İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2019 NUMARASI : 2019/641 ESAS - 2019/1119 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz ( İmzaya veBorca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya ve borca itiraz ettiğini, borcun zamanaşımına uğradığını belirterek, takibin iptaline, kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İmzaya İtiraz Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibine karşı borçlunun imzaya itiraz talebine ilişkindir. Taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacılar aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı , davacılar tarafından , yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği davacılar vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacılar vekili dava dilekçesinde , bonodaki şirkete ait görünen imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek şirket yönünden imzaya itirazda ,bulunmuş ve tüm davacılar yönünden borca itirazda bulunulmuştur. Davacı vekili 19.11.2020 tarihli celsede ise icra takibine konu bononun ön yüzündeki sağ tarafında T3 yazan imzaya itiraz ettikleri şeklinde açıklamada bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurarak takibe dayanak çekteki imzaya itiraz ettiği ve takibin iptalini istediği mahkemece, davanın kabulü ile takibin durdurulmasına, tazminat talebinin ise yasal koşullar oluşmadığından reddine karar verildiği görülmektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun’nun 170/4. maddesine göre; imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, icra mahkemesi, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklıyı senede dayanan...
Davalı kiracı süresi içinde yapmış olduğu ek itirazında, diğer itirazları yanında tahliye emrinin eki olan tahliye taahhütnamesindeki imzaya itiraz ettiğini, herhangi bir tahliye taahhüdü vermediğini, imzalamadığını belirterek, tahliye taahhüdündeki imzaya açıkça itiraz etmiştir. Somut olayda, icra takibine dayanak oluşturan tahliye taahhüdü noterlikçe tanzim veya tasdik edilmiş değildir. Alacaklı, noterlikçe re'sen tanzim edilmiş veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir belgeye dayanmadıkça, tahliye taahhüdündeki imza ve tahliye tarihine itiraz edilmesi halinde İcra Mahkemesinden kiralananın tahliyesi istenemez ( Yargıtay 8. HD'nin 01.11.2017 tarihli, 2017/4070 E, 2017/14346 K. sayılı içtihadı)....
Borçlu ödeme emrine itiraz ederken borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun yalnız "itiraz ediyorum" demesi yeterlidir. İcra İflas Kanun'unun 63. maddesi gereğince borçlu itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı olduğundan borçlunun senet metninden anlaşılamayan borca itiraz sebeplerini itirazında ayrıca ve açıkça bildirmesi kendi yararınadır. Dava konusu olayda; Davalı borçlu, mükerrer takip yapıldığını bildirerek itiraz etmiştir. Davalı borçlunun bu itirazı borca itiraz olup, itirazı üzerine icra takibi durmuştur. Davacı alacaklı icra takibinin devamı için icra mahkemesine başvurmuş, icra mahkemesi davalı borçlunun itirazının haksız olduğuna karar vermiştir. Bu durumda aleyhindeki icra takibine itiraz ederek işin çabuk bitirilmesini engelleyen borçluya karşı konulmuş bir yaptırım olan icra inkar tazminatından davalı borçlunun sorumlu tutulması doğru ve yerindedir....
imzaya itiraz dışındaki diğer talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmaktadır....
- K A R A R - Davacı vekili, davalının adi senet altına şirket adına atmış olduğu imzası ile borçlandığını, ancak şirket aleyhine girişilen icra takibine imzaya itirazla birlikte imza tarihinde şirket yetkilisi olmadığı belirtilerek itiraz edildiğini, itirazın kaldırılması davasında belgenin İİK.' nun 68. madde anlamında belge olmadığından bahisle davalının imza incelemesi yapılmadan davanın reddedildiğini, bundan sonra davalının imzası şahsını bağlayacağından davalı aleyhine icra takibine başlandığını, takibe imza ve borç yönünden itiraz edildiğini belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, senet miktarının % 40' ından az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ayvalık İcra Müdürlüğü’nün 2017/11135 Esas sayılı icra takibi ile müvekkili aleyhine yapılan icra takibine dayanak ödeme emrinin muhtara 20.12.2017 tarihinde tebellüğ edildiğini, süresi imzaya, borca ve tüm fer’ ilerine ayrıca ve açıkça itiraz ettiğini, müvekkili aleyhine yapılan icra takibine konu senetteki imzayı müvekkilinin incelediğini, senetteki imzanın müvekkili T1 ait olmadığını, müvekkiline ait imza örneklerinin ilgili kurumlardan celbini talep ettiklerini, imza örnekleri geldiğinde icra takibine konu senetteki imza ile karşılaştırılarak bilirkişi incelemesi sonucunda da imzanın tarafına ait olmadığının çok net anlaşılacağını, müvekkiline ait olmayan bu takibe dayanak bono da ki imzaya ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, haksız olan alacaklı-davalının asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve yine alacağın %10′ u oranında para cezasına hükmedilmesini talep ettiklerini, ayrıca bononun kambiyo vasfında...
Davalı vekili,davacının açılan icra takibine itiraz ederek İcra Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını,davacının imzaya itiraz etmediğini, açılan bu dava neticesinde itirazın kaldırılmasına karar verildiğini ve kesinleştiğini,davacı tarafından süresi içinde imzaya itiraz etmediğinden, senetteki imzayı kabul etmiş sayılacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece,taraflar arasında gayrimenkul satış sözleşmesi tanzim edilmiş ise de davacının bu sözleşmede satış vaadinde bulunan olduğu, satış bedelinin 22.000 DM olduğu, taraflar arasında başkaca bir borç ilişkisinin tespit edilemediği,... Kurumu ve grafoloji alanında uzman bilirkişi heyetinden aldırılan raporlara göre takibe konu senet altındaki imzanın davacının eli ürünü olduğu hususunun da tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....