Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(HMK 115/2) Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; Uyuşmazlığın, davalı tarafa ait olduğu iddia edilen araçların otoyoldan cezalı geçtiği, geçişler sonrası otoyol geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı cezai şart alacağının ödenmemesine dayalı yapılan icra takibine davalının itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali talebinden kaynaklandığı, davaya konu icra takibinde ödeme emrinin davalıya 12/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve anılan tarafça 7 günlük itiraz süresinden sonra 19/10/2020 tarihinde ödeme emrine itiraz edildiği ödeme emrine süresinde itiraz edilmediğinin anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için İİK'nın 61/1, 62/1 ve 66/1 maddeleri uyarınca, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının bulunması ve bu itiraz üzerine takibin durmuş olması şarttır....

    İcra Dairesinden 05.09.2019 tarihinde 2019/11684 esas sayılı haciz istemli başlatmış olduğu icra takibi ile, 2018 yılı Ocak 2019 Mart ayları arası kira bedelleri ve işlemiş faizleri toplamı 103.109,21TL alacağın tahsilini talep etmiştir. Örnek 7 ödeme emri iade gelmesi nedeniyle çıkarılan yeni ödeme emri davalı kiracıya 06.02.2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı kiracı borçlu 02.02.2021 tarihinde süresinde icra dairesine verdiği dilekçe ile; borca ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. Davacı kiraya veren vekili 6 aylık yasal süresi içinde 09.02.2021 tarihinde itirazın kaldırılması ve tahliye istemli davasını açmıştır. Davalı kiracı icra takibine konu kira bedeline ve kiracılık ilişkisine açıkça itiraz etmediğinden takipteki kira bedeli ve kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir. İİK'nun 63. maddesi gereğince, borçlu kiracı icra takibine yaptığı itirazı ile bağlı olup, İcra Mahkemesinde yapılan yargılama aşamasında itirazını değiştiremez ve genişletemez....

    İtirazın iptali davası, İİK'nun 67. maddesinde düzenlenmiş kendine özgü bir dava türü olup, icra takibine sıkı sıkıya bağlıdır. Geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması, borçluya gönderilen ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edilmesi bu dava için özel bir dava şartı olarak öngörülmüştür. İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış icra takibi bulunması dava şartı olup HMK'nın 138 ve 140. maddeleri gereğince dava şartlarının öncelikle incelenmesi gerekmektedir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 50/1. maddesine göre "para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur." Davalı icra takibinde borca ve yetkiye itiraz ederek adresinin bulunduğu Ankara İcra Müdürlüğünün takipte yetkili olduğunu belirtmiştir. İcra Müdürlüğünce itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2020/7208 Esas sayılı dosyası. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takibe karşı borçlu vekilinin süresinde borca ve yetkiye itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının vekili aracılığıyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda ise, borçlunun icra takibine bunduğu itiraz dilekçesinde borca kısmen itiraz ettiğini ve kısmi itirazının geçerli olmaması sebebi ile takibin durdurulmasına yönelik 24/11/2020 tarihli memur işleminin iptali ile yetki itirazının kaldırılmasını talep ettiği, borca kısmi itirazın kaldırılması yönünde bir talebinin bulunmadığı, mahkemece davacının tüm taleplerinin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı T1 Gı. Teks. San. Tic....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emri tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibe konu senedin taraflar arasında imzalanan sözleşmenin teminatı olarak verildiğini ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin başvurusu bu hali ile borca itiraz niteliğindedir. Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 169/a-5 maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.”...

        yönelik itirazlarında icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmişlerdir....

          Esas numarası ile takip başlatıldığını, davalı borçlunun, bu takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini, takibin durdurulduğunu, borçluların yapmış olduğu borca itirazı yerinde olmadığını, işbu davaya konu itirazın, müvekkilinin hakkına kavuşmasını uzatmak ve borcu ödemekten kaçınmak amacıyla kötü niyetle yapıldığını, müvekkilinin alacağına kavuşması amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesi için mahkememize müracaat etmek zorunluluğunun doğduğunu, taraflarca arabuluculuğa başvurulduğunu, anlaşma sağlanamadığını, davalının, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün ......

            Mahkemece, itirazın iptali davasının koşullarından birisinin de yetkili icra dairesinde yapılmış ve itiraza uğramış bir icra takibi olduğu, somut olayda yetkili icra dairesinde (Karaman İcra Müdürlüğü'nde) usulüne uygun biçimde yapılmış bir icra takibi, davalıya çıkartılmış bir ödeme emri ve davalının böyle bir icra takibine itirazı söz konusu bulunmadığı gerekçesiyle dava koşulu gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davası genel hükümlere göre görülen bir dava olup, ilamsız icra takibinin yapıldığı yerde bu davanın açılması zorunluluğu da bulunmamaktadır. Davalı borçlu, icra takibinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı incelenmelidir. Mahkemece icra dairesinin yetkili olduğunun anlaşılması halinde mahkemenin yetkisine itiraz edilmediğinden işin esasına girilerek bir karar verilmelidir....

              Hukuk Dairesi'nin 20.04.2007 gün 2007/572 Esas 2719 Karar sayılı ilâmları ve kararlılık kazanmış uygulamasına göre mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazı olmasa dahi itirazın iptâli davasına bakan mahkemenin öncelikle takip dosyasında icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı incelemesi gerekir. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli bir takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesi usulen mümkün değildir. İcra dairesinin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi sonucunda mahkeme kendisinin de yetkili olup olmadığına belirleyecektir. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemez. O halde mahkemece icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiği durumlarda öncelikle bu itiraz incelenerek sonuçlandırılmalıdır....

                İcra Müdürlüğü'nün 2009/4525 Esas sayılı dosyası ile fatura alacağından dolayı icra takibi açıldığını, davalının icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz ettiğini, davalının itirazı üzerine takip dosyasının yetkili Adıyaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1156 Esas numarasını alarak davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalı borçlunun haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini, taraflar arasında uzun zamandan bu yana devam eden ticari ilişki bulunduğunu, davalı firmaya ıslak mendilin telası (hammede) satımı yapıldığını, aralarında cari hesaplar bulunduğunu, belirterek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu