KARŞI OY İcra İflas Kanun'unun 269/d maddesi yollamasıyla 68/son maddesi gereğince itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı diğer tarafın istemi üzerine tazminata mahkum edilir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz ederek işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. İleri sürülüş şekli bakımından itiraz sebeplerini borca itiraz ve imzaya itiraz şeklinde ikiye ayırmak mümkündür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlar borca itirazdır. Borçlu ödeme emrine itiraz ederken borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun yalnız "itiraz ediyorum" demesi yeterlidir. İcra İflas Kanun'unun 63. maddesi gereğince borçlu itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı olduğundan borçlunun, senet metninden anlaşılamayan borca itiraz sebeplerini itirazında ayrıca ve açıkça bildirmesi kendi yararınadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3757 KARAR NO : 2022/2510 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KALE(DENİZLİ) İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2021 NUMARASI : 2021/3 ESAS 2021/14 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borca ve imzaya itiraz ettiklerini, takibe dayanak bonodaki imzanın Gülsüm'e ait olmadığını, davalının kendi el yazısıyla senetteki alacaklı kısmını doldurduğunu ve borçlu kısmına Gülsüm ismini yazarak imzaladığını, davalı ile müvekkilleri arasında hiçbir alacak-verecek ilişkisi olmadığını, senedin...
Hukuk Dairesince 20.04.2015 tarihli ve 2015/1724 E., 2015/10304 K. sayılı kararı ile; “…Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya ve borca itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verdiği görülmüştür. İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2019/1154 ESAS- 2021/195 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra takibine konu edilen kambiyo senedindeki imzanın müvekkil şirket yetkilisine ya da müvekkil şirket adına senet tanzim etmek üzere yetkilendirilmiş herhangi bilirkişiye ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, müvekkil şirketin takip alacaklısına borcunun bulunmadığını, borcun tamamına, faize ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekilinin duruşmalardaki beyanında özetle; Davanın reddinine karar verilmesini istemiştir....
Borçlular tarafından Antalya ...İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasına verilen ... tarihli itiraz dilekçesinde; imzaya, borca itiraz ediyoruz, şeklinde beyanda bulunulduğu, ancak mahkememiz dosyasına verilen ... tarihli cevap dilekçesinde ise imzaya itiraz edilmediği, görülmüştür. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi'nin 30/01/2012 tarih 2011/6440 Esas 2012/1146 Karar sayılı emsal içtihatında ; "...Davalı borçlu takibe itirazında borcun aslına ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. İtiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında davalı davaya cevap vermemiş ve duruşmalara gelmemiştir. Mahkemece re’sen imza incelemesi yaptırılarak davanın reddine karar verilmiştir. Takibe itirazındaki itiraz sebepleri ile bağlı olmayan davalı davaya cevap vermediğinden iddiayı inkar etmiş sayılırsa da, cevap vermemek takip konusu belgedeki imzaya itiraz anlamına gelmez....
İcra Dairesi'nin 2020/6441 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafından cari hesap mutabakat belgesi dayanak gösterilerek davalı borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, takibe önce Adana İcra Müdürlüğünde başlandığı, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine alacaklının yetki itirazını kabulü ile dosyanın yetkili İzmir İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiği ve dosyanın İzmir İcra Müdürlüğüne gönderildiği, örnek 7 ödeme emrinin davalı borçlu vekiline 10/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin ödeme emri tebliğinden önce 03/09/2020 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğünün 04/12/2020 tarihli kararı ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür....
İcra mahkemesi imzaya itirazın kabulüne karar verirse, artık borca itirazın (misalde takas itirazının) incelenmesine gerek kalmaz.”(Prof. Dr. Baki Kuru, İcra İflas Hukuku El Kitabı- ikinci baskı, syf 807) Somut davada da davacı borca itiraz etmiş ise de imzaya itiraz yönünden kabul kararı verildiğinden açıklandığı üzere ayrıca borca itiraz yönünden bir inceleme yapılmamıştır. Davacının imzaya itirazının kabulüne; İİK m.170/3 gereğince, Harran İcra Dairesi'nin 2020/183 Esas sayılı takip dosyasında davacı-borçlu yönünden takibin durdurulmasına, karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2020/9367 E. sayılı icra dosyasında takibe konu 02/11/2020 tarih 95470 seri nolu 75.000,00 TL bedelli çekin çalındığını ve bu çekin karışmış olduğu hırsızlık olayına dair savcılık soruşturmasının devam ettiğini, müvekkilinin, Halas firmasına vaad edilen iş karşılığı bu çeki verdiğini ve işbu çekin Halas firmasından çalındığını, borca, faize, çek komisyonuna, karşılıksız çek tazminatına, icra takibine ve icra takibine dayanak belge olan çekteki imzaya itiraz ettiklerini, davanın kabulü ile, öncelikle telafisi güç zararların önlenmesi bakımından icra takibinin tedbiren takibin durdurulmasına, takibe dayanak çekteki imzanın müvekkiline ait olmaması, çeklerin çalınmış olması ve arkasında bulunan ciro imzalarının sahte olması sebebi ile imzaya ve diğer itirazları cihetinde davanın kabulü ile takibin durdurulmasına, icra takibine konu ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İcra takibine konu alacağın dayanağının borçlunun ticarethanesinde kullanmış olduğu elektrik faturaları olduğunu, davalının elektrik tüketim faturasından doğan borcunu süresinde ifa etmediğini, bu nedenle takip tarihinden itibaren, takibe konu alacağa 6183 sayılı kanun uyarınca işleyecek gecikme zammı ve faize işlemiş KDV oranının ödenmesinin talep edilmesi gereğinin hasıl olduğunu, müvekkili şirket tarafından başlatılan icra takibi ile davalı şirketin temerrüde düşürüldüğünü, bu sebeple faizin başlangıç tarihi olarak uyuşmazlığa konu icra takibinin başlangıç tarihinin esas alınması gerektiğini belirterek İstanbul Anadolu ----İcra Dairesi’nin ---- sayılı icra takibine yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, takibe konu alacağın 6183 sayılı kanun uyarınca işleyecek gecikme zammı ve icra takibine konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra takibine konu alacağın dayanağının borçlunun ticarethanesinde kullanmış olduğu elektrik faturaları olduğunu, davalının elektrik tüketim faturasından doğan borcunu süresinde ifa etmediğini, bu nedenle takip tarihinden itibaren, takibe konu alacağa 6183 sayılı kanun uyarınca işleyecek gecikme zammı ve faize işlemiş KDV oranının ödenmesinin talep edilmesi gereğinin hasıl olduğunu, müvekkili şirket tarafından başlatılan icra takibi ile davalı şirketin temerrüde düşürüldüğünü, bu sebeple faizin başlangıç tarihi olarak uyuşmazlığa konu icra takibinin başlangıç tarihinin esas alınması gerektiğini belirterek İstanbul Anadolu ----İcra Dairesi’nin ---- sayılı icra takibine yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, takibe konu alacağın 6183 sayılı kanun uyarınca işleyecek gecikme zammı ve icra takibine konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....