Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhalenin feshi istemi, HMK'nun 308/2. maddesinde belirtilen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir dava olmadığına göre, ihalenin feshi davalarında davayı kabul mümkün olup, kabulün sonuç doğurması için, borçlu tarafından yapılan şikayette hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerekir. Somut olayda ihaleye konu taşınmaz yönünden takip alacaklısının kabul beyanı bulunmadığından tüm ilgililerin davayı kabulü koşulu gerçekleşmemiş olup, mahkemece ihalenin feshi isteğine ilişkin sebepler incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, 510.000,00 TL muhammen bedelli taşınmazın 448.300,00 TL'ye satıldığı, satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olmadığı, dolayısıyla İİK'nun 134. maddesi kapsamıda ihalenin feshi şikayetinde bulunulmasının mümkün olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca, ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, mahkemece ihalenin feshi istemi esastan reddedilen borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekirken, muhammen bedele yakın satış gerçekleştiğinden zarar unsuru oluşmadığı gerekçesi ile para cezasına karar verilmemesi yasaya aykırı bulunmuştur....

      Taşınmazın niteliği ve değeri gözönüne alındığında satış ilanının Türkiye'nin her yerinde yayınlanan bir gazetede yapılmış olması nedeniyle belediye ilanındaki taşınmaz özelliklerinin eksik gösterildiği gerekçesiyle sırf bu nedenle ihalenin feshi doğru değildir. O halde mahkemece, ihalede feshi gerektiren başka bir husus bulunmadığından ihalenin feshi talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        .-2012 130K. sayılı ihalenin feshi talebinin reddine ilişkin verilen kararın temyiz incelemesi neticesinde; Dairemizce, 1-) İhalenin feshi isteminin reddi yönünden, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının onanmasına, 2-) Mahkemece borçlunun fesat iddiasına ilişkin olarak ihalenin feshi istemi ret edilmiş olduğundan, İİK.nun 134/2.maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; icra dosyasına göre şikayet konusu taşınmazın satış bedeli 743.010,00 TL olup, 20.12.2021 tarihinde belirlenen 550.000,00 TL muhammen bedelin üzerinde olduğu, şikayetçi dava konusu ihalenin feshi isteminde menfaatinin ne suretle muhtel olduğunu ispatlayamadığı, zarar unsurunun gerçekleşmemiş olduğu, şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmadığından gerekçesi ile ihalenin feshi isteminin reddine ve ihalenin feshi isteminin zarar unsuru gerçekleşmediğinden reddedildiği, esasa ilişkin nedenlerle reddedilmediğinden İİK'nın 134/11. maddesi uyarınca şikayetçinin para cezası ile mahkumiyetine yer olmadığına hükmedildi. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuşlardır. B....

            feshine karar verilmesini, ihalenin feshi isteminin reddedilmesi halinde söz konusu dosyada yapılan satışa ilişkin satış bedelinin dosya ..........

              İhalenin feshi istemi bir çeşit şikâyet olduğu hâlde İİK'nın 134. maddesi ihalenin sonucunu, kimlerin ihalenin feshini isteyebileceğini, ihalenin feshi sebeplerini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre cebri icra yolu ile yapılan satışların feshi şikâyet yolu ile icra mahkemelerinden istenebilir. Anılan fıkra hükmüne göre ihalenin feshinin istenebilmesi için ilgili olması ve bu ilgilinin yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin ihlal edildiğini ispat etmesi gerekir. Ancak her hukuki yararı olan değil, hukuki yararı olanlar içerisinde "ilgili" konumda bulunan kişilerin şikâyet yolu ile ihalenin feshi hakkı olduğunu düzenlemiştir. İİK'nın 134. maddesinin 2. fıkrası hükmünde ihalenin feshini isteyebilecek olanlar sınırlı (tahdidî) olarak sayılmıştır....

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ihalenin feshine istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.İİK'nın ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27. maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi; 1. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle, 2. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle, 3....

                Aynı ihale ile ilgili mahkemenin başka bir dosyasından açılan ihalenin feshi isteminin kabul edilmiş olması, mahkemece yukarıda adı geçen şikayetçilerin başvurusunun esasının incelemesine engel teşkil etmez. Çünkü her iki dosyanın şikayetçileri, ihalenin feshi sebepleri farklı olup, taraflar açısından ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğuracaktır. Öte yandan, aynı ihaleye ilişkin olarak birden fazla ihalenin feshine ilişkin şikayette bulunulması halinde, mahkeme, birbirinden bağımsız olan bu talepleri ayrı ayrı incelemek zorundadır. O halde mahkemece, şikayetçilerin ihalenin feshi isteminin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, başka dava dosyasında ihalenin feshine karar verildiği gerekçesiyle "hüküm kurulmasına yer olmadığına" yönelik hüküm tesisi isabetsizdir....

                  Bu durumda icra emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık sürede satış istenmediğinden takip düşmüş olup, ihalenin ayrıca bu sebeple de feshi gerekmektedir. O halde mahkemece, yukarıda belirtilen nedenle de ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, tüm ihalenin feshi nedenleri belirtilmeksizin istemin kabulüne karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta istem kabul edildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu