GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibe konu bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı şikayeti ile, imzanın keşideciye ait olmadığı ve borcun olmadığına ilişkin itirazlardan ibarettir. Bir adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekilince takibe dayanak bonoda tanzim yerinin bulunmadığı ayrıca imzaya, borca ve ferilerine ,faiz ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilerek takibin iptaline, alacaklının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince, davacının (Şikayet edenin) kambiyo hukukuna ilişkin şikayetlerinin REDDİNE, Davacının (Muteriz borçlunun) imzaya itirazlarının REDDİNE, Davalının ( alacaklının) tazminat taleplerinin REDDİNE, karar verilmesi üzerine borçlu vekili tarafından dayanak belgenin tanzim yerinin bulunmadığından bahisle istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/4211 ve 2019/4214 Esas sayılı dosyası. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı alacaklı vekili tarafından davacı T1 ve dava dışı Enes Kayadeğirmeni hakkında 26.10.2018 tanzim 03.12.2018 vade tarihli, 26.10.2018 tanzim 03.01.2018 vade tarihli, 26.10.2018 tanzim 03.02.2019 vade tarihli senetlere ilişkin Konya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4214 Esas sayılı dosyasıyla kambiyo takibi başlatılmış, davacıya ödeme emri 18.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı yasal 5 günlük süre içinde 24/04/2019 tarihinde imzaya ve borca itiraz davası açmıştır. Davalı alacaklı vekili tarafından davacı T1 ve dava dışı Cengiz Kayadeğirmeni hakkında Konya 4....
SAVUNMA:Davalı vekilinin mahkemesine sunduğu 01/03/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı aleyhine Ordu İcra Müdürlüğü 2020/13366 E. sayılı dosyasıyla kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını ancak davacı tarafından mahkemeniz dosyası üzerinden imzaya-borca itiraz yoluna başvurulduğunu, davacı her ne kadar takibe dayanak senetlerle ilgili imza ve borç inkarında bulunmuşsa da işbu itirazlar haksız ve mesnetsiz olup gerçeği yansıtmadığını, bu nedenle işbu davanın reddi gerektiğini, davacı tarafından verilen Akbank’a ait 5921145 Nolu, 31.03.2019 keşide tarihli ve 16.000,00 TL tutarlı çekteki imzanın sahte olduğu hasebiyle imzaya ve borca itiraz etmesi hukuka aykırı olup külliyen kötü niyet göstergesi olduğunu, bu minvalde, davacının iddiaları mesnetsiz olup gerçeklikten uzak olduğunu, icra takibine konu senetteki imza davacının kendi el ürünü olduğunu, bu nedenle imzaya itiraz edilmesi haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı müvekkil ile yapmış olduğu ticari ilişki...
İcra Müdürlüğünün 2018/14077 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 vekili tarafından, borçlu T1 aleyhinde 05/12/2018 tarihinde toplam 48.780,68 TL'nin tahsili amacı ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 10/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanun'un 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiği, 6100 sayılı HMK'nın 211. maddesinde imza incelemesinin yöntemi gösterilmiştir. Öte yandan İcra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz....
İcra Dairesi 2021/9808 sayılı dosyasında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı hem daha önce başlatılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde borca ve imzaya açıkça itiraz etmemesi hem de davaya konu itirazda ayrıca ve açıkça imzaya itiraz etmeyerek imzasını ikrar etmiş olması gözetildiğinde ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlu tarafça süresinde itiraz edilmesi üzerine alacaklı vekilinin itirazın kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacı alacaklı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı alacaklı T3 vekili tarafından Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2019/6454 Esas sayılı dosyasıyla borçlular Hakan Yuka, Öztokgöz Ambalaj ve Temizlik Tic Ltd Şti, Ziya Akgül ve T1 hakkında kambiyo takibi başlatıldığını, ödeme emri tebligatının davacı borçlu T1'ya 01/04/2019 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı yasal 5 günlük süre içinde 02/04/2019 tarihinde imzaya ve borca itiraz davası açmıştır....
İncelenen; iddia, icra takip dosyası, adli tıp raporu, icra takip dosyası ve tüm dosya içeriğinden; İstanbul Anadolu 15.İcra Müdürlüğünün 2018/7527 esas sayılı icra takip dosyası üzerinden davacılar aleyhine kambiyo takibi başlatıldığı, davacılara örnek no:10 ödeme emrinin tebliğ edilmeden 30/03/2018 tarihinde imzaya itiraz davası açıldığı görülmüştür. Davanın süresinde olduğunun kabulü gerekir....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Erzincan İcra Müdürlüğü'nün 2020/3265 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde davacı borçlu T1 ödeme emri ve borç senetlerinin bizzat kendisine 24/8/2020 tarihinde tebliğ edildiği, imzaya ve borca itiraz şikayetinin ise icra mahkemesine 15/09/2020 tarihinde yapıldığı, kambiyo senetlerine özgü ilamsız icra takibinde borca ve imzaya itiraz şikayetinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük yasal süresi içerisinde yapılması gerektiği, ayrıca icra müdürlüklerinin işlemlerinin adli tatilde de devam ettiği, dolayısı ile bu sebepten sürenin uzamayacağı 24/08/2020 tarihinde ödeme emri kendisine tebliğ edilen borçlunun borca ve imzaya itirazının icra mahkemesine 15/09/2020 tarihinde yapmış olması sebebiyle, 5 günlük hak düşürücü sürenin geçmiş bulunduğu bu sebeple ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı borçlu vekilinin istinaf dilekçesinde belirtmiş olduğu tebligat usulsüzlüğünün...
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından dava dilekçesindeki nedenler tekrar edilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; 2004 sayılı İİK'nun 170/3 maddeleri uyarınca açılmış kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte imzaya itiraz davasıdır. Amasya İcra Müdürlüğünün 2019/14121 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu aleyhine, 43.308,00 TL bedelli senedin tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/11/2021 NUMARASI : 2021/974 ESAS, 2021/1195 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, yetkili icra müdürlüğünün Mardin olduğunu, imzaya, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiklerini işbu sebeple yetki itirazının kabulüne, davanın kabulüne, takibin iptaline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....