WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-K A R A R- Davacı vekili, kooperatif aidatları ve işlemiş faizlerinin tahsiline yönelik müvekkilince yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edilmesi sonucu takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini ve takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, dava konusu alacakların dayanağını oluşturan kooperatif genel kurul kararlarına itiraz ettiğini, kooperatife peşin ödemeli ortak olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

    Kararı, asıl ve birleşen dosyada şikayet olunanlar vekili temyiz etmiştir. 1) Asıl dosyada şikayet olunanların temyiz istemi yönünden; a) Asıl dosyada, şikayetçi tarafından, İcra Müdürlüğü'nün 22.03.2011 tarihli kararı ile Ziraat Bankası'ndan gönderilen paranın bir kısmı ile İNG Bank A.Ş'den gönderilen paranın icra dosyasına iadesi ve sıra cetveli yapılmasına yönelik taleplerinin reddine karar verildiği ileri sürülerek, icra memurunun işlemi şikayet edilmiştir. Her ne kadar asıl dosyada da şikayet olunanlar hasım gösterilmiş ise de, yapılan bu şikayet İKK'nın 16. maddesine dayalı icra memur muamelesini şikayete ilişkin olduğundan, taraflarının ve konusunun farklı olduğu gözetilerek, bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesi ve ilgili İcra Müdürlüğü'ne şikayet dilekçesinin tebliği ile İİK'nın 16 vd. maddeleri uyarınca şikayet incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, her iki dosyanın birlikte yürütülmesi doğru olmamıştır....

      Şti. arasında imzalanan kredi sözleşmesine davalının kefalet verdiğini, kredi alacağının ödenmemesi üzerine hesabın 02/04/2013 tarihinde kat edildiğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, kefaletin geçersiz olduğunu, ayrıca icra takibine gecikmiş itirazda bulunduklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalının icra dosyasına yapmış olduğu gecikmiş itirazın şikayet yoluyla red edildiği ve red kararının Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 07/04/2015 tarihli kararı ile onandığı ve bu durumda kesinleşen icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunanın takibine konu alacağının İİK’nın 138/2. maddesi uyarınca bütün alacaklıları alakadar eden masraflardan olan yediemin ücretinden kaynaklandığı, dolayısıyla satış tutarından öncelikle yediemin ücretinin ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-İcra ve İflas Kanunu'nun 142/3 maddesinde itiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine talepte bulunulabileceği hükmünü amirdir. Aynı maddenin 1. fıkrasında ise genel mahkemede itiraz davası açılabileceği belirlenmiştir. Somut olayda uyuşmazlık bedeli paylaşıma konu aracın muhafaza ücretinin MTV'den önce ödenip ödenmeyeceği ve yediemin ücretinin miktarına ilişkindir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, icra takibinin dayanağı boşanma ilamı kesinleşmeden nafaka hariç diğer alacak kalemlerinin talep edilemeyeceğini, işlemiş ve işleyecek faize itiraz ettiklerini belirterek icra emri ve takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, takibin dayanağı ilamın maddi ve manevi tazminata ilişkin kısmının ilam kesinleşmeden icra takibine konu edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile icra emrinden maddi ve manevi tazminat talebi ile bunlara işletilmiş faiz ve ücreti vekaletin çıkartılmasına, icra emrinin bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiş olup hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. HUMK'nun 443/4.(HMK'nun 367/2.)...

            icra edilebilirlik şerhine dayanarak takip dosyasındaki itirazın kaldırılması ve takibin devamı talep edilmekte ise de, kanunda icra takibine itiraz edilmesi halinde alacaklının itirazın kaldırılmasını sağlayabileceği yollar sayılmış olup davacı alacaklı tarafından dayanılan belgelerin bu nitelikte olmadığı, kaldı ki, sunulan belgeler takip talebinden farklı alacak kalemleri (cezai şart gibi) içerdiği müdürlük kararının yerinde olduğu yönündeki gerekçelerle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetçi borçlu şirket aleyhine ilama dayalı olarak takip yapılmış, şirket vekili olan Av. ... tarafından mahkemeye verilen şikayet dilekçesinde takibin iptaline aksi halde tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile öğrenme tarihi olan 21.05.2012 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne karar verilmesi ve % 40 tazminat talep edilmiştir....

              (HGK 25/01/2006 tarih ve 2005/2- 772Esas 2006/17Karar) Usulsüz tebligat şikayete tabi olup, muhatabın İİK'nun 16/1 maddesi gereğince 7 gün içerisinde İcra Mahkemesi'ne şikayet yolu ile başvurması gerekir. (Yargıtay 34 XX 315/7290Esas 2022/9215Karar) Muhatap İcra Müdürlüğü'ne 01/08/2022 tarihinde itiraz etmiş olup, tebligata, icra takibine ve takibe konu borca bu tarih itibari ile muttali olmuş ancak tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayeti 06/09/2022 tarihinde mahkememize yapmış olup, yapılan şikayet süresi içerisinde olmadığından reddine'' karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın yasaya aykırı olduğunu, tebligat usulsüzlüğünün kamu düzenine ilişkin ve süresiz şikayete tabi olduğunu, mahkemenin tanıklarını dinlemeden deliller toplanmadan karar verdiğini söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....

              DÜŞÜNÜLDÜ: Dosya kapsamına göre, şikayetçi vekili 22.12.2005 tarihli şikayet dilekçesinde, borçlunun hakkında yapılan icra takibine karşı ......

                Bu yöndeki şikayetin ise aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapılması gerekir. İcra müdürlüğüne yapılan şikayet sonuç doğurmaz. Somut olayda, borçluya, ödeme emrinin 20.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ise 10.02.2015 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile ödeme emri tebligatının usulsüz yapıldığı iddiası ile birlikte yetkiye ve borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce tebligat usulsüzlüğünün, icra müdürlüğünce incelenemeyeceği gerekçesiyle süresinden sonra yapılan itirazın reddi ile takibin devamına karar verildiği görülmüştür. Tebliğ işlemine yönelik şikayetin icra mahkemesine yapılması gerekip, icra müdürlüğüne yapılan başvuru sonuç doğurmayacağından, memurluk kararı yasaya uygundur....

                  UYAP Entegrasyonu