Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07.12.2011 tarih ve 2010/423-2011/599 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalının keşidecisi olduğu çekin bankaya ciro edildiğini, borçlular hakkında kambiyoya mahsus takip yapıldığını, davalının icra mahkemesine başvurarak icranın geri bırakılması kararı aldığını, en son yapılan işlem itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığını ileri sürerek, takibe konu çekle ilgili olarak zamanaşımının dolmadığının tespitini talep ve dava etmiştir....
Borçlunun icra mahkemesine yaptığı icra emrine itiraz (icranın geri bırakılması talebi) bir dava değildir. Buradaki icra emrine itiraz, ilâm konusu borcun itfa edilmiş, ertelenmiş (imhal edilmiş) veya zamanaşımına uğramış olması sebeplerinden birine dayanarak, icra mahkemesince ilâmın icrasının geri bırakılmasını sağlayan bir yoldur (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara 2013, s. 942-943). 16. Borçlu, sadece hüküm (ilâm) verildikten sonraki dönemde gerçekleşen itfa, imhal veya zamanaşımı nedeniyle icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir (icra emrine itiraz edebilir). Buna karşılık, borçlu, hükmün verildiği tarihten önceki bir dönemde borcun itfa edilmiş veya ertelenmiş veya zamanaşımına uğramış olduğunu ileri sürerek, icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyemez (icra emrine itiraz edemez)....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/382 Esas, 2020/570 Karar sayılı kararında zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması yönünden kamu düzenine aykırılık bulunmadığından davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, -Haczin kaldırılması yönünden Bodrum 1....
Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılması için dava açtıklarını, icranın geri bırakılması davası açılmasının menfi tespit davası açılmasına engel teşkil etmediğine dair Yargıtay kararının bulunduğunu, emsal Yargıtay kararından da görüleceği üzere zaman aşımı nedeniyle menfi tespit davası açılabileceği yönünde hüküm bulunduğunu, zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması davası açılması gerektiği şeklinde Mahkeme kararının Yargıtay'ca bozulduğunu, kambiyo takiplerinde TTK gereği zaman aşımı süresi son haciz işleminin yapıldığı tarihten itibaren 3 yıl olduğunu, buna göre poliçeyi kabul eden muhataba (bonoyu düzenleyen keşideciye) karşı yapılacak takiplerde zaman aşımı süresinin vadeden itibaren 3 yıl olduğunu, 3 yıllık zaman aşımı süresi dolduktan sonra bu süreden itibaren davalı/alacaklı tarafından TTK gereği 1 yıllık süre içerisinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak davalı/alacaklı tarafından dava açılması gerekirken bu süre içerisinde de herhangi bir davanın açılmadığını...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
Öte yandan, İİK'nun 149/a-2. maddesine göre, icra mahkemesinin geri bırakılma isteminin reddine ilişkin kararını istinaf eden borçlu veya üçüncü kişi takip konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış durmaz. Ancak istem, icranın geri bırakılması değil de İİK'nun 16-18. maddeleri kapsamında şikayet ise genel kural olan İİK'nun 363/4 ve 364/3 maddeleri uyarınca istinaf-temyiz istemi satışı durduracaktır....
Somut olayda, alacaklı vekili tarafından dosyada en son 16/05/2016 tarihinde haciz talebinde bulunulduğu anlaşılmakla üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu kanaatine varılarak icranın geri bırakılmasına karar vermiştir. Davalı istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece duruşma yapılmaksızın karar verildiğini, usul ve yasaya aykırı bir şekilde davacı lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, fiili haciz istenmesine rağmen icranın geri bırakılmasına karar verilemeyeceğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; Mahkemece takibin 3 yıldan fazla süre işlemsiz bırakılması nedeni ile icranın geri bırakılmasına yönelik verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmasa da, davacının duruşmada ve mahkemede vekille temsil edilmemesine rağmen mahkemece davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya uygun görülmediğinden, davalının istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Davalı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; borçlu hakkında bonoya istinaden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlattıklarını, icra takibine konu bononun zamanaşımına uğramadığını, yenileme emrinin 04/09/2016 tarihinde tebliğinden sonra 26/09/2016 tarihinde borçlunun dosyadan fotokopi aldığını, borçlu tarafından dosyaya ödemelerde bulunulduğunu, davacının zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebinin HMK 2. maddesine aykırılık teşkil ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "2004 sayılı İİK'nın 71/2. Maddesi delaletiyle İİK'nın 33a. maddesi gereğince (zamanaşımına ilişkin) itirazın KABULÜ ile İstanbul Anadolu 5. İcra Dairesinin 2020/25197 Esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takipte davacı yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA" karar verilmiştir....
İİK'nın 33/a maddesi hükmü "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir. Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vakı olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder. İcranın devamına karar verilmesi halinde 33 üncü maddenin son fıkrası burada da uygulanır."...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin Taliki Veya İptali Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK'nin 33.maddesi gereğince icranın geri bırakılması istemine ilişkin olup, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunun 09.07.2015 tarihli kararının da bu doğrultuda olduğu, dosyanın maddi hata ile Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına gönderilmesi için HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 02.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....