E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, gönderilen ödeme emri üzerine icra takibine karşı tüm borçlular tarafından “borçlarının bulunmadığı” gerekçesi ile “takibe, borca ve ödeme emrine" 11.12.2017 tarihinde itiraz edilmiş ve söz konusu itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğunu, borçluların Ankara ... Müdürlüğü ... E. sayılı dosyasına vaki itirazının hiçbir yasal dayanağı bulunmadığını, itiraz tamamen haksız ve kötü niyetli olarak, takibi sürüncemede bırakmak ve müvekkilin alacağının tahsilini geciktirmek amacı ile yaptığını davalı borçluların Ankara ... Müdürlüğü'nün ... E, sayılı dosyasına konu takibe, borca ve ödeme emrine yönelik vaki itirazlarının iptali ile takibin; takip talebi ve ödeme emrinde yer alan şartlarla devamını ve davalı borçlular aleyhine alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı borçlulara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir ....
İsviçre’de menfi tespit davası 1994 yılında İcra ve İflas Kanununda değişiklik yapılarak kabul edilmiştir.(SchKG.m.85.a). İsviçre Federal Mahkemesi bir kararında icra takibine itiraz eden borçlunun menfi tespit davası açmasını kabul etmemiştir. (BGE 125 III 149 E.2c (Meier Isaak:İsviçre Hukuku Açısından İcra Hukukunun Güncel Sorunları, Medeni Usul ve İcra İflas Hukukçıları Toplantısı-VII, 24-25 Ekim 2008, s.89). IV-Alacaklının İtirazın Giderilmesi Talebinden Sonra Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar İlamsız icra takibine karşı süresi içinde yapılan itiraz ile veya gecikmiş itiraz nedeninin icra mahkemesince kabulü icra takibine devam edebilmek için alacaklının başvurusu ile itirazın giderilmesi gerekir. Bunun için alacaklının ya itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurması veya genel mahkemelerde itirazın iptali davası açmış olması gerekir....
Mahkemece itirazın 01.08.2014 tarihinde yapıldığı bu nedenle itirazın süresinde olmadığı gerekçesiyle itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ise de ; ödeme emri yukarıda belirtildiği üzere davalı borçluya 21.07.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olup itiraz süresinin son günü 28.07.2014 Pazartesi günü Ramazan Bayramı'nın birinci gününe denk gelmektedir. 29 ve 30.07.2014 günleri de bayram tatili olup, davalı borçlu 31.07.2014 günü uyap sistemi üzerinden itiraz dilekçesini göndermiş, İcra Müdürlüğü'de takibin durdurulmasına karar vermiştir. Bu durumda ödeme emrine yapılan itiraz süresinde olup itiraz kaldırılmadan tahliye kararı verilemez. Belirtilen nedenle öncelikle itirazın kaldırılması talebi konusunda bir karar verilerek sonucuna göre tahliyeye karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile verilen karar doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....
İş Mahkemesinin 2014/187 Esas 2015/303 Karar sayılı 04.06.2015 tarihli karara istinaden kıdem, ihbar, yıllık izin ücreti, ücret alacağı, alacaklarına istinaden 11.08.2015 tarihinde ilamlı icra takibine geçtiği, borçlulara icra emrinin gönderildiği, borçlu ... Şti 'ne 19.07.2016 ve ... A.Ş 'ye de 19.07.2016 tarihinde tebligat yapıldığı, borçluların ödeme emrine itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiği, borçluların menkul ve gayrimenkulleri üzerine haciz konulduğu belirlenmiştir. İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2015/8820 Esas sayılı dosyanın incelenmesinde; Takip alacaklısı ...'nun takip borçlusu ... A.Ş aleyhine İzmir 7. İş Mahkemesinin 2014/374 Esas 2015/244 Karar sayılı 30.04.2015 tarihli karara istinaden kıdem, ihbar, yıllık izin ücreti, ücret alacağı, alacaklarına istinaden 15.06.2015 tarihinde ilamlı icra takibine geçtiği, borçlulara icra emrinin gönderildiği, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “borca itiraz” talebinden dolayı yapılan yargılama sonunda; Keşan İcra Hukuk Mahkemesi’nin “şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline” dair verilen 12/07/2013 gün ve 2013/117 E., 2013/170 K. sayılı karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02/12/2013 gün ve 2013/32000 E., 2013/38187 K. sayılı kararı ile; "…İİK.'nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borca yönelik itirazlarını ödeme emri tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borçlu ...'ye örnek 10 numaralı ödeme emrinin 22.05.2013 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçenin ise İİK.nun 168/5.maddesinde öngörülen 5 günlük yasal süre geçtikten sonra 31.05.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği anlaşılmaktadır....
