Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B.İstinaf Sebepleri Borçlu, itiraz dilekçesi içeriğini tekrar ederek, imzaya itiraz ile birlikte borca ve ferilerine de itiraz edildiğini, borca itirazlarının faize itirazı da kapsadığını, bu hususun mahkemece göz ardı edilerek usul ve yasaya aykırı karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç Alacaklı bankanın vergi numarasının ve adresinin yazılı olmamasının ödeme emrinin iptalini gerektirmediği, eksikliğin her zaman giderilebileceği, ayrıca TTK'nın 722. maddesi gereğince alacaklının çek bedellerinin binde 3'ünü aşmamak üzere çek komisyonu talep edebileceği, İstanbul 14....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2020/363 ESAS - 2021/454 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, İmzaya ve Borca İtiraz - Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından çeke dayalı kambiyo takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, müvekkilinin adresine göre Gaziosmanpaşa İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, takibe dayanak çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, çek arkasında yer alan iptal ibaresine rağmen yetkili hamil olmayan alacaklı tarafından başlatılan takibin iptali gerektiğini, borca ve fer'ilere de itiraz ettiklerini belirterek itiraz ve şikayetlerinin kabulüne, takibin iptaline ve tazminata...

    Başvuru bu hali ile İİK.nun 168/5 ve 169. maddesi kapsamında borca itiraz ve İİK.nun 170. maddesine dayalı imzaya itirazdır. İtiraz HMK'nun 118. maddesi anlamında bir dava değildir. Bu nedenle itiraz dilekçesinin HMK’nun 119. maddesinde yazılı şartları taşıması zorunlu değildir. Bu itibarla borçlunun itiraz dilekçesinde itirazına konu takip dosyası numarasını da bildirdiği görülmekle, mahkemece husumetin takip alacaklısına yöneltilerek borçlunun itirazlarının İİK.nun 169/a maddesi uyarınca yöntemince incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, anılan madde hükümlerine aykırı olarak ve genel hükümlere göre yargılama yapar şekilde eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Türk'ün damadı olan katılan ... tarafından icraya verildiğini, böyle bir borçları olmadığı için de borca ve imzaya itiraz ettiklerini beyan ettikleri, Ticaret Sicil Memurluğunun yasızına göre müteveffa ... Altunorak'ın hiçbir zaman şirket yetkilisi ve ortağı olmadığı, 20.10.2005 tarihine kadar ... ve oğlu olan sanık ...'ın şirketin ortağı oldukları, bu tarihten sonra sanık ...'ın kardeşi ...'...

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2021 NUMARASI : 2021/220 ESAS - 2021/1956 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğünün 2021/143 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcun bulunmadığını belirterek imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptalini talep etmiştir....

        İTİRAZ Muteriz borçlu takibe konu bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını, sahte imza ile sahte bono düzenlendiğini, menfi tespit davası açtığını, lehtarı hiç bir şekilde tanımadığını, lehtar ve alacaklıya hiç bir borcu bulunmadığını, borcun tamamına, faize, tüm ferilerine itiraz ettiklerini belirterek davanın kabulü ile takibin durdurulmasına ve alacaklı aleyhine tazminata karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; imzaya itirazın usulüne uygun yapılmadığını, muğlak ifadeler ile itirazın imzaya itiraz sonucunu doğurmayacağını, imzanın borçluya aidiyeti hususunda şüphe olmadığını, kambiyo senetlerinin mücerretliği gereği ayrıca bir borç ilişkisinin varlığına gerek olmadığını belirterek davanın reddi ile borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, muteriz borçlunun yasal süresi içinde imzaya, yetkiye ve borca itiraz etmesinden sonra, alacaklı vekilinin icra takibinden feragat etmesi üzerine icra müdürlüğünce dosyanın işlemden kaldırıldığı, mahkemece davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir....

            İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takip kapsamında ödeme emrinin davacıya tebliği işleminin usulsüz olduğunu, iddialarının kambiyo şikayeti, imzaya ve borca itirazdan çok daha önemli boyutta olduğunu, ikiz ve sahte çek iddiası ve yazılara itiraz hususlarının süreye tabi olmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesine dayalı imzaya itiraz, İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraz, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetinin İİK'nın 170/a maddesi göndermesiyle aynı Kanunun 168/3. maddesi gereğince, borca itirazın İİK'nın 168/5 maddesi uyarınca ve imzaya itirazın İİK'nın 168/4. maddesine göre ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

            Somut olayda, borçlu, icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde imzaya ve borca itiraz ettikten sonra imzaya itirazından vazgeçerek borç miktarının 12.000,00 TL olduğunu ve ödendiğini ileri sürmek sureti ile borcu kısmen kabul ettiğine göre, İİK'nun 170/a-son maddesi hükmü uyarınca, aynı maddenin ikinci fıkrasının uygulanma imkanı yoktur. Bu nedenle mahkemece, borçlunun ödeme iddiası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davanın ve birleşen davanın konusu, kambiyo senetlerine ilişkin icra takibinde yetkiye, imzaya ve borca itiraz ile senedin kambiyo vasfına dair şikayete ilişkin olup, uyuşmazlığın esası takibin açıldığı icra dairesinin yetkili olup olmadığı, imzaya ve borca itiraz ile şikayetin kabulünün gerekip gerekmediği hususlarında toplanmaktadır. Takip dosyası getirtilip incelendiğinde davaların ödeme emrinin borçlulara tebliğ tarihi olan 04/03/2020'den itibaren 5 günlük yasal süresi içerisinde 09/03/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Takibe dayanak çekin unsurları tam olup, kambiyo vasfı taşıdığından, öncelikle davacıların yetki itirazının değerlendirilmesi gerekmektedir. Çeke dayalı takip, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK 6. madde), muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK 10. Madde) ve ayrıca İİK.nun 50/1. maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir....

              UYAP Entegrasyonu