İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus yolla hakkında yapılan icra takibine itiraz eden borçlu şirket vekili takip dayanağı bononun şirket yetkilisi tarafından düzenlenmediğini ve şirketin borç nedeniyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Bu hali ile, itiraz İİK.nun 168/5 maddesine göre borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 169/a-6.maddesi; borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünü içermektedir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senetlerin kambiyo vasfında olduğunu, müvekkiline ödeme yapılmadığını, davacının imzaya itiraz etmediğini söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamı ele alındığında, uyuşmazlığın kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takibin iptali istemi ile birlikte ve borca itiraz olduğu anlaşılmıştır. Takip dayanağı belgeler incelendiğinde, alacaklının davalı T3 olduğu ve senetlerin lehdar kısmının tüzel kişi olarak belirlendiği ve takip dayanağı senetlerin kambiyo vasfını haiz olduğu, 25/04/2020 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli senedin yanızca 9.064,82 TL lik miktarının icra takibine konu edilmesine engel bir düzenleme de olmadığından takibin iptali isteminin reddine karar verilmiştir....
İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Aynı Yasa'nın 62/5. maddesi; "Borçlu takibin müstenidi olan senet altındaki imzayı reddediyorsa, bunu itirazında ayrıca ve açıkça beyan etmelidir. Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır" hükmünü düzenlemektedir. Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya, borçlu tarafından açıkça ve ayrıca itiraz edilmediği, adı geçen borçlunun icra mahkemesinde imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1340 KARAR NO : 2021/1248 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2019 NUMARASI : 2016/502 ESAS, 2019/224 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Taraflar arasında görülen borca ve imzaya itiraz davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı....
İcra Müdürlüğünün 2019/2656 esas sayılı dosyasında da davalı tarafından davacı aleyhine ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamsız icra takibine başlanıldığı, borçlu vekilinin itirazı üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının icra müdürlüğüne itirazının yanında itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu mükerrer takip itirazına dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK.'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. İcra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılan borca itiraz niteliğindeki mükerrerlik itirazı sonuç doğurmaz. İleri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacı borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2164 KARAR NO : 2023/366 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DÖRTYOL İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2021 NUMARASI : 2021/13 ESAS 2021/85 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dörtyol İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20/04/2021 tarih 2021/13 esas 2021/5 karar sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; Dörtyol İcra Dairesinin 2020/3161 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin dayanağı senet üzerindeki imzayı ve borcu kabul etmediğini, alacaklı görünen T3 isimli şahsa böyle bir borcunun bulunmadığını, imzada sahtecilik yapılarak hakkında icra takibi başlatılması sebebiyle mağdur olduğunu belirterek davanın kabulü ile imzaya, borca, faize ve fer'ilerine itirazlarının kabulü ile zamanaşımı itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; Ali yönünden; ödeme emrinin Ali'ye 18/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, İİK 168. maddesinin 4. ve 5. bentlerine göre kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesinde imzaya borca itiraz edebilir, davacının süresinden sonra itiraz ettiği anlaşıldığından bu davacı yönünden borca itiraz taleplerinin reddine, ödeme emrinin iptali talebi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde yapılması gerektiği, davacının ödeme emrine yönelik şikayet süresi de geçtiği anlaşıldığından ödeme emrinin iptali talebinin de reddine karar verilmiştir. Gülsüm yönünden; ödeme emrinin Gülsüm'e 21/01/2021 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davacıya gönderilen tebliğ mazbatası incelendiğinde takip dayanağı bono örneğinin borçluya gönderildiğine ilişkin bir ibarenin bulunmadığı, davalının icra takibine dayanak belgenin gönderildiğini ispat edemediğinden Gülsüm'e gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/4211 Esas sayılı dosyasıyla da 3.200,00 EUR bedelli, 27/11/2017 tanzim tarihli, 20/11/2018 vade tarihli senede ilişkin kambiyo takibi başlatılmış, davacıya ödeme emri 18.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı yasal 5 günlük süre içinde 24/04/2019 tarihinde borca itiraz davası açmıştır. Davacı borçlunun her iki takip dosyası ile ilgili (Konya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4211 Esas ve 2019/4214 Esas sayılı dosyaları) olarak iki ayrı dilekçeyle aynı dosya üzerinden imzaya ve borca itiraz davası açtığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda Konya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4214 Esas sayılı dosyası ile ilgili borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, Konya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4211 Esas sayılı dosya ile ilgili itirazın reddine karar verilmiş, bu karara karşı alacaklı ve borçlu ayrı ayrı istinaf yasa yoluna başvurmuşlardır. Davacı borçlunun borcu ödediğinden bahisle banka dekontları ibraz etmiştir....
Hukuk Dairesince 20.04.2015 tarihli ve 2015/1724 E., 2015/10304 K. sayılı kararı ile; “…Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya ve borca itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verdiği görülmüştür. İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, çekle ilgili ödeme emrinde borçlu olarak müvekkili gösterildiği için takibin durdurulduğunu, fakat ödeme emrinin iptali talebi de bulunduğu halde, ödeme emrinin iptal edilmediğini, kabul edilen dava ve itiraz yönünden icra takibine konu edilen çek bedelinin %20'si oranında lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmediğini, fakat bono ile ilgili olarak aleyhe %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedildiğini, takibe dayanak senedin arkasında da senedin en son alacaklı gözüken T3 elinde bulunduğunu ve ona geçtiğine ilişkin müvekkilinin imzası bulunmadığı gibi, borçlu Harput 23 adlı şirket adına düzenlenmesi gereken çekle ilgili icra takibine, aynı zamanda borçlusu farklı olan ve gerçek şahıs gözüken müvekkilinin de dahil edilerek, her iki kambiyo senedinin aynı icra takibine ve ödeme emrine konu yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesinin bu hususları görmezden geldiğini, senedin metnine ve vasfına...