WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine dair davada mahcuzların niteliği gereği İİKnun 113. maddesine dayanak vaki satış taleplerinin davanın ihbar olunduğu hakim tarafından üç kez reddedilmiş olması sebebiyle uğranılan zararın tazminini talep etmektedir. İcra mahkemesince ret gerekçesi olarak, İİKnun 99. maddesinde düzenlenen “alacaklı tarafından süresinde açılan dava sonunlanıncaya kadar haczedilen malın satışı yapılamaz” hükmü ile İİKnun 113. maddesinde vaktinden evvel satışta icra müdürlüğünün görevli olmasına dayanılmıştır. Davacı alacaklının mahçuzların ekonomik değerlerini yitirdiğini yani zararı 20.05.2014 tarihinde öğrendiği, iş bu davanın ise 31.03.2016 tarihinde açıldığı, olayda dava zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır....

    O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün İİKnun 24/5. maddesi hükmüne aykırı işleminin iptaline ve anılan madde hükmü doğrultusunda işlem yapılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İİKnun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİKnun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süre içinde icra mahkemesine yapılmalıdır. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. İİK'nun 19. maddesi; "Gün olarak tayin olunan müddetlerde ilk gün hesaba katılmaz.... Bir müddetin sonuncu günü resmi bir tatil gününe rastlarsa, müddet tatili takip eden günde biter. Müddet, son günün tatil saatinde bitmiş sayılır" hükmünü içermektedir. Somut olayda, takip dosyası içerisinde mevcut haciz tutanağından, 22.10.2015 tarihinde şikayete konu taşınmazın fiilen haczedildiği, haciz sırasında borçlunun hazır bulunduğu, borçlu tarafından 30.10.2015 tarihinde icra mahkemesine şikayette bulunulduğu anlaşılmaktadır. Haczi öğrenme tarihi 22.10.2015 olup, başvuru süresinin son günü 29.10.2015 Cumhuriyet Bayramına rastlamaktadır....

        SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİKnun 366. ve 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMKnun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA; taraflarca İİKnun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 27.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalı borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİKnun 366. ve 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMKnun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİKnun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 18.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Dava,3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile İİKnun 97.madde uygulanmasına yönelik şikayet istemine ilişkindir. Dava konusu taşınır mallar 03.03.2009 tarihinde borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçluya ait vergi levhasının bulunduğu adreste haczedilmiştir. İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır. Bu yasal karine aksinin davacı 3.kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle ispatlanması gerekmektedir. Dosya içerisinde mevcut belgelerden, davacı şirketin borcun doğumundan sonra haczi adresinde kurulduğu ve borçlu çalışanlarının davacı şirkette çalışmaya devam ettiği, borçlu şirketin ticaret sicil adresinin halen haciz adresi olduğu ve vergi levhasının haciz adresinde bulduğu, ödeme emrinin bu adresten alındığı ve iptal edilmediği anlaşılmaktadır....

              Şikayet; ilgili haciz işleminin İİK 99. madde kapsamında yapılan bir haciz olması konusunda karar verilmesini talep ederiz.” ifadelerinin yer aldığı, Mahkemece, davayı niteleme görevinin hakime ait olduğu, buna göre davacının davasının haczedilmezlik şikayeti ve İİK 99. maddeye göre işlem yapılmasına yönelik şikayet olduğu belirlenerek şikayetlerin reddine karar verildiği, kararın temyiz edildiği ve halen kararın kesinleşmediği tespit edilmiştir. Tüm bu bilgiler ışığında; özellikle temyize konu dava dosyasındaki talep sonucu ile usulden ret kararına dayanak ... 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin dosyasındaki talep sonucunun değerlendirilmesi neticesinde, temyize konu davanın bir istihkak davası, ... 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1109 Esas, 2015/137 Karar sayılı dosyasının ise haczedilmezlik şikayeti ve İİK'nun 99. maddesinin uygulanması gerektiğine yönelik şikayet dosyası olduğunun kabulü gerekir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, İİK'nun 99. maddesine aykırı işlem yapıldığı, ayrıca borçlu elindeki malların üçüncü şahsa ait olduğunun beyan edilmesi halinde borçluya istihkak davası açmak üzere yedi günlük süre verilmesi gerektiği yapılan fiili haczin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiş; karar, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İhtilaf, üçüncü kişinin İİK’nun 96. ve 99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet talebi ile haczin ve muhafaza işleminin kaldırılmasına yönelik şikayet talebine ilişkindir. Somut olayda, icra takibinin tarafı olmayan 3. kişinin şikayeti ile haczin kaldırılmasına karar verilemez....

                  K A R A R Uyuşmazlık, İcra ve İflas Kanunu'nun 99. maddesine dayalı olarak ve alacaklı tarafından üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi istemiyle açılan istihkak davasına ilişkindir. Mahkemece, istihkak iddiası olmaksızın icra memurunun kendiliğinden İcra ve İflas Kanunu’nun 99. maddesi gereğince haciz yapmasının yasaya aykırı olduğu, olmayan istihkak iddiasının reddi istemiyle açılan eldeki davanın “çoğun içinde az da vardır” prensibi gereği aynı zamanda icra memurunun yasaya aykırı olarak İcra ve İflas Kanunu’nun 99. maddesi uyarınca haciz yapılmasına dair işlemini şikayeti de barındırdığı gerekçesiyle eldeki davanın icra müdürlüğü işlemine karşı şikayet olarak kabulü ile Denizli 5....

                    TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 421 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 425 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 99 ] "İçtihat Metni" Sarkıntılık suçundan sanık İbrahim'in yapılan yargılanması sonunda; mahkumiyetine dair (Bucak Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 7.5.2002 gün ve 2002/102 Esas, 2002/186 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C....

                      UYAP Entegrasyonu