takibinin başlatıldığını, davalının takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalı borçlunun icra müdürlüğüne sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde-------yetkisiz olduğunu -------- --- olduğunu---- mümkün olmadığını, ------- oldukları ------------ sözleşmesinde ----- olarak----------- karar verilmesi gerektiğini, taraflarınca başlatılan icra takibine konu borcun sözleşmenin feshinden kaynaklı sebepsiz zenginleşmenin iadesi talepli olduğunun açık olduğunu, borçlunun ---- ödemesini yapmadığı için davaya konu icra takibinin açılması-------- alacak likit ve muaccel olduğundan davalının icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davalı borçlunun----- sayılı dosyasına yapmış olduğu yetkiye ve borca itirazın iptali ile takibin devamına ve takip tarihinden itibaren işleyecek olan avans faiziyle birlikte tahsiline, haksız olarak borca itiraz eden borçlu aleyhine asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya satıp çalışanına teslim ettiği, fatura muhteviyatı malın bedelinin ödenmediğini, keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını, girişilen icra takibine yetki ve borç yönünden itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ilk duruşmada yetkili mahkeme ve icra dairesinin davalının ikametgahı yeri olan Kazan olduğunu ileri sürerek yetki itirazında bulunduklarını bildirmiştir. Mahkemece, toplanan deliller sonucu yetkili mahkemenin davalının ikametgahı yeri olan Kazan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmıştır....
--------Toplam alacak tutarı :------- Tazminat oranı : %20, İcra İnkar Tazminatı : ----- Olacağı şeklinde rapor sundukları görüldü.------ --- tarihli ek bilirkişi raporunda ---- sayılı icra takibinde ödeme emri borçlu- davalı yana 31.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Boçlu-davalı yan tarafından ödeme emrine yasal süresi içerisinde itiraz edilmemiş, takip kesinleşmiştir. Akabinde borçlu-davalı yan yenileme emrini müteakip---- tarihinde borca, ferilerine ve borcun dayanağına itiraz etmiştir....
beyanı ile süresinde takip dosyasına sunulu dilekçesi cebri icra takibine yönelik borca itiraz dilekçesi olduğu, hukuki ilişkiyi kabul ettiğine göre itirazın kaldırılması isteminin mahkemede incelenmesi sırasında alacaklının elinde artık İİK'nın 68/1. maddesinde belirtilen bir belgesinin mevcut olup olmadığı üzerinde durulmasına gerek olmadığı, bu durumda borçlunun ödeme iddiasını İİK'nın 68. maddesinde öngörülen belgelerle kanıtlaması gerekmekte olup borçlu tarafından borcun ödendiğinin kanıtlanamadığı, ancak davalı/borçlu borca itiraz dilekçesinde borca itirazı ile birlikte KDV, damga vergisi kesintisi ve faiz miktarı ve oranına da itiraz ettiği, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararından sonra yapılan yargılama sonucunda borçlunun itirazları hususunda alınan bilirkişi raporunun (b) bendi hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesi ile bilirkişi raporunun bu kısmına itibar edilerek davanın kısmen kabulüne, takibin 151.200-TL asıl alacak ve 2.833,45-TL üzerinden devamına, asıl alacağın...
İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyasından ilamsız icra takibine geçildiğini, davalılar tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, davalıların icra takibine karşı yaptığı itirazın iptali ile davalıların %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama harç ve masraflarının ve avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü. Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı banka tarafından müvekkilleri aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün ......
İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyasından ilamsız icra takibine geçildiğini, davalılar tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, davalıların icra takibine karşı yaptığı itirazın iptali ile davalıların %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama harç ve masraflarının ve avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü. Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı banka tarafından müvekkilleri aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün ......
İcra Müdürlüğü'nün 2020/2863 E. sayılı dosyası ile müvekkiller Suzan Sezer, Avedis Sezer, Süren Sezer ve T1 aleyhine ilamsız icra takibine girişildiğini, girişilen işbu ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emri müvekkillerine ayrı ayrı farklı tarihlerde tebliğe çıkarıldığını, mezkûr ödeme emri, ilk olarak müvekkilinin Süren Sezer tarafından 19.02.2020 tarihinde tebellüğ edilmiş olup, bu vasıtayla yine bu tarihte taraflarına ödeme emrinden haberdar olunduğunu, müvekkillerinin herhangi bir hak kaybı yaşamaması adına 20.02.2020 tarihinde, yasal süresi içerisinde, müvekkillerinin böyle bir borcu bulunmaması sebebiyle müvekkillerinin tümü bakımından borca itiraz edildiğini, müvekkillerinin kimisinin adresinin yurtdışı olması, tüm tebligat işlemlerinin ilk tebliğ tarihi olan 19.02.2020 tarihinden itibaren yasal borca itiraz süresi içerisinde gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin belirsiz olması dolayısıyla, daha sonra kendisine ödeme emri tebliğ edilecek müvekkilleri bakımından bilahare borca itiraz...
Davalı aleyhindeki icra takibinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, ancak itiraz dilekçesinde akdi ilişkiyi açıkça inkar anlamına gelebilecek bir beyanda bulunmamıştır. Kaldı ki davacı vekili delil listesinde fatura ve irsaliyelelerden söz etmiştir. İcra dairesinin yetkisine yönelik itiraz İİK 50. maddesi yollamasıyla HUMK (HMK) hükümleri çerçevesinde hadise şeklinde incelenerek değerlendirilir....
Caddesi , No:13 Önü adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olduğunu, müvekkil şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğini tespit edildiğini, bu hasarın müvekkil şirket tarafından onarıldığını, hasardan kaynaklanan diğer kayıpların müvekkil şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı/borçlu tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 733,00-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız takip yapılarak ödeme emri gönderildiğini, davalının borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlunun itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz edildiğini, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine konu olan alacak, davalının kusurlu şekilde yürüttüğü...
GEREKÇE : Dava, Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Davacı alacaklı tarafından ... 8.İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında borçlu olarak borçlusu ...Tic AŞ ve ... olarak gösterilmiştir. Davalı ...' e gönderilen tebliğ mazbatası davalının taşınmış olması nedeni ile iade edlmiştir. İcra dosyasında ödeme emri davalıya tebliğ edilmediği gibi icra dosyasının fiziki ve UYAP sisteminden incelenmesinde davalının borca karşı bir itirazına da rastlanmamıştır. Ödeme emri borçlu şirkete tebliğ edilmiş ve şirket tarafından takibe itiraz edilmiştir. Davalı şirket yetkisi ise de itiraz dilekçesinde açıkça sadece şirket yönünden borca itiraz edilmiştir. Davalıya çıkarılan ödeme emri tebligatının 22.12.2018 tarihinde iade edildiği ve dosya içeriğine göre iadeden sonra yeniden ödeme emri tebligatı çıkarılmadığı gibi davalı tarafından henüz borca bir itirazda da bulunulmamıştır....