Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, sigortalısının yaralanmasına sebep olan araç sürücüsü ve trafik sigortacısından trafik kazası sebebi ile yaralanan ve tedavi gören sigortalısına ödemiş olduğu tazminatın davalının 4/8 kusur oranına tekabül eden tutarı için başlattıkları icra takibine davalı borçluların haksız itiraz ettiğini belirterek borçluların icra takibine yönelik haksız itirazlarının iptaline, icra takibinin devamına, icra inkar tazminatının davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili, esasa ve faize dair itirazlarını dile getirerek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir....

    KARAR Davacı banka, davalı ile aralarında imzalanan tüketici kredisi sözleşmesi nedeniyle borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine haksız itiraz ettiğini ileri sürerek vaki itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, icra takibinde istenen faizlere ve faiz oranına itiraz ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tüketici kredisi nedeniyle ödenmeyen borcun tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötü niyetli olması ise yasal koşul değildir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında, ödenmeyen kooperatif aidat bedellerinin tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili kooperatifin üyesi olan davalının, birikmiş toplam 1.535,00-YTL aidat borcu ve bunun faizinin tahsili için başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz etmiş olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin yaptığı ödemelerin dikkate alınmadığını, borcun 506-YTL olduğunu savunmuştur....

        Dairelerinde, icra takibine giriştiğini, davalının haksız yere icra takibine itiraz ettiği iddiasıyla itirazın iptali istemine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların "...."da ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak... yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın ... Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince....Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/12/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....

          Davacı vekili; 27/01/2021 tarihli duruşmada takip konusu alacaklarını ve vekalet ücretini aldıklarını takibe konu parasal alacaklarının kalmadığını, tahliye talebi ve icra inkar tazminatı talebi yönünden davalarının devam ettiğini, itirazın kaldırılması davası yönünden davalarının konusuz kaldığını ancak ödemelerin dava açıldıktan sonra parça parça yapıldığını en son ödemenin 03/01/2022 tarihinde yapıldığını beyan etmiştir. İİK'nın 67. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının da alacağını mahkemede dava ederek, haklı çıkması zorunlu ve yeterlidir. Ayrıca borçlunun kötü niyetli olarak takibe itiraz etmiş olması koşulu aranmaz. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı; alacağın likit ve belli olması gerekir....

          Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinden alan itirazın iptâli davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptâli ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m. 67/1). Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödeme iddialarının da nazara alınması zorunludur....

            KARŞI OY İcra İflas Kanun'unun 269/d maddesi yollamasıyla 68/son maddesi gereğince itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı diğer tarafın istemi üzerine tazminata mahkum edilir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz ederek işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. İleri sürülüş şekli bakımından itiraz sebeplerini borca itiraz ve imzaya itiraz şeklinde ikiye ayırmak mümkündür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlar borca itirazdır. Borçlu ödeme emrine itiraz ederken borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun yalnız "itiraz ediyorum" demesi yeterlidir. İcra İflas Kanun'unun 63. maddesi gereğince borçlu itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı olduğundan borçlunun, senet metninden anlaşılamayan borca itiraz sebeplerini itirazında ayrıca ve açıkça bildirmesi kendi yararınadır....

              İcra takibine yasal süresi içinde itiraz eden davalı borçlular, alacaklıya herhangi bir kira borçları olmadığını, kira bedelinin ödeme emrinde yazıldığı şekilde 4.800 -TL değil 3.600-TL olduğunu belirterek itiraz etmişlerdir. İİK'nun 269/2 maddesinde; Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse, akdi kabul etmiş sayılır." hükmüne yer verilmiştir. Davalı borçlular icra takibine itirazında kira akdine açık ve kesin olarak karşı çıkmamış olup, itirazları borca itiraz niteliğindedir. Bu durumda davacı 2014 yılı kirasını iddia ettiği kadar olduğunu kanıtlayamadığından davalı borçluların kabul ettiği miktara itibar etmek gerekir. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektiren bir durum bulunmadığından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile red kararı verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

                ye kullandırılan krediye davalıların kefalet ettiğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili savunmasında, kefalet limitinin aşılamayacağını, faiz oranı ve talep edilen faiz tutarının haksız olduğunu, BK. 104. maddesine aykırı olarak faize faiz işletildiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar cevap vermemiştir. Mahkemece davalıların icra takibine karşı kısmi itirazda bulundukları ancak itiraz ettikleri hususu açıklamadıkları bu nedenle geçerli bir itiraz bulunmadığı ve takibin devam ettiği gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davalı Yardaay Onaran vekilince temyiz edilmiştir. Davalı ...’a ödeme emri tebliği üzerine 25.07.2007 tarihli itiraz dilekçesi ile “ödeme emrinde talep edilen %72 faiz haksız olup yasal değildir....

                  İcra Müdürlüğünde ..... Esas sayılı icra dosyası ile 15.358,00-TL ilamsız icra takibi başlattığını, davacı firmanın 05/08/2016 tarihinde icra takibine ve borca itiraz ettiğini, davacı firmanın ... firmasını arayarak bilgilendirdiğini, karşı tarafın yanlış anlaşılma olduğu, gereken düzeltmeyi yapacaklarını söylediklerini, davacı firma Ankara .... İcra Müdürlüğünde ilamsız icra takibine yapmış olduğu itiraz ile durduğunu zannettiğini, davacın Ankara .......

                    UYAP Entegrasyonu