"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 12/10/2015 gününde verilen dilekçe ile tapudaki ihtiyati haciz şerhinin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.Başkan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 14.07.2010 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin terkini ve borçlu olmadığının tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; haciz şerhi terkin isteminin kabulüne dair verilen 28.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 643 sayılı parselin üzerindeki 10 numaralı bağımsız bölüm tapu kaydına işlenen haciz şerhinin terkini istemiyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2009 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 02.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 4718 ada 1 parsel sayılı taşınmazı 30.11.2007 tarihinde haciz şerhi ile yükümlü olarak satın aldığını, haczin dayanağı olan icra takibinin düştüğünü bu nedenle haczin terkini gerektiğini, ancak yaptığı başvuruların reddedildiğini ileri sürerek dayanaksız kalan haciz şerhinin terkinini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece istemin takip hukukunu ilgilendirdiği icra hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Somut olayda ise; 33 ada 28 parsel sayılı taşınmazda bulunan 8 no'lu bağımsız bölüm üzerindeki satış vaadi şerhinin 28.05.2001 tarihinde konulduğu, davacının, satış vaadi şerhinin terkini için ilgili tapu müdürlüğüne başvurup başvurmadığının belirlenmediği gibi icrai haciz, ihtiyati haciz ve kamu hacizlerinin halen 7 ve 8 no'lu bağımsız bölümler üzerinde bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, dava konusu 28 parsel sayılı taşınmazda bulunan 7 ve 8 no'lu taşınmazlara ilişkin son tapu kaydı getirtilerek yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda işin esası hakkında bir karar vermek gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 13.06.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki ihtiyati tedbir şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; yargı yeri nedeniyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen 06.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mülkiyeti Hazine adına kayıtlı, kat irtifakı kurulu 713 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 1 nolu bağımsız bölüme ait tapu kaydı üzerinde yer alan "Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı 04.04.2003 tarih 2003/2009-187 sayılı yazısı" şeklindeki ihtiyati tedbir şerhinin terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın askeri yargıda görülmesi gerektiği gerekçe gösterilerek davanın yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmiştir....
İhtiyati haciz sadece para alacakları hakkındaki davalarda (veya icra takiplerinde) bahis konusu olduğu halde, ihtiyati tedbir kaideden paradan başka şeyler (haklar, menkuller, gayrimenkuller) hakkındaki davalarda alınır (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Ekim 1968 s.576). Gerek ihtiyati tedbir kararı, gerekse ihtiyati haciz kararı verildikten sonra bu kararın ilgili tapuya işlenmesi sonucu ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz kararları TMK m.1020 hükmü gereğince “tapu sicilinin açıklığı” prensibi uyarınca aleniyet kazanır ve bundan sonra hiç kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez. Bunun dışında o tapuyla ilgili işlem yapan herkesin kaydın nedenini araştırması, halin icabı ve hayatın olağan akışı gereğidir. Yoksa ne ihtiyati tedbir kararının ne de ihtiyati haciz kararının bir önemi, tapu siciline şerh edilmesinin bir anlamı kalmaz. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şerhini işlevi de tapu siciline yazılmasından sonra başlar....
Ancak; 1-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine 6459 sayılı Yasanın 6.maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlanmadığında, kamulaştırma bedeline, bu dört ayın bitiminden karar tarihine kadar yasal faiz uygulanması gerekirken, dava tarihinden faiz uygulamasına karar verilmesi, 2-Tapudaki haciz şerhinin kamulaştırma bedeline yansıtılmasına karar verilmemesi, Doğru değilse de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; a) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4.bendinin ilk paragrafında ve 3. paragrafında yazılı (16.09.2011) tarihin çıkartılmasına, yerlerine(17.01.2012) tarihinin yazılmasına, b) Hükme ayrı bir bend eklenerek (Dava konusu 734 parselde davacılar için konulan ihtiyati haciz şerhinin bu parsel için tespit edilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini isteğine ilişkindir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara alacaklının icra müdürlüğü aracılığı ile el koymasıdır. İİK'nun 91.maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında kurulan ilişki TMK'nun 1010.maddesi uyarınca tapu kütüğüne şerh verilmekle de sonradan üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale gelir. Haciz şerhinin terkini için açılan davalarda tapu sicil müdürlüğünün tapudaki ayni ve şahsi hakları ancak hak sahibinin başvurusu üzerine terkin edebilir. Hak sahiplerinin başvurmaması halinde bu kayıtların yolsuzluğunu ileri süren kişi hak sahiplerini hasım göstererek açacağı davada terkin talebinde bulunabilir....
Yargılama konusu yapılmış ve sonucunda mülkiyet aktarımına karar verilmesi muhtemel taşınmazlar hakkında verilen ihtiyati tedbir kararları, bu kararların tapu siciline işlenildiği tarihten itibaren üçüncü kişiler için de alenilik oluşturur ve artık kayda verilen şerhten itibaren mülkiyet aktarımına engel teşkil ettikleri gibi, kayıt malikinin borcundan ötürü ihtiyati haciz ya da icra-i haciz alacaklıları içinde hüküm ifade ederler. Mahkeme, ihtiyati tedbir kararını hükümle birlikte kaldırmadığı sürece şerh, kayıtta durmaya devam eder. İhtiyati tedbir şerhlerinin kayıttan terkini ise yine mahkeme kararıyla olur. Bu terkin ihtiyati tedbir kararına itirazın kabul edilmesiyle yargılama aşamasında olabileceği gibi hükümle birlikte de terkin kararı verilebilir. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Davalı alacaklı vekili, taşınmaza 01.11.2010 tarihinde haciz konulduğunu, davacı lehine verilen tescil kararının bu tarihten sonra olduğundan haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı Şükrü, açılan davayı kabul etmediğini ve reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dava dışı ... ile davacı arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine karar verildiği terkini talep edilen haciz şerhinin kişisel hakka dayalı nitelikte olduğu, anılan davanın yargılaması sırasında ihtiyati tedbir şerhi işlendikten sonra kamu borcuna dayalı olarak haciz şerhi tesis edildiği, yolsuz tescil durumunda oluşan şekli kayda dayanarak tesis edilen kişisel hakka dayılı şerhin lehine yolsuz tescil edilerek iptal edilerek kendisine döndürülen ayni hak sahibinin durumunu ağırlaştırmayacağı gözetilmesi gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir....