imzaya, borca, faiz ve fer’ilerine, anılan icra takibine itiraz ettiklerini, müvekkillerinin tacir olmadıklarını, çiftçilik yaptıklarını, yetki sözleşmesi yapabilmelerinin mümkün olmadığını, bono üzerinde yetkili mahkeme Bünyan yazmakta takibin Kayseri'de açıldığını, yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkillerinin ikametgahının niğde ili olup yetkili icra müdürlüğünün de Niğde İcra Müdürlükleri olduğunu, bu nedenlerle imzanın taraflarına ait olmadığının tespiti ile imzaya, borca, faiz ve fer’ilere itirazlarının kabulüne, icra takibinin iptaline, yetkiye itirazlarının kabulü ile Kayseri Genel İcra Dairesinin yetkisizliğine, dosyanın yetkili icra müdürlüğü olan Niğde İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, davalının %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/05/2022 NUMARASI : 2018/647 ESAS 2022/356 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 14. İcra Müdürlüğü'nün 2018/9972 E sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine, davalı(alacaklı) T3 tarafından kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, mezkur icra dosyasından gönderilen ödeme emrinin taraflarına 17/09/2018 tarihinde tebellüğ edilmiş olup, yasal süresi içinde itirazlarını sunduklarını, müvekkilinin T3'ı hiçbir surette tanımadığını ve herhangi bir münasebetinin bulunmadığını, Bursa 14....
O halde mahkemece borçlulardan ...’nın imzaya itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan borçlu şirket, yapılan takibe karşı imzaya itiraz edip müşterek çift imza ile temsil edildiğinin ve senetlerdeki imzaların şirket temsilcilerinden ...’ya ait olduğunun anlaşılması karşısında itirazının İİK 169/a-5 maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğunun kabulünün gerektiği, kabulü göre de, itirazın kabulü halinde İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti." tarafından imzaya ve borca itiraz edilmiştir. İmzaya ve borca itiraz eden şirket, ticaret sicil ünvanlarının başında... harflerinin olmadığını, ancak takibin sehven ... Ltd. Şti. olarak yapıldığını, buna bir itirazlarının olmadığını, bir amblem gibi bu harfleri şirket kaşesinde ve basılı evraklarında kullandıklarını, takipte isim yanlış belirtilmiş olmakla birlikte kastedilenin kendi şirketleri olduğunun açıkça anlaşıldığını beyan etmiştir. Ticaret Sicil Memurluğu'nun 02.08.2011 tarihli yazı cevabında da, ... Ltd. Şti.'nin kaydı bulunmadığı bildirildiğine göre, takip talebinde ve ödeme emrinde borçlu olarak gösterilen şirketin, itiraz eden şirket olduğu, anılan yanlışlığın kaşedeki sembolik harflerden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece borçlunun imzaya ve borca itirazlarının esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde istemin husumetten reddi isabetsizdir....
Türk'ün damadı olan katılan ... tarafından icraya verildiğini, böyle bir borçları olmadığı için de borca ve imzaya itiraz ettiklerini beyan ettikleri, Ticaret Sicil Memurluğunun yasızına göre müteveffa ... Altunorak'ın hiçbir zaman şirket yetkilisi ve ortağı olmadığı, 20.10.2005 tarihine kadar ... ve oğlu olan sanık ...'ın şirketin ortağı oldukları, bu tarihten sonra sanık ...'ın kardeşi ...'...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1867 KARAR NO : 2023/910 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2022 NUMARASI : 2020/9 ESAS, 2022/7 KARAR DAVA KONUSU : BORCA VE İMZAYA İTİRAZ KARAR : Eşme İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/9 Esas, 2022/7 Karar sayılı dosyasında verilen borca ve imzaya itirazın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Eşme İcra Müdürlüğünün 2020/358 Esas sayılı icra takibine konu senetlerdeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaların alacaklı T3 tarafından taklit edilerek atıldığını, davalı hakkında Eşme Cumhuriyet Başsavcılığına dolandırıcılık ve evrakta sahtecilikten şikayette bulunulduğunu, müvekkilinin senette bahsi geçen alacaklılara herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek, takibin...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2464 KARAR NO : 2021/2410 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AMASYA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2020/282 ESAS- 2021/244 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Amasya İcra Müdürlüğünün 2020/8071 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, takip dayanağı senetteki imza müvekkiline ait olmadığını belirterek imzaya itiraz davasının kabulüne, takibin durdurulmasına, haksız, kötü niyetli ve ağır kusurlu olan, alacaklı olduğunu iddia eden davalı aleyhine asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu durumda imzaya ve borca itiraz da beş günlük süresi içerisinde değildir. Mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin, imzaya ve borca itirazın süreden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, istinaf sebeplerlerine bağlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılan inceleme neticesinde; ilk derece mahkemesi kararı hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Davacı borçlu vekili , istinaf dilekçesinde imzasına itiraz etmek istedikleri senetlerden birisini maddi hataya dayalı olarak itiraz dilekçesinde yanlış bildirdiklerini ancak 06/12/2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ve 16/01/2020 tarihli duruşmada 11/11/2018 düzenleme tarihli 210.000 TL lik senetteki imzaya itiraz ettiklerini beyan ederek hatalarını düzelttiklerini, duruşmada hazır olan davalı vekilinin buna itiraz etmediğini, davalı vekilinin itiraz etmeyerek iddialarını genişletmelerini zımnen kabul ettiğini beyan etmiş ise de; dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığı gibi, HMK.nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı da yoktur....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04/07/2019 tarih, 2019/350 Esas, 2019/475 Karar sayılı kararı ile Mersin İcra Müdürlüğü'nün yetkisizliğine icra dosyasının Ahlat İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verildiği, örnek 10 ödeme emrinin takip borçlusu davacıya 13/09/2019 tarihinde tebliği üzerine yasal süre içerisinde borca ve imzaya itiraz edildiği görülmektedir. Öncelikle davacının yetkisiz icra müdürlüğünde yürütülen takibe ilişkin yapılan itiraz üzerine taraflar arasında görülen davada takip borçlusunca imzaya itirazdan feragat edildiği gözetildiğinde yetkili icra müdürlüğünde yeniden ödeme emri gönderilmesi üzerine davacının imzaya itirazının incelenmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince davacı borçlunun imzaya itirazdan feragat ettiğine ilişkin kabulü isabetli değildir....