Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zeminde incelemede, komşu parsel malikleri, muhtar ve diğer ilgililer dinlenir; vergi kaydı ve diğer her türlü bilgi ve belgeden yararlanılır. (3) Tapu sicilindeki bilgilerin güncellenmesi ve eksikliklerin giderilmesinde de yukarıdaki fıkralar uygulanır. (4) Bu madde hükümleri uyarınca kayıt düzeltmeleri için müdürlüklere başvuru yapılması zorunludur." düzenlemesini içermek suretiyle İdare tarafından yapılacak düzeltmeleri kadastro çalışmalarından kaynaklı hatalar ile sınırlandırmıştır. Öte yandan, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün 2014/3 (1755) sayılı genelgesinde, “..kadastro veya tapulama mahkemeleri tarafından taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi nedeniyle hükmen tescil edilmiş kayıtlar üzerindeki hatalar ve eksiklikler kadastro çalışmalarından kaynaklanmış olarak değerlendirilir....

    Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 4.Hukuk Dairesi iş bölümünün 6.15.16.18 maddeslerinde; "5520 sayılı Kanunla değişik Tapu Kanununun 31. maddesi uyarınca açılan tapuda sınır ve yüzölçümü düzeltilmesine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar,Kadastro sonucu tescil edilen taşınmazlar hakkında sınır ve yüzölçümünün düzeltilmesi istemiyle açılan davalar (KK. m. 41) sonucu verilen hüküm ve kararlar, Tarafların sıfatına ve iddianın mahiyetine bakılmaksızın, 2859 sayılı Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenilenmesi Hakkındaki Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu ile 3402 sayılı Kanun'un 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3194 sayılı İmar Kanunu, 2981 sayılı Kanun ve ilgili diğer imar mevzuatı uyarınca yapılan kadastro çalışmalarından kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar. " şeklindeki...

      Belediye Encümeni'nin 27.11.1995 tarihli ve 402 sayılı ve de 06.03.1997 tarihli ve 100 sayılı kararlarının idari yargıda iptal edildiklerini ileri sürerek tapu iptali ve tescil ile kadastral parselin ihyasını istemiştir. Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... (... Belediyesi)'nin 1995 ve 1997 tarihli Encümen Kararları ile iki defa imar uygulaması yapıldığı, 1995 tarihli ilk imar uygulamasının iptal edilmesine karşılık 1997 yılında yapılan imar uygulamasının halen geçerliliğini koruduğu, 1452 no'lu kadastro parselinin ihyasına karar verilmesi halinde bu kararın tapuda infazının mümkün olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, imar uygulamasının idari yargıda iptalinden kaynaklanan kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Çekişme konusu 1452 sayılı kadastral parsel ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, imar kanunları ve mevzuatınca yapılan kadastro çalışmalarından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (16 ) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; (1) Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6644 sayılı kanunla değişik 60. maddesine göre görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....

          Belediyesi tarafından İmar Kanunununun 18. maddesi uyarınca 37 no’lu 1. etap ve 2. etap imar düzenlemesi yapıldığını, ancak anılan imar uygulamalarının idari yargıda iptal edildiğini ileri sürerek; imar uygulaması sonucu oluşan 5617 ada 3 nolu imar parselinin, 1187 kadastro parseline isabet eden 29 m2'lik kısmının tapusunun iptali ile, düzenleme öncesi kadastral ve kök parsele dönüşünün sağlanarak ve ... adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Belediye Encümeni'nin 27.11.1995 tarihli ve 402 sayılı ve de 06.03.1997 tarihli ve 100 sayılı kararlarının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek tapu iptali ve tescil ile kadastral parselin ihyasını istemiştir. Mahkemece, ... (... Belediyesi)'nin 1995 ve 1997 tarihli encümen kararlarında iki defa imar uygulaması yapıldığı, 1995 tarihli ilk imar uygulamasının iptal edilmesine karşılık 1997 yılında yapılan imar uygulamasının iptal edilmediği ve halen geçerliliğini koruduğu, 1452 nolu kadastro parselinin ihyasına karar verilmesi halinde bu kararın tapuda infazının mümkün olmadığı, gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptalinden kaynaklanan kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Çekişme konusu 1452 sayılı kadastral parsel ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ve müşterekleri ile ...İnşaat Taahhüt Proje ve Konut Turizm Ticaret Tekstil Sanayi ve Pazarlama Limited Şirketi ve ...ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 16.06.2009 gün ve 172/248 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacılar ..., Ümmüşan Özer ve Hamide Özer tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili, vekil edenlerinin miras bırakanları ... satın ve zilyetliğini devraldığı taşınmaz bölümünün kadastro çalışmalarında bir kısım davalıların miras bırakanları ... ve ...adına tespit edildiğini, kayıt maliklerinin öldüğünü, tapu kaydının hukuki kıymetini yitirdiğini, imar uygulaması ile 6370 ada 8 parsel numarasını alan taşınmazın kayıt maliklerinin mirasçıları tarafından davalı ......

                Kadastro tespit tarihine kadar zilyetlik koşullarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesi üzerine; Dairemizin 05.04.2010 tarih 2009/6583 Esas, 2010/1611 sayılı kararı ile parselin tespit tarihine kadar kazanma koşullarının oluşmuş olması dikkate alınarak ve özellikle imar mevzuatı da göz önünde tutularak davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği açıklanarak davanın reddine ilişkin hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra hüküm verilmiştir. Ancak, verilen hüküm bozma gereklerine uygun değildir. Dairemizin bozma kararında açıkça imar mevzuatı dikkate alınmak suretiyle karar verilmesi gerektiği açıklanmış olmasına rağmen, taşınmazların imar mevzuatı açısından ifrazının mümkün olmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddi doğru değildir....

                  Köyü 4837 ada 1 sayılı imar parselinin meydana getirildiğini, ancak Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek; tapu iptal ve tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanması, olmadığı takdirde tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın 775 sayılı yasanın 3/2. maddesi gereği belediyeye devri gerekli taşınmazlardan olduğu, davacı Hazinenin dava konusu taşınmazda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmazın ihdasen Hazine adına tescil edildiği ve ...Belediyesince başka birçok parselle birlikte 38 No'lu imar düzenlemesine tabi tutulduğu, bilahare aynı bölgede davalı ......

                    Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22.maddesinin (a) bendi uyarınca yapılan yenileme çalışmalarından kaynaklanan davacıya ait taşınmazın çapında bir azalma meydana geldiğinden bahisle açılan tapu iptal ve tescil, istemin yerinde görülmemesi halinde TMK'nın 1007. maddesi gereğince doğan zarardan Devletin sorumluluğu ilkesi gereğince tazminat istemlerine ilişkindir. HSK'nın 02/06/2021 tarih 431 sayılı kararının 13. Hukuk Dairesine ilişkin (6- 15) nolu bentleri gereğince 3402 Sayılı Kanun'un 22/2- a uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklanan davalar ile tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK m. 1007) sonucu verilen hüküm ve kararların istinaf incelemesi görevi Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (13.) Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu