İİK.nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Aynı yasanın 62/5 maddesi uyarınca imza itirazının geçerli olabilmesi için imzaya yönelik itirazın "ayrıca ve açıkça" beyan edilmesi gerekmektedir. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya açıkça ve ayrıca itiraz edilmediğinden bu belge İİK.nun 68/1 maddesinde yer alan ve alacaklıya genel haciz yolu ile takip yapma imkanı tanıyan mücerret borç ikrarını içeren bir belgedir. Borçlular itirazlarında borcun tamamına ve fer'ilerine de itiraz etmişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak, imzaya itirazının yanı sıra borca, faize ve ferilerine de itiraz ettiği, mahkemece ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli...
Beton San Ve Tic A.Ş., takip dayanağı bonodaki imzalardan birinin adi ortaklık temsilcisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve ayrıca borca itiraz ettikleri, mahkemece adi ortaklığı oluşturan ortaklardan ... Ltd Şti' nin davaya katılımının sağlanmadığı gerekçesiyle istemin husumet yönünden reddine karar verildiği görülmüştür.Somut olayda dava icra takibinde imzaya ve borca itiraz olup, dava konusu istek malvarlığına ilişkindir. Bu durumda mahkemece, itiraz eden şirketler yönünden hüküm ifade etmek üzere talep sonuçlandırılır. Mahkemece verilecek karar, itiraz eden eden şirketler hakkında hüküm ifade eder. Bu davaya bakabilmek için adi ortaklığı oluşturan şirketlerin hepsinin zorunlu dava arkadaşlığı sebebiyle davaya katılımı gerekli değildir.O halde mahkemece itirazda bulunan şirketler yönünden itirazın esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, itirazın husumet yokluğu nedeniyle reddi yönünde yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda; sair şikayet ve imzaya itirazının yanı sıra, borca ve takipte talep edilen avans faiz oranına da itiraz ettiği, mahkemece, borçlunun imzaya itirazının feragat nedeni ile, diğer itirazlarının ise esasa ilişkin nedenlerle reddine karar verildiği görülmektedir....
TTK'nun 690. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 613 ve 614/1.maddeleri gereğince, keşideci imzası dışında bononun ön yüzüne konulan her imza aval şerhi sayılır. Aval için sadece imza yeterli olup, ayrıca ad ve soyadının yazılması gerekli değildir. Bu nedenle bononun ön yüzünde yer alan ikinci imzanın aval için atıldığının kabulü gerekir. Öte yandan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlu imzaya itirazını İİK'nun 168/4. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine açıkça bildirmek zorundadır. Aksi halde senetteki imzayı kabul etmiş sayılır. Somut olayda borçlu icra mahkemesine başvurusunda senetteki imzaya itiraz etmediğine göre senetten avalist sıfatıyla sorumlu olduğunun kabulü gerekir. O halde mahkemece, borca itirazın reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/212 KARAR NO : 2021/2244 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2020 NUMARASI : 2019/999 ESAS, 2020/555 KARAR DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ - BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/999 Esas, 2020/555 Karar sayılı dosyasında verilen davacılar T2 ve T3 imzaya itirazlarının ve davacı T2'in borca itirazının kabulü kararına karşı, taraf vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, davacılar aleyhine İzmir 18....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2023 NUMARASI : 2021/965 ESAS - 2023/133 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi taraflarca talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 18.İcra Müdürlüğü'nün 2021/20874 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiklerini ve şikayetlerini ileri sürmüş, davalı vekili; davanın reddini talep etmiş, Mahkeme; davanın kabulüne karar vermiş, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya incelendiğinde; davacının katılma yoluyla istinaf kanun yoluna başvurduğu, ancak istinaf harçlarını yatırmadığı görülmüştür....
O halde mahkemece borçlunun imzaya ve borca itirazlarının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, alacaklının kredili satış ve cari hesap sözleşmesine dayalı olarak genel haciz yolu ile takip yaptığı anlaşılmaktadır. Kredili satış sözleşmesi İİK.nun 68. maddesinde yazılı mücerret borç ikrarını içeren belge niteliğinde değildir. Borçlunun icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde borca itiraz ettiği, açıkca imzaya itirazda bulunmadığı anlaşılmıştır. Borçlunun imzaya itiraz etmemesi ancak takip dayanağı belgenin kayıtsız şartsız borç ikrarını içermesi halinde belgeyi İİK.nun 68. maddesinde yazılı belgelerden biri haline getirecektir. Bu durumda borçlunun borcu kabul yönünde bir beyanı olmadığına göre alacağın tahsili genel mahkemede yargılamayı gerektirmekte olup alacaklının kredili satış sözleşmesine dayalı olarak itirazın kaldırılmasını istemesi mümkün değildir....
Belli günde davacı vek.Av.... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, tarımsal krediler ikraz sözleşmesine dayalı olarak yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır. Davalılar hem sözleşmedeki imzaya hem de borca itiraz ederek davanın reddini istemişlerdir....