müvekkiline ----- kaldığını, davalının adına tahakkuk ettirilen faturalardaki bedelleri ödeme süreleri geçmiş olmasına rağmen ödememiş olması nedeniyle davalı aleyhine ------ dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, Sayın Mahkemece yapılacak olan yargılamada delilleri ve ekte sundukları cari hesap ekstresi gereğince müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunun, davalının itirazında haksız olduğunun ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğinin görüleceğini, dava konusu alacağın likit olduğunu, davalının icra takibine yaptığı itirazının haksız ve kötüniyetli olması nedeniyle davalının İcra ve ----- maddesi gereğince takip tutarının %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi gerektiğini, alacağın sabit olduğunu ve davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğinin sabit olduğunu, bu nedenle davalının icra dosyasına haksız itirazının alacağın tahsilini geciktireceğini, yargılama sonunda tahsil imkanının...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2020/385 ESAS 2020/300 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile alacaklı arasında İstanbul 8....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3718 KARAR NO : 2022/3269 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK M TARİHİ : 26/09/2021 NUMARASI : 2021/1102 ESAS 2021/1753 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 24....
ın yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda; borca ve imzaya itiraz ederek takibin durdurulması ve iptalini talep ettiği mahkemece borca itiraz nedenleri incelenerek davanın reddine karar verildiği görülmektedir.Borçlunun yasal süresi içinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borca itirazlarının yanında ayrıca imzayada itiraz ettiği anlaşıldığından mahkemece imza itirazına ilişkin değerlendirme yapılmadan karar verilmesi doğru değildir.O halde mahkemece imza itirazının da esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ:Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya taş toplama makinası verdiğini, karşılığında icra takibine konu senedin alındığını, davalının senet bedelini ödememesi nedeniyle Akşehir 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/1984 E. sayılı dosyası ile borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının itirazında icra müdürlüğünün yetkili olmadığını belirttiğini, ancak yetkili icra dairesinin Akşehir İcra Dairesi olduğunu, ayrıca davalının borca itirazının da açık olmadığını, senetteki imzaya da itiraz etmeyerek borcu kabul ettiğini belirterek, davalının itirazının iptaline, icra takibinin devamına ve %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, bononun zaman aşımına uğradıktan sonra icra takibine konulduğunu, ayrıca yetki itirazında bulunduklarını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlunun itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.'...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/645 KARAR NO : 2022/743 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OSMANCIK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2021 NUMARASI : 2021/42 ESAS- 2021/56 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; İcra takibine konu borcun takip başlatılma tarihinden önce büyük bir kısmının ödenmiş olması sebebiyle borca ve tüm ferilerine ilişkin kısmi itirazları ile takibin kısmen iptali; ödenmiş borca ilişkin olarak kötü niyetli olarak başlatılan icra takibi sebebiyle telafisi güç ve imkansız zararların önüne geçilmesi amacıyla takibin teminatsız olarak durdurulması taleplerinden ibaret olduğudur....
Alacaklı, esasa ilişkin itirazın iptali davasını mahkemede açarsa, itirazın iptali davasına bakan mahkeme, İİK.’nun 67. maddesine göre, borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazını inceleyemez). ilamsız icra takibine borçlunun süresinde, hem yetki itirazında bulunduğu, hem de borca itiraz ettiği, yetki itirazının takip hukuku ile ilgili olarak İİK.’ nun 50/2. maddesi uyarınca, İcra Tetkik Mercii’nce çözümlenmesi gerektiği, bu husus çözümlenmeden borca itirazın incelenmeyeceği, itirazın iptali ile bu davaya karşılık açılan alacak davasının incelenemeyeceği gerekçesiyle açılan davanın ön şart yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı- karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, İİK.’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali davası olup, karşılık dava ise alacak istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/16595 Esas sayılı dosyası üzerinden genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine konu borca ilişkin faiz hesaplamaları davacı tarafından tek taraflı olarak yapıldığını, faiz başlangıç tarihi ve borca işletilen faiz tutarı alacaklı tarafından hesaplandığını, temerrüt ihtarı olarak davalılara gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihinden (ihtarnamede yazıldığı üzere) üç gün sonra temerrüt hükümlerinin uygulanması gerekirken, ihtarname tarihinin 07.10.2021 olmasına karşın temerrüt faizi 06.10.2021 tarihinden itibaren işletildiğini, bu borcun hesaplanmasında yanlışlıklar olduğunu, dava dilekçesinde belirtildiğinin aksine bu borcun tamamına itiraz edilmediğini, icra dairesine sunulan borca itiraz yazısında "Müvekkillerimizin alacaklı olduğunu iddia eden şirkete karşı bu tutarda bir borcu bulunmamaktadır....
Bu nedenle hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz edilmesi halinde mahkemece HUMK.nun 50.maddesi hükmüne göre öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenmeli ve icra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varıldığı takdirde dava şartı gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmelidir. Bu açıklamalar doğrultusunda somut olayın değerlendirilmesine gelince; davacı tarafından davalı aleyhine Turgutlu İcra Müdürlüğünde ilamsız icra takibine girişilmiş, borçlu tarafından süresi içerisinde borca itirazla birlikte yetkili icra dairesinin Marmaris olduğundan söz edilerek icra dairesinin yetkisine de itiraz edilmiştir. Dava Marmaris Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış son duruşmada davacı vekili davalı tarafın icra dairesinin yetkisine yönelik itirazlarını kabul ettikleri için davayı Marmaris’te açtıklarını belirtmiştir.Böylece Marmaris İcra Dairesinin yetkili olduğu konusunda taraflar uyuşmuştur....