olmadığını ileri sürerek imzaya, borca ve ferilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır....
Müvekkile gönderilen icra takibi ve tahliye emrine itiraz ediyoruz" şeklinde itirazda bulunmuştur. Tahliye taahhüdüne dayalı icra takiplerinde, dayanak tahliye taahhüdünün adi yazılı olması halinde imzaya ve tarihe açıkça itiraz edilmesi gerekir. Davalı icra takibindeki itiraz dilekçesinde tahliye taahhüdü altındaki imzaya ve tarihe açıkça itiraz etmediğinden takipte dayanılan taahhüt tarafları bağlar. İİK.nun 275. maddesi gereğince kiracı kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir belge getirmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimitarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 168/4. maddesi gereğince borçlu, imzaya itirazını, ödeme emri tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine bildirmek zorundadır. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 05.10.2012 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ise yasal beş günlük süreden sonra 17.10.2012 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği görülmüştür....
- K A R A R - Davacı vekili, dava dışı ... ile müvekkil banka arasında imzalanan kredi sözleşmelerine davalının kefil olduğunu, kredi borçlarının ödenmediğini, yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu kredi sözleşmelerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, davacı bankanın icra takibinde asıl borçlu ...'ın borcundan 65.000 TL ipotek bedelini düşmesine rağmen davalının borcundan ipotek bedelini düşmediğini belirterek davanın reddine ve asıl alacak üzerinden % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir....
Buna göre, itiraz dilekçesinde öne sürülen taleplerin ve dava nedenlerinin her birinin ayrı ayrı tartışılarak bunlar hakkında hangi sonuca ulaşıldığı ve verilen kararın ne olduğu hükümde birer birer açıklanıp gösterilmelidir. Somut olayda, borçlu diğer itirazlarının yanı sıra, Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunduğu, mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Bu hususta mahkemece bir değerlendirme yapılmamış olması HMK'nun 297/2. maddesine aykırı olmakla birlikte, bu konuda temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. 2-2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmektedir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle icra takibine dayanak yapılan yazının kanuni anlamda geçerli bir bono olmadığını, bononun asli unsurlarını taşımadığını, davacının iddiasının aksine müvekkili adına yapılan itirazda bütün borç ve dayanak belgeye itiraz edildiğini, takibe konu belgenin kesin nitelikli bir borç ikrarı içermediğini, belgenin teminat maksatlı olarak verildiğini, bu sebeple tek başına icra takibine konu edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
SAVUNMA:Davalı vekili 17/07/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın beyanlarını kabul etmediklerini, davanın usul ve yasaya aykırı olduğundan reddinin gerektiğini, davacı borçlu tarafın Samsun İcra Müdürlüğünün 2020/28081 Esas Numaralı icra takibine konu senede ilişkin imzaya itiraz başvurusunun hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, reddinin gerektiğini, borçlu T1 borcuna karşılık olarak 24.03.2019 tanzim tarihli ve 24.03.2020 vade tarihli 852.500,00 TL senet verdiğini, senedin vadesinde ödenmemesi üzerine Samsun İcra Müdürlüğünün 2020/28081 Esas sayılı dosyası ile borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın "İcra takibine konu bonodaki, imza tarafıma ait değildir " iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, borçlunun senetteki imzası ile dava dilekçesindeki imzasının aynı olduğunun çıplak gözle dahi görüldüğünü, yapılacak bilirkişi incelemesi ile imzanın borçluya ait olduğunun tespit edileceğini belirterek haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddine, borçlunun...
Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır" hükmünü düzenlemektedir. Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya, borçlular tarafından açıkça ve ayrıca itiraz edilmediği, adı geçen borçlu şirketin icra mahkemesinde imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır....
Uyuşmazlığın; Kambiyo takibinde imzaya itiraza ilişkin olduğu görüldü. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK'nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup bu maddenin 3. fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin 4. fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....