtifakı tesisi suretiyle davacı T1 adına tescil edilmiş olup, davacı eski tapu malikidir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil ile el atmanın önlenmesi davası sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulü ile hükmün harç ve yargılama gideri yönünden düzeltilerek yeniden davanın kabulüne ilişkin verilen karar yasal süre içerisinde davalı vekilince temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile el atmanın önlenmesi isteklerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil ile el atmanın önlenmesi taleplerinin kabulüne karar verilmiş; davalı vekilinin istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Öyle ki, hukuki sebep yanlış gösterilmiş veya hiç gösterilmemiş olsa dahi hakim tarafından en uygun hukuki sebebin bulunması ve ona göre karar verilmesi gerekir. Eldeki davanın dava dilekçesi içeriği ve devir şekli birlikte değerlendirildiğinde, davacının; bedelini ödeyerek davalı adına tescil yaptırdığı iddiasının inançlı işlemin bir türü olan namı müstear hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki mahkemece, tapudaki devir işleminin bağış olmadığı gözetilmeksizin hatalı hukuksal neden üzerinde durularak sonuca gidilmiştir. Öte yandan bilindiği üzere, bu tür iddialar (inançlı işlem) 05.02.1947 tarih ve 20/6 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı uyarınca ancak yazılı delille, yazılı delil yok ise yemin delili ile kanıtlanabilir. Delil başlangıcı bulunmayan hallerde tanık delili ile inançlı işlemin ispatı mümkün değildir....
Temyiz Nedenleri Davalı vekili, dava konusu taşınmazı kendi birikimi ile bedelini ödeyerek satın aldığını, davacıyla aralarında inançlı temlik bulunmadığını, davacının inançlı işlem iddiasını yazılı delille ispatlayamadığını, yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belgenin de bulunmadığını, Bölge Adliye Mahkemesince yazılı delil başlangıcı niteliğinde kabul edilen belgelerin hiçbirinin eli ürünü olmadığını, imzasının bulunmadığını, belediye tarafından düzenlenen vergi makbuzlarının delil başlangıcı kabul edilemeyeceğini, Bölge Adliye Mahkemesince usul ve yasaya aykırı olarak karar verildiğini belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Taraflar arasındaki uyuşmazlık; inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1....
Anılan maddeye göre bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın, taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/105 E., 2012/70 K. sayılı davası, yetkisiz vekil tarafından yapılan satış nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Ancak, eldeki dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası olup, hukuki sebebi farklıdır. Her iki davanın dayandığı maddi vakıalar aynı değil (farklı) ise, kesin hükümden söz edilemez. Bu durumda mahkemece, işin esasının incelenerek varılacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 4.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05.12.2013 gün ve 2011/732 Esas 2013/754 sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 18.01.2016 gün ve 2014/13259 Esas 2016/397 Karar sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalılardan ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen kararın, davacılar tarafından temyizi üzerine, Dairenin 18.01.2016 tarih ve 2014/13259 Esas 2016/397 Karar sayılı ilamıyla bozulduğu, bu karara karşı davalı ... vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulduğu anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, mülkiyet hakkından kaynaklanan inançlı işlem ve muvazaa hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, mülkiyete dayalı inançlı işlem hukuksal sebebiyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/116 Esas ve 2013/48 Karar sayılı dosyası ile inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasında yapılan yargılama sonucu, 17.04.2000 tarihli sözleşme dikkate alınarak aleyhine hüküm kurulduğunu ve kararın kesinleştiğini, ...1.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 07.12.2010 tarihli , 2009/2360 E. ve 2010/916 K.sayılı kararı ile bu belgede tahrifat yapıldığının tespit edildiğini ve davalı hakkında özel belgede sahtecilik suçundan ceza verildiğini ileri sürerek yargılamanın yenilenmesi isteğinde bulunmuştur. Davacı, 17.04.2000 tarihli sözleşme başlıklı belgenin sahteliği iddiasının yargılama sırasında mahkemece araştırıldığını , ...1.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 07.12.2010 tarihli kararının hükümden önce verildiğini ve mahkemece bu karar dikkate alınarak hüküm kurulduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde alacak isteğine ilişkindir. Davacı, davalı kardeşinin kredi temin edeceği telkiniyle dava konusu 4 parça taşınmazın üzerine devrini sağladığını, ancak sonradan taşınmazları iade etmeye yanaşmadığını ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini; ıslahen de, iptal-tescil talebi kabul görmezse alacağa hükmedilmesini istemiştir....