"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun, icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabul edilerek borçlu aleyhine yapılan takibin İİK'nun 170/3. maddesi gereğince durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/4. maddesi gereğince borçlu, takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmek zorundadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İmzaya İtiraz D .K.... A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, çekten kaynaklanan borç nedeniyle başlatılan icra takibinde imzaya, borca, takibe ve faize itiraz istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete çıkartılan tebligatın bila döndüğünü, henüz davacı şirkete gönderilmiş bir tebligat bulunmadığını, diğer davacının mernis adresine TK 21/2.maddeye göre usulüne uygun tebligat yapıldığını, davacı Halil İbrahim Deniz yönünden takibin kesinleştiğini, imzaya itiraz hakkının bulunmadığını, ayrıca imzaya yönelik itirazın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;"Davacı borçlu Halil İbrahim Deniz in usulsüz tebligat şikayetinin REDDİNE, Davacı Halil İbrahim Denizin borca ve imzaya itirazının süresinde olmadığından REDDİNE, Davacı T1 T1 Tic. Ltd. Şti.'nin borca itirazının subut bulmadığından REDDİNE , Davalının tazminat talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE , karar verildiği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2021 NUMARASI : 2020/313 ESAS 2021/515KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Bursa 2....
ve Ereğli İcra Mahkemesine avukatı vesilesi ile imzaya itiraz ve yetkisizlik davası açılmış olmasına rağmen, ödeme emrinin vekile yapılması gerekirken asile yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, vekili ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının esas olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte yapılan tebliğ işleminin de Teb....
Davacı şirket yönünden çekteki imzanın keşide tarihi itibari ile şirket yetkilisine ait olmadığına ilişkin beyan borca itiraz niteliğindedir. Ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde keşide tarihi itibari ile davacı şirket yetkilisinin Emirhan Gürpınar olduğu anlaşıldığından ve imzanın keşide tarihindeki yetkiliye ait olmadığı davalı vekili tarafından da kabul edildiğinden davacı şirket yönünden hukuki niteleme hakime ait olmakla borca itirazın kabulü yerine imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Takip konusu çekteki imzaların T2'a ait olmadığına yönelik T2 yönünden açıkça imzaya itirazda bulunulmamıştır. T2 yönünden açıkça imzaya itirazda bulunulmadığı halde aval veren davacı T2 yönünden imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Bonoda birbiri ile aynı 3 adet imzanın bulunduğu görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2021 NUMARASI : 2019/937 ESAS - 2021/204 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 20. İcra Müdürlüğünün 2019/41668 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında başlayan takipte, takip konusu senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilin takip alacaklısı ile hiçbir ticari ilişkisinin olmadığını borcu bulunmadığını belirterek imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2020/243 ESAS 2021/166 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Adana 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 25/03/2021 tarih 2020/243 esas 2021/166 karar sayılı kararın süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Adana 5....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, muteriz borçlunun icra mahkemesine başvurusunda kambiyo takibinde senet aslının sunulmadan takibe başlandığı şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece davacının imzaya ve borca itirazının reddi ile şartları oluştuğundan icra inkar tazminatı ve para cezasına hükmedildiği, davacı tarafça dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. Borçlunun imzaya itirazı üzerine mahkemece bilirkişi raporu alındığı, 09/10/2019 tarihli ATK raporunda imzanın borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği, mahkemece 14/09/2018 tarihinde takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiği ve icra müdürlüğüne gönderildiği, icra müdürlüğü tarafından da tedbirin uygulandığı görülmüştür....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; ödeme emrinin davacıya 16/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borca ve imzaya itirazın İİK'nın 169/5. maddesine göre ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde ileri sürülmesi gerektiği halde davanın 01/11/2019 tarihinde 5 günlük süreden sonra açıldığı gerekçesiyle borca ve imzaya itirazın süre aşımından reddine karar verilmiştir....