Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre , alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlu tarafından, yasal süresi içinde imzaya ve borca itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından dava tarihinden önce takipten feragat edildiği ,davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, ,davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İmzaya itiraz veya borca itiraz devam eden takibe yönelik ileri sürülen itiraz olup alacağa yönelik dava niteliğinde değildir. İmzaya itirazın veya borca itirazın kabulüne karar verilmesi halinde takibin durdurulması ve kararın kesinleşmesi ile de takibin iptali sonucunu doğurur....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı alacaklı vekili tarafından davacı T1 ile dava dışı Abdullah Poyraz Gıda Mobilya Dekorasyon İnşaat ve Dış Tic. Ltd Şti ve Abdullah Poyraz hakkında Konya 7. İcra Müdürlüğü'nün 2019/13255 Esas sayılı dosyasıyla120.000,00 TL bedelli senede ilişkin kambiyo takibi başlatılmış, ödeme emri 12/02/2020 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir. Davacı yasal 5 günlük süre içinde 17/02/2020 tarihinde imzaya ve borca itiraz davası açmış, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının imzaya itirazının reddine, borca itirazının kabulüne karar verilerek takibin durdurulmasına karar verilmiş, bu karara karşı her iki tarafda istinaf yasa yoluna başvurmuşlardır....

Dava İİK'nun 170. maddesi uyarınca açılmış imzaya itiraz ve İİK'nun 169/a. maddesi uyarınca açılmış borca itiraz davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, İİK'nun 168/-5 maddesine göre imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerektiğine, borçlu muris Yunus Babacan'a ödeme emri 16/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, süresinde herhangi bir itirazda bulunulmamış olmasına, kesinleşen takip sırasında ölen borçlunun mirasçılarının yeniden imzaya ve borca itiraz haklarının bulunmamasına ve ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; İzmir 8....

İMZAYA VE BORCA İTİRAZ SÜRELERİ,İCRA VE İFLAS KANUNU (2004) Madde 62İCRA VE İFLAS KANUNU (2004) Madde 366 "İçtihat Metni"Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 62.maddesi gereğince, genel haciz yolu ile başlatılan takiplerde borçlunun imzaya ve borca yönelik itirazlarını ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine bildirmesi zorunludur. Borçlu vekilinin anılan hükme aykırı biçimde İcra Müdürlüğü yerine İcra Mahkemesine başvurması sonuç doğurmaz. O halde, Mahkemece, açıklanan gerekçe ile davanın reddi gerekirken işin esasının incelenmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de, talep reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararı onanmalıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.'nun 168. maddesinin .... ve .... bentlerine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçlu ...’e ödeme emrinin ....04.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise, ....04.2016 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği görülmüştür. Bu durumda, itiraz süresinde olduğundan, mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken, istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir....

      O halde, takibin şekline göre borçlunun icra dairesi yerine mahkemeye yaptığı imzaya ve borca itirazı sonuç doğurmayacağından mahkemece itirazın reddine karar vermek gerekirken işin esasının incelenip takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        verilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmalarının usule aykırı bir karar teşkil ettiğini bu nedenlerle kararın kaldırılarak usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne ve davanın esasına girilmesine, yapılan tebliğin, müvekkil şirket adına icra dosyasına vekalet sunmuş oldukları 04/10/2021 tarihinin öğrenme tarihi olarak kabul edilmesine, yapılan usulsüz tebligat nedeni ile davanın açılmasına sebebiyet taraflarınca verilmediğinden aleyhe verilen vekalet ücretinin reddine, müvekkil şirket aleyhine yapılan icra takibindeki imzaya, borca, faize, vekalet ücretine ve borcun ferilerinin tamamına itiraz ettiklerinden itirazları gereğince icra takibinin durdurulmasına, haksız olarak talep edilen borç ve faize ilişkin takibin iptaline, vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1007 KARAR NO : 2022/1112 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/430 ESAS- 2021/540 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 22. İcra Dairesinin 2021/13192 Esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibinde bulunulduğunu, ikamet adresinin İstanbu yargı alanında olduğunu ve yapılan takipte İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itirazda bulunmuştur....

        Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç Davacının imzaya ve borca itirazlarına yönelik olarak bilirkişi raporunun kesin kanaat içerir hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor olduğu ve imzaya itirazın reddine ilişkin kararda isabetsizlik bulunmadığı, kesin kanaat içeren rapor nedeniyle icra mahkemelerince ek rapor alınmasının gerekmediği, davacının borca itirazlarını kanunda yazılı delillerle usulünce ispatlayamadığı, her ne kadar mahkemece haksız olarak davacı mazeret dilekçesi sunduğu halde dosya işlemden kaldırılmış ise de, yapılan bu usuli hatanın sonuca etkili olmadığı, imzaya ve borca itiraz davalarında takibin iptaline yönelik daha önce açılmış olan davaların bekletici mesele yapılması mümkün olmadığından, ara karardan rücu edilmesinin isabetli olduğu, öte yandan davacının mükerrer takibe yönelik iddiasının ise, dava dilekçesinde ve yargılama aşamasında ileri sürülmediği anlaşılmakla istinaf aşamasında incelenmesi mümkün olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine...

          para almadığını ve borcunun bulunmadığını, borca itiraz ettiğini, 2015 yılında bedelini ödeyerek şirketten bir apartman dairesi satın aldığını, ancak tüm borcu ödediğini, daireyi de 1 yıl içerisinde sattığını, dolandırıcılık ve sahtecilik işiyle karşı karşıya olduğunu belirterek borca, imzaya ve bonoya itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu