İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/06/2022 NUMARASI : 2022/215 ESAS, 2022/415 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğü'nün 2022/450 esas sayılı dosyasındaki borcu kabul etmediğini, kuruma ödeme yapmış olmasına rağmen borç çıkartıldığını, senetle bir ilgisinin olmadığını ileri sürerek, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Antalya Genel İcra Dairesinin 2021/151738 Esas sayılı dosyasında, T2 tarafından T1 aleyhine 32.780,96 TL alacağın tahsili için takip başlatılmış, örnek 10 ödeme emri borçluya 21 Ekim 2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Delil olarak ibraz edilen 18.12.2020 tarihli Hacıoğlan Çiğköftecisi isimli iş yeri devrine ilişkin sözleşme incelenmiştir. Uyuşmazlık İİK 169 maddesine dayalı borca itiraz olup, borca itirazın İİK 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. Takip dayanağı bononun düzenlenme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 680. maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Bu durumda, borçlunun, bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu yönündeki iddiasını yazılı belge ile kanıtlaması gerekir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3757 KARAR NO : 2022/2510 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KALE(DENİZLİ) İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2021 NUMARASI : 2021/3 ESAS 2021/14 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borca ve imzaya itiraz ettiklerini, takibe dayanak bonodaki imzanın Gülsüm'e ait olmadığını, davalının kendi el yazısıyla senetteki alacaklı kısmını doldurduğunu ve borçlu kısmına Gülsüm ismini yazarak imzaladığını, davalı ile müvekkilleri arasında hiçbir alacak-verecek ilişkisi olmadığını, senedin...
Mahkemece, davalı yanca icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş ise de Sulh Hukuk Mahkemesi basit usul yargılamasına tabi olup, ilk itiraz olarak yetki itirazında bulunulduğu, HUMK.nun 9 ve B.K.nun 73.maddeleri gereğince ödemelerin .../...’ye yapıldığı gözetilerek yetkili icra dairesince yapılmış geçerli bir icra takibi olmadığı gerekçesiyle takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, su tüketim faturasının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, icra takibinde sadece borca itiraz etmiş, icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiştir. İcra takibinde sadece borca itiraz edip, yetkiye itiraz etmeyen davalı icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Ne var ki, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olması mahkemenin yetkisine itiraz edilmesine engel teşkil etmez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine borca itiraza ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliğinin 13/12/2019 tarihli 09593 yevmiye nolu ve 02/12/2019 tarihli 9178 yevmiye nolu temlik sözleşmelerine dayanılarak, ilamsız icra takibine başlandığı, davalı vekilinin icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde temlik verenin alacaklarının kaynağını oluşturan fatura, temlik sözleşmesi gibi iş ve işlemlerin usul ve yasaya aykırı olması, bu konuda yürütülen soruşturmanın bulunması nedeniyle borca ve fer'ilerine itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Davalının takibine dayanak yaptığı teyit belgeleri, itiraz eden davalı belediyenin temsilcisi sıfatıyla belediye başkanı tarafından imzalanmamış olup, borca itiraz dilekçesinde borcun varlığı kabul edilmemiştir. Ayrıca, temlik sözleşmesinde de davalı belediye temsilcisinin imzası yoktur....
Maddesinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibinde takibe itirazın icra dairesine yapılacağı hüküm altına alınmıştır. İcra Mahkemesine yapılan itiraz sonuç doğurmaz. Yine aynı yasa kapsamında rehin hakkına itiraz edilemez. Celp edilen İstanbul 10.İcra Dairesi 2019/3376 esas sayılı dosyası incelenmesinde davacı aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip düzenlendiği örnek :9 ödeme emrinin 09/10/2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği görülmüştür. Davacının takibe konu borcun muacceliyeti ve faizine ilişkin itirazlar borca itiraz mahiyetinde olup, icra mahkemesine yapılan borca itirazlar bir sonuç doğurmayacağından davacının davasının reddine" dair karar verildiği görülmüştür....
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki sözlü iş yeri kira sözleşmesi kapsamında ödenmeyen birikmiş kira borcunun tahsili için davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, davalının 20.12.2008 ve 20.11.2009 aylarına ilişkin toplam 4.400 TL kira alacağına itirazda bulunduğunu, borca açıkca kısmi itiraz edildiği belirtilmediğinden takibin tamamen durduğunu ileri sürerek 4.400 TL' lik kısım hakkında dava açma hakkı saklı kalmak üzere itirazın 23.119.11 TL yönünden iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin borcun tamamına itirazının bulunmadığını, davacının itirazsız kısmı hakkında dava açmakta hukuki menfaatinin bulunmadığını belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından davalı hakkında faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız takipte, borçlu vekilinin alacağın aslına karşı çıkmayarak, takas-mahsup definde bulunduğu, yapılan itirazın ödeme emrine itiraz niteliğini taşıyıp borca itiraz olmadığı, borcun varlığı tartışılmayıp aksine ikrar edildiği, takas def’inin yerinde olup olmadığının İcra Mahkemeleri tarafından irdeleneceği, davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı ve geçerli bir itiraz da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, navlun alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olup, mahkemece takas itirazının borca itiraz niteliğinde olmayıp İcra Mahkemeleri tarafından değerlendirilmesi gerektiği, itirazın iptali davası açmak için geçerli bir itirazın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
, takibe konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiği, takibin durdurulmasını talep ettiği, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğu, itirazı haksız ve dayanaksız olduğu, davalılar her ne kadar borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiş ise de icra takibine konu olan alacak, davalıların kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren davalılar bedelden sorumlu olduğu, izah edilen nedenlerle İstanbul 30....