Nitekim İcra Müdürü tarafından da dilekçenin sonuç bölümündeki ifade esas alınarak takibin tamamının durdurulmasına karar verilmiş, dava dilekçesinde de asıl alacak, takipten sonra işleyecek faiz ve tazminat isteminde bulunulmuştur. Dolayısıyla hem taraflar hem de İcra Müdürü tarafından ödeme emrine itiraz dilekçesindeki sonuç kısmındaki beyan esas alınmak suretiyle takip konusu asıl alacak da dahil olmak üzere ödeme emrinin tamamına itiraz edildiği kabul edilmiş ve takip bütünüyle durdurulmuştur. Bu durumda mahkemece, itiraz dilekçesindeki sonuç kısmında yazılı olan ve taraflar ile İcra Müdürü tarafından esas alınan beyan yerine, dilekçe içeriğinde yazılı olan ve davalı tarafından maddi hataya dayalı olduğu savunulan ifade esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
İcra Müdürlüğünün ödeme emrine, icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz etmiş aynı zamanda itiraz süresi içinde 49.461,97 TL asıl borcu icra dosyasına yatırmıştır. Yetki itirazının kabulü ile dosya ... İcra Müdürlüğüne gönderilmiş, ... İcra Müdürlüğünce yeniden ödeme emri gönderilmiştir. Mahkemece yetkili İcra Müdürlüğünün ödeme emri tebliğinden önce borcun ödendiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı icra dosyasında işlemiş faizle birlikte 51.268,98 TL'nin ödenmesi talebinde bulunmuştur. İcra takibinden sonra, itirazın iptali davası açılmadan önce yapılan ödemeler yönünden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Ne var ki, davacı icra takibinde işlemiş faiz yönünden de talepte bulunmuş olmakla mahkemece bu yönler dikkate alınarak alacak miktarı ve yapılan ödemeler değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibine vaki borca itiraz ve usulsüz tebligat şikayeti istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı vekili, Erzurum 1. İcra Müdürlüğünün 2019/8300 esas sayılı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, ödeme emrine 10.10.2019 tarihinde muttali olduklarını beyan ederek usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davacının ödeme emrine muttali olduğunu beyan ettiği 10.10.2019 tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi ve 5 günlük borca itiraz süresi geçtikten sonra dava açıldığından davanın reddine karar verilmiştir....
Somut olayda, borçlu icra takibine konu belge olan 19.10.2015 tarihli vekalet sözleşmesine ve altındaki imzaya itiraz etmemiştir. Bu hali ile dayanak belge, İİK 68/1 maddesi anlamında belge niteliğine kavuştuğu için ayrıca borçlu tarafından ödemeye ilişkin herhangi bir belge de ibraz edilmediğinden mahkemece, itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken reddi yönünden hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/02/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, takip borçlusuna çıkarılan örnek 7 ödeme emrine karşı borçlunun süresinde icra dairesinde borca itiraz etmesi ile takip İİK'nun 66. maddesi uyarınca durur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2017/1041 ESAS 2021/670 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 13....