Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2020 NUMARASI : 2020/169 ESAS, 2020/408 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , davalı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğü'nün 2020/193 E. Sayılı dosya üzerinden icra takibine geçilmiş olduğunu, davalı borçlunun itirazı üzerine icra müdürlüğünün 10.01.2020 tarihli kararı ile takibin borca itiraz nedeniyle durdurulduğunu, yapılan itirazın geçersiz olduğunu, takibin durdurulmasına ilişkin kararın iptal edilmesi gerektiğini ileri sürerek icra takibinin durdurulmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, takip borçlusu tarafından ödeme emrinin tebliğinden önce takibe itiraz edildiği, takibin durdurulduğu, ödeme emrinin itiraz dilekçesinin kabulünden sonra tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 62/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur..." hükmüne yer verilmiş ise de içtihatlarda kabul gördüğü üzere takip talebinden sonra takibe geçildiğini öğrenen borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliği şartı ile borca itirazı geçerli olacağından, takip dosyasından kendisine ödeme emri sonradan tebliğ edilen takip borçlusunun borca itirazının geçerli olduğu ve memur işleminin yerinde olduğu anlaşılmakla şikayetin reddine" karar verildiği görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık borca itiraz eden davacının İ.İ.K.nun 82.maddesi geregince haczedilemezlik şikayetine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 26.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra memur muamelesi şikayet edildiğinden taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, şikayetin süresinde yapılmadığını, menfi tespit davasında verilen tedbir kararı nedeniyle takip durdurulduğundan dava açmakta davacının hukuki yararı bulunmadığını, davacı tarafın icra dairesine verdiği dilekçesinde hiçbir borca itiraz lafzı geçmediği halde tüm borca itiraz olarak değerlendirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir....

    Borçlu tarafından icra takibine yapılan derdestlik itirazı borca itiraz niteliğinde olup icra müdürlüğünce takibin borca itiraz nedeniyle durdurulmasına karar verilmesi gerekirken itirazı değerlendirme yetkisi bulunmadığı nedeniyle talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, İİK'nun 17 maddesinde "şikayet icra mahkemesince, kabul edilirse, şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir." hükmü gereğince icra müdürlüğünün işleminin kaldırılarak, takibin durdurulmasına dair karar vermiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, daha önce dosyaya sundukları itiraz dilekçelerinin değerlendirilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararı ile müvekkili idarenin alacağı paranın sürümcemede kalması sebebi ile mağduriyet yaşadığını, belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava; memur muamelesinin kaldırılması istemine ilişkindir....

    İİK 16 gereği itiraz ve şikayet yolu açık olmak üzere karar verildi....

    Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır" hükmü yer almakta olup, bu hükme göre, borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun, hangi kısma itiraz ettiğini ve miktarını açıkça belirtmesi gerekmektedir. Borçlunun "Alacaklının icra takibine konu ettiği ve dosyaya ibraz ettiği faturaya ait toplam borcumun miktarı bu kadar değildir. Bu borca itiraz ediyorum." şeklinde yaptığı itirazında borçlu, itiraz ettiği kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermemiştir. Bu durumda borçlunun itirazı geçerli değildir. İcra müdürlüğünce geçersiz olan itirazın kabulüne dair verilen 07/11/2018 tarihli karar usul ve yasaya aykırı olduğundan mahkemece şikayetin kabulü ile 07/11/2018 tarihli müdürlük kararının kaldırılmasına karar vermesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır....

    İcra Müdürlüğü'nün 2019/786 esas sayılı dosyasında alınan 22/09/2020 tarihli memur muamelesine ilişkin şikayettir. Genel haciz yoluyla yapılan takipte süresi içinde yapılan geçerli bir itiraz ile icra takibi durur. İtirazla duran icra takibine devam edilebilmesi için alacaklının başvurusu ile itirazın hükümden düşürülmesi gerekir. Bunu temin gayesiyle alacaklının ya itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurması ya da genel mahkemelerde itirazın iptali davası açması gerekir. Dolayısıyla borçlunun itirazı hükümden düşürülmeden icra takibine devam edilemez. Bu nedenle İcra Müdürlüğü'nün kararı hukuken yerindedir. Açıklanan nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2019 NUMARASI : 2019/698 ESAS 2019/1036 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)| İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhide İstanbul 20. İcra Müdürlüğünde takip başlatıldığını, müvekkilinin alacaklı görünen kuruma herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek borca itiraz etmiş, ödeme emrinde icra müdürlüğünün mührü ve ıslak imzasının eksik olması nedeniyle ödeme emrine itiraz etmiş, taraflar arasında yetkili icra müdürlüğü belirtilmediğinden ve müvekkilinin ikametgahının Ankara olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuştur....

    Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Aydın İcra Müdürlüğünün 2022/9740 Esas sayılı dosyasına sunmuş olduğu 14/04/2022 tarihli dilekçenin borca itiraz dilekçesi olarak kabul edilmesi gerektiğini, ilgili icra müdürlüğünce söz konusu dilekçenin borca itiraz olarak kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesinin yerinde olduğunu, ilk derece mahkemesinin borca itiraza ilişkin bu dilekçeyi mal beyanı dilekçesi olarak kabul etmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini, dilekçenin içeriği ve amacının mal beyanında bulunmak değil borca itiraz etmek olduğunu, kararın hukuka aykırılık teşkil ettiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava icra memur muamelesini şikayete ilişkindir....

    UYAP Entegrasyonu