İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2023/111 ESAS 2023/210 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine, alacaklı tarafça Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/5438 Esas sayılı icra dosyasının ikame edildiğini, söz konusu icra dosyası kapsamında ödeme emrinin 01.02.2023 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, ancak borca itiraz süresi içerisinde 06.02.2023 tarihli Kahramanmaraş merkezli deprem nedeniyle müvekkilinin borca itiraz edemediğini ve icra takibinin kesinleştiğini, müvekkilinin Kahramanmaraş İlinde ikamet etmekte olup, depreme Kahramanmaraş'ta yakalandığını, icra dosyası kapsamında ödeme emrinin müvekkiline "Necip Fazıl Mah....
İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyası------ İş ortalığının tüzel kişiliğinin bulunmaması nedeniyle her iki ortağa karşı icra takibi başlatıldığını,---- Tarafından icra takibine yönelik olarak yetkiye ve borca itirazda bulunulduğunu, --- Tarafından ise borca itirazda bulunulduğunu, itiraz üzerine öncelikle ----- Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ---- ---. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, mahkemece yetkisizlik kararı verildiğini, sürecin uzamaması amacıyla anılan dosyadan gönderme isteminde bulunulmadığını ve davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, akabinde icra dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünce---- dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine karar verildiğini, ----yetki itirazı bulunmadığından işbu borçlu yönünden gönderme kararı verilmediğini belirterek; ---- Yönünden İstanbul Anadolu ----. İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyasına, -------- -----------....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun, icra mahkemesine başvurusunda, senetteki imzaları kooperatif yetkilisi olarak attığını, şahsı adına borçlanmadığını, dolayısıyla aleyhinde takip başlatılamayacağını ileri sürdüğü, mahkemece işin esasının incelenerek istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 168/5. maddesine göre, borca itirazın beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine, davalı borçlunun kısmi itirazında hangi miktar için itiraz edildiği bildirilmediği gerekçesi ile icra müdürlüğünce verilen itiraz edilmemiş sayılması kararı üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Davacı 23.10.2014 tarihinde başlattığı icra takibinde, 2009 yılı Kasım ayından 2014 yılı Ekim ayına kadar;( 2010 yılı 10. ayına kadar aylık 270-TL, 2013 yılı 11. ayına kadar aylık 300-TL den, 2014 yılı 10. ayına kadar ise aylık 400-TL den) birikmiş kira alacağı olan toplamda 18.136,02-TL'nin yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir....
ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.'...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2020 NUMARASI : 2020/243 ESAS 2020/577 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı ve davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2019/68987 esas sayılı dosyasında aleyhinde takip başlatıldığını, takip talepnamesinde ve ödeme emrinde borç sebebinin gösterilmediğini, ilamsız takiplerde alacaklının senet yoksa borcun sebebini bildirmek zorunda olduğunu, icra takibinin savunma ve itiraz hakkının elinden alınacak şekilde başlatıldığını, tarafına açılan icra takibinde İİK'nun 58. maddesinde belirtilen belge ve kayıtların bulunmadığını, takibin İİK'nun 60. maddesi gereğince usulsüz olduğunu, Tüketici Hukukuna göre asıl borçluya yönelmeden ve aciz vesikası...
İcra takibine konu yersiz ödemenin borçlusu, takip borçlusunun murisi olup, takip muteriz borçlu hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlu ise mirası reddettiğinden murisin borcundan sorumlu olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istemiştir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadığını ileri sürmektedirler. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı vekili tarafından, davalı borçlu aleyhine, 20.02.2015 tarihinde haciz ve tahliye istekli olarak yapılan icra takibinde, ödeme emri borçlu kiracıya 03.03.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu vekili 10.03.2015 tarihinde, vekâletnamesini ibraz ederek borca itiraz etmiştir....
İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Tebligat Kanunu'nun 11.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borca itiraz, borçlu vekili tarafından yapılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesi ve duruşma günü vekile tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçlunun savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....
İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası, birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Tebligat Kanunu'nun 11.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borca itiraz, borçlu vekili tarafından yapılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesinin vekile tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçlunun savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır....