DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı vekilinin sunduğu dava dilekçesinde sadece imzaya itiraz etmediği, aynı hususun Pazar (Rize) İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/2 E, 2019/7 K sayılı dosyasında tartışıldığını, Bülent Yıldırım'ın borçlu şirket adına kambiyo düzenleme yetkisinin bulunmadığını ve böyle bir borcun bulunmadığını iddia ettiği, mahkemece bu iddialar hakkında herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmadan karar verildiği görülmüştür. Mahkemece yapılması gereken davacının imzaya itiraz dışındaki iddiaları hakkında da delilleri toplayıp değerlendirme yaptıktan sonra HMK'nın 297. maddesine uygun şekilde karar vermekten ibarettir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/921 KARAR NO : 2021/172 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2019 NUMARASI : 2019/110 ESAS, 2019/1060 KARAR DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ, BORCA İTİRAZ KARAR : Cumhuriyet Bulvarı, No:169, Kordonboyu Apt., E Blok, K:1, D:1, Alsancak, Konak/ İZMİR DAVALI : T6 ( ) VEKİLİ : Av. T3 - Av. SELİN KOCABAŞ Adalet Mah., Manas Bulvarı, Folkart Towers, No:47, A Kule, K:37/3709, Bayraklı/ İZMİR DAVA : ŞİKAYET, İMZAYA VE BORCA İTİRAZ KARAR TARİHİ : 03/02/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/02/2021 İzmir 7....
GEREKÇE: Uyuşmazlık usulsüz tebliğ şikayeti ile kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. Mahkemece daha önce verilen kararın davacı vekili tarafından istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, borca ve imzaya itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davalı tarafından davacıya karşı takip başlatıldığı, takip dayanağının çek olduğu, takibin genel haciz yoluyla takip olduğu, davacının takibe dayanak senetteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığı iddiasıyla imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzanın şirket yetkilisine ait olduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verildiği, davacının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2- Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun; İİK'nun 168/4. maddesindeki yasal 5 günlük süre içerisinde 04.03.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın reddi ile dayanak senedin tanzimi sırasında bedeli...
Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takipte, takibe konu kambiyo senedi altındaki imzaya itiraz, İİK'nun 170. maddesinde özel olarak düzenlendiğinden, imza inkarı nedenine dayalı sahtelik iddiası hakkında, sonraki genel kanun olan HUMK'nun 209. maddesi uygulanamaz. İmza itirazı, İİK'nun 170/1. maddesi uyarınca satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz. Ancak icra mahkemesi itirazla ilgili kararına kadar takibin geçici olarak durdurulmasına karar verebilir (İİK. M. 170/2). Borçlunun imzaya itiraz dışındaki diğer nedenlerden dolayı ödeme emrine itirazı borca itiraz niteliğindedir....
Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; bilirkişi raporunda, imzanın davacıya ait olduğuna ilişkin kesin bir tespit yapılamadığını, raporun yeterli teknik donanıma sahip optik alet ve yöntemlerle hazırlanmadığını, senetteki bazı kısımların farklı bir kalem ile doldurulduğunun belirtildiğini, senette tahrifat mevcut olmakla imzanın davacıya ait olmayacağı şüphesinin arttığını, buna göre bilirkişiden alınan raporun şüpheye yer bırakmayacak derecede hükme esas alınacak bir rapor olmadığını, itiraz edildiği halde mahkemenin Adli Tıp Kurumu’ndan rapor almadığını, davacının borca itirazını kanıtlar belgeler sunulduğu halde bu belgelerin hiç bir şekilde hükme esas alınmadığını ve borca itiraz yönünden yerel mahkemece bir hüküm kurulmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Başvuru, İİK.nın 169/a ve 170.maddeleri kapsamında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya ve borca itiraz ile yetki itirazına ilişkindir. İİK.'...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2020/630 ESAS 2021/721 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takip dayanağı senetlerde yazılı tarihlerin sonradan doldurulduğunu, bir kısım senetlerin ödendiği halde iade edilmediğini 15.03.2018 vade tarihli 30.000 TL tutarlı senette atılı imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itiraz etmiş takibin durdurulmasına ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....
Ayhan Sayın tarafından 28/09/2020 tarihinde vekaletname sunulmadan imzaya ve borca itiraz davası açıldığı, dava açıldıktan sonra davacı borçlu vasisi tarafından davayı takip için Av. T4 ve Av. Fatih Beder'e vekaletname verildiği, davacı vasisi T2 tarafından mahkemeye sunulan beyan dilekçesinde vekil olarak Av. T4 ve Av. Fatih Beder'in atandığını, hak kaybı yaşanmaması adına davanın bu vekiller tarafından takip edileceğini belirttiği, Av. Ayhan Sayım tarafından vekaletnamesiz olarak açılan davaya devam ve yapılan işlemlere muvafakat iradesinin olduğunun kabulünün gerektiği, yapılan yargılamada vasi tarafından vesayet makamında husumete izin kararının da alındığı anlaşılmıştır. Borçlunun yasal süre içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, imzaya ve borca itiraz ettiği mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür....
Anamur İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/48 esas 2020/56 Karar sayılı ilamı incelendiğinde; Davacının dava dilekçesi ile; alacaklı vekili tarafından aleyhine yapılan kambiyo senedine mahsus yolla yapılan ödeme emrini 29/05/2019 tarihinde tebliğ aldığını, kambiyo senedinin fotokopisini incelediğinde imzanın kendisine ait olmadığını gördüğünü, imzanın ve borcun kendisine ait olmadığını, Anamur İcra Müdürlüğünce adına 2019/1053 Esas sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, imzaya ve borca itirazının kabulü ile icra takibinin durdurulmasını talep ettiği, Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; Müvekkili T2 kambiyo senedinden kaynaklı alacağının mevcut olduğunu, alacağın dayanağı olan senedin Anamur İcra Müdürlüğü nün 2019/1053 E sayılı dosyasında takibe konulduğunu, Borçlulardan T1'in borca ve imzaya itiraz ettiğini, bu itirazın hukuka aykırı ve mesnetsiz olduğunu, davacının dava dilekçesindeki imzasıyla senetteki imzasının aynı olduğunu, davacının kötü niyetli olarak imzaya itiraz ettiğini...