DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, kaçak elektrik alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalının -----bulunmaksızın------ kullandığını, davalı hakkında kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini, kaçak elektrik alacağının tahsili için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır. Dava basit yargılama usulüne tabi olup tensiben kurulan ara kararlar ile bir kısım deliller toplanmış, --- dosyası dosya arasına alınmış, ----müzekkere cevapları celp edilmiştir....
Davacı, davalıya verilen kredi kartına ait ekstre borcunun ödenmediği gerekçesiyle hesabın kat edilerek başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle bu davayı açmıştır. Mahkemece, davacının kredi kartı sözleşmesini sunmadığı ve davalının takip dosyasına sunduğu 07.03.2011 tarihli borca itiraz dilekçesiyle kredi sözleşmesinin varlığı konusunda bir ikrarının bulunmadığı, itiraz dilekçesinde "...hesap kat özeti ile ihtarname tarafıma tebliğ edilmediğinden başlatılan takip yasal değildir..." şeklindeki beyanın sözleşmenin ikrarı olarak kabul edilemeyeceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Öncelikle belirtmek gerekirse, davalının davacının iddia ettiği kredi kartı sözleşmesinin varlığına ve imza inkarına yönelik herhangi bir beyanının bulunmadığı icra dosyasındaki itirazından anlaşılmaktadır....
Hemen belirtmek gerekir ki, icra takibine itirazdan sonra ve itirazın iptali davası açılmadan evvel borcun kısmen ya da tamamen ödendiği hallerde, alacaklının ödenen kısım yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmamakta olup, bu bakımdan ödenen kısım yönünden icra inkar tazminatına da hükmedilmesi mümkün bulunmamaktadır. Zira alacaklının icra inkar tazminatı isteme hakkı, borçlu tarafından, borca tamamen veya kısmen itiraz edildiği anda kendiliğinden değil ancak yapılacak yargılama neticesinde kısmen de olsa kabul edilecek bir itirazın iptali davası ile olanaklı olup, buna göre icra takibine itirazdan sonra ve fakat davadan evvel yapılan ödemeler var ise, bunların miktarının da takip tutarından düşülmek suretiyle inkar tazminatının miktarını tayin etmek gerekmektedir....
✍e-imzalıdır MUHALEFET ŞERHİ Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. ( 2004 sayılı İİK 72) Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. İİK nun 72/5. Maddesine göre borçlu icra takibinden önce yada takip sırasında ve hatta takip kesinleştikten sonra borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Amaç bir hukuki ilişkinin veya hakkın gerçekten mevcut olmadığını tespite yöneliktir. Davalı (alacaklı) tarafından davacı (borçlu) aleyhine genel haciz yoluyla alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı davacı borçlunun yasal süre içinde borca itiraz ettiği takibin durduğu davacının davalı alacaklı aleyhine iş bu menfi tespit davasını açtığı anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2008/11807 Esas sayılı takip dosyası ile davalı aleyhinde icra takibinde bulunmuştur. Davalı ... vekili icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine itirazın iptali istemi ile davalının merkezininde bulunduğu Şişli 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde iş bu dava açılmış davalı vekili yine mahkemenin yetkisine itirazda bulunmaksızın esas hakkındaki itirazlarını bildirmiştir. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken re'sen icra dosyasına yapılmış bir yetki itirazı olmadığından ve icra dairesinin mahkemesi yetkili olduğundan bahisle dava dosyasının yetki nedeni ile reddine şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre de, mahkemenin yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi bildirmesi ve dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesine karar vermesi gerekirken bu hususlarda hüküm kurulmamasıda isabetli değildir....
İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla takip başlatıldığını, davalı tarafın yetkiye borca ve faize itiraz ederek takibi durduğunu, yapılan yetki itirazı kabul edilerek dosyanın yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesinin talep edildiğini ve dosyanın Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilerek esasa kaydı yapıldığını, davalının kötü niyetli davranarak icra takibine itiraz ettiğini, borçlu borcunun olmadığını iddia etse bile müvekkilinin taraflar arası ticari alım satımdan kaynaklanan borca konu her alacak için fatura kestiğini bu faturalarında davalı tarafından teslim alındığını belirterek borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Bakırköy ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... esas... karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir....
İcra Dosyası : İzmir ... İcra Müdürlüğü'nün ..... esas sayılı takip dosyasında alacaklı davacı şirketin, borçlu davalı şirket aleyhine 08/01/2021 sözleşme tarihli Bornova 5. Noterliğinin 00463 yevmiye nolu 83.993,00-TL. tutarlı rehin belgesine ilişkin olarak ilamsız icra yoluyla takip başlattığı, borçlu şirket yetkilisinin borca ve rehnin paraya çevrilmesine 07/07/2021 tarihinde itiraz ettiği, 07/07/2021 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Dava, icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı vekili; 10/01/2022 tarihli dilekçesi ile huzurdaki davada iptali istenen İzmir ..... İcra Dairesinin ..........
Dava, kredi kartı sözleşmesi uyarınca tahakkuk eden alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, karşı dava aynı icra takibi nedeniyle ödenen paranın kısmen iadesi (istirdat) istemine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, çekle ilgili ödeme emrinde borçlu olarak müvekkili gösterildiği için takibin durdurulduğunu, fakat ödeme emrinin iptali talebi de bulunduğu halde, ödeme emrinin iptal edilmediğini, kabul edilen dava ve itiraz yönünden icra takibine konu edilen çek bedelinin %20'si oranında lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmediğini, fakat bono ile ilgili olarak aleyhe %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedildiğini, takibe dayanak senedin arkasında da senedin en son alacaklı gözüken T3 elinde bulunduğunu ve ona geçtiğine ilişkin müvekkilinin imzası bulunmadığı gibi, borçlu Harput 23 adlı şirket adına düzenlenmesi gereken çekle ilgili icra takibine, aynı zamanda borçlusu farklı olan ve gerçek şahıs gözüken müvekkilinin de dahil edilerek, her iki kambiyo senedinin aynı icra takibine ve ödeme emrine konu yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesinin bu hususları görmezden geldiğini, senedin metnine ve vasfına...
E. sayılı dosyasında davalılar/borçluların itirazının iptali ve icra inkar tazminat istemine ilişkindir. Talep konusunun, davacının Diyarbakır İcra Dairesi ..... E. Sayılı dosyasına dayanak faturanın davalı şirket tarafından ödenip ödenmediğinin tespitine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Diyarbakır İcra Dairesi .... E. Sayılı dosyası incelendiğinde davalıya ..... T. Düzenlenen fatura nedeniyle 5.431,87TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı şirkete..... T. De ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı şirketin .... tarihinde borca itiraz edilmiş olduğu, itirazın alacaklı vekiline tebliğ edilmediği anlaşılmış olup, böylelikle icra takibine itirazların 7 günlük itiraz süresinde yapıldığı ve itirazın iptali davasının da süresinde açılmış olduğu tespit edilmiştir. Yapılan icra takibine davalı şirket tarafından yapılan itiraz dilekçesi incelendiğinde " alacalı ......e faturasının ödendiği tespit edilmiştir" denilmek suretiyle borca itiraz edilmiştir